Nermin Abla

Bacıların bacısı... Nermin Neftçi'yi kaybettik... Sanki Kerkük'ün bir parçasını kaybetmiş gibiyim... İki yakası bir araya gelmeyen Kerkük'ü, "O Yakadan Bu Yakaya" kitabıyla birleştiren bir ablamızdı o... Nermin abla deyince ne onun milletvekilliği, ne de bakanlığı gelirdi aklımıza... Kerkük gelirdi... Kerkük'ün iki yakası, Kerkük'ün kültür ve sanat hayatı, yerli şivesi ve içtenliği canlanırdı kalbimizde... Türkmenlerin güzel ve samimi duygularıyla özdeşleşmişti Nermin abla... İyi ki şu son iki günü görmedi Nermin abla... Kerkük'te, Düzhurmalı'da masum Türkmenler kurşunlanıyor, gençlerimiz öldürülüyor ve Türkiye olarak seyirci kalıyoruz... Onunla aynı dönemde milletvekili olarak seçildik... Bir yanlışlık olmuştu... Ben Bursa'dan, o ise Muş'tan seçilmişti... "Ömer, bir yanlışlık var" diyordu... "Bana Bursa, sana da Muş yakışırdı, tam tersi olmuş..." Nermin ablayı takip eden genç sanat mensupları, onun Kerkük hakkındaki duyarlılığından, Türkmenler için beslediği sevgiden ilham almışlar, "O Yakadan Bu Yakaya" kitabı ile beslenmişlerdir... Seni unutmayacağız... Sen Kerkük'ün, Erbil'in, Düzhurmalı'nın ablası, Türkmenlerin bayrağı oldun Nermin abla... Cenab-ı Hakk'tan rahmet diliyorum. Sevgili Salih ve Sinan'ın başı sağolsun...