Bilim dünyasının neresindeyiz?

Bilim anlayışımız, hâlâ Auguste Comte'un düşünce sistemindeki paradigmalardan kurtulamadı.. Aydın ve hatta bilim adamı geçinen çoğu insanımız, 19. asrın mekanik ve pozitivist dünya görüşünde ısrarlı oldular.. Seküler bilim anlayışı, Batı'da eski bağnazlığını terkederken bizim cüppedarların ısrarları hâlâ anlaşılır gibi değil.. Anlaşılan şu ki, tam 100 yıl geriden takip ediyoruz bilim dünyasını.. Bununla da kalmıyoruz; gecikmeli olarak aktardığımız düşünceler ve bilimsel bilgiler batı bilim dünyasında birer paradigma olarak bir köşede bekletilirken, bizde kalıplaşıp kalıyor.. Hattâ dogmalaşıyor.. Batı dünyası Comte'un 3 hal kanununu terkedeli, pozitivizmi bırakalı yıllar oldu.. Newton fiziğindeki mekanik dünya yerini Kuvantum fiziğine bırakalı bir asra yaklaşıyor.. Dünya, Kuvantum'un bilimde estirdiği devinimsel havayla şenlenirken bizim gözde felsefecimiz Mustafa Şekip Tunç, olup bitenlerden haberdar olmadığı gibi modernizm uğruna metafizik düşüncelere de karşı çıkıyordu.. Pozitivizm, bizim bilimcilerimizin dünyasını karartmış, determinist bakış açısı putlaştırılmıştır. Mutlaklığına inanılan bazı bilimsel bilgilerin, karşı görüşlerle yanlışlığı ve geçersizliği anlaşılsa bile, bu putları, bizim bazı bilimci geçinen aydınlarımızın kafalarından çıkarmak mümkün olamıyor.. Geri kalmışlığımızı Üniversitedeki kızlarımızın baş örtüsünde arayanlar, bazı bilim adamlarımızın cüppelerinde arasalar daha mantıklı düşünmüş olurlar..