söz der ki

A -
A +

söz der ki söz der ki "-Yapabileceğinden az çalışan, işsizden daha başıboştur..." (...Patronlara kıyak yaparken ettiği müthiş S.Ö.Z.leri) bizimkiler Manisa'dan Masum Abi annesine oturmaya gitmiş... Tam o sırada oynanan Brezilya-K.Kore maçına bakıyorlar. Bir ara annesi anlatmış, "İki üç gündür akşamları kulaklarımda uğultu başlıyor, sabaha geçiyor... Herhalde çınlama tekrar başladı yarın doktora gideyim de çınlamaya bir ilaç yazsın..." Babası da o arada maç seyrederken demiş ki; "Bu ne rahatsız edici bir ses, sesini kısarak izleyelim..." O anda annesinin çınlaması geçiyor. Meğer çınlama sandığı uğultu TV'den gelen "vuvuzela"nın itici sesiymiş... Son anda doktora gitmekten kurtarmış kendini... hayata dair Kendimizi tanımamız, başkalarını anlamamıza büyük ölçüde yardımcı olacaktır... Çoğumuz sayısız saatleri boşa harcayarak kendi rahatımız için karşımızdakileri değiştirmeye çalışıyoruz... Eleştirerek, suçlayarak ve çeşitli manevralarla karşı tarafı ihtiyaç duyduğumuz kişinin kalıbına sokmaya çalışırız... Halbuki başkalarıyla uzun sürecek ilişkiler kurmayı istiyorsak, onları oldukları gibi kabullenip, mutlu olmakla başlamalıyız... Etkimizle karşı tarafı değiştirip yenileyeceğimizi varsayarsak, o kişi için haklarımızı kötüye kullanan, düşüncesiz ve hatta zalim biri olup çıkarız... ...Ve tabii, bu durum genellikle bir yarar sağlamaz... (...Leo Buscaglia) itiraf reyonu (...isim: hatice kaya ...şehir: bilinmiyor ...yaş: hiç bilinmiyor) 2. sınıfa giden kızım matematik problemi hazırlamış; "-Aslı'nın kilosu 12 kg'dır... Babasının kilosu Aslı'nın kilosunun 6 katından 2 fazladır... Buna göre Aslı'nın babasının yaşı kaçtır?..." (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...) temel'in yeri İnşaatçı İdris, balıkçı Dursun ve elektrikçi Temel, sandalyede infaz edilmeyi bekliyormuş... İlk önce İdris sandalyeye oturtulmuş... "Söylemek istediğin son bir şey var mı" demiş cellat... İdris "Hayır, yok..." diye cevaplamış... Cellat elektrik düğmesine basmış, ama hiçbir şey olmamış... Yasalara göre eğer infaz teşebbüsü başarısız olursa, mahkum serbest bırakılıyormuş... Bu nedenle İdris bırakılmış... Sonra balıkçı Dursun getirilmiş... -Söylemek istediğin son bir şey var mı?... "-Hayır, bitir şu işi..." Cellat elektrik düğmesine basmış, ama yine bir şey olmamış... Dolayısıyla Dursun da serbest bırakılmış... Sonra Temel çıkartılmış; "-Söylemek istediğin son bir şey var mı?.." Elektrikçi Temel "Evet" demiş; "-Mavi ve kırmızı tellerin yerini değiştirirseniz bu alet çalışır..." tuzaktan kumanda (...TV 8 - Bay Tahmin) FİKRET ENGİN: Abi Quaresma kanat oyuncusuymuş?... MURAT ÖZARI: Onu boşver... Kanat dedin de canım kanat çekti ya... ... FİKRET ENGİN: Biraz da mesaj okuyalım; "Selam Murat Abi, Fikret Abi... Final için İngiltere-Arjantin'e oynamak istiyorum, ne dersiniz?..." MURAT ÖZARI: Valla finali ne bileyim; ben buradan eve gidip gitmeyeceğimi bilmiyorum... ... FİKRET ENGİN: Hollanda'ya "Portakallar" deniyor biliyorsun?... MURAT ÖZARI: Abi Hollandalılar portakal görse bomba sanar, ne alaka?.. İğnelik YANLIŞ HESAP Kim, Dimyat'a pirince giderken, evdeki bulgurdan olmak ister? Kimse. Hele, görmüş geçirmiş emekliler hiç mi hiç istemez! Çünkü maceraya atılma dönemleri çoktan geçmiştir. Defalarca hayâl kırıklığı yaşatan sola da asla güvenmez, adımlarını sağlam atarlar. Şu ham hayâl ise, emekliyi ancak güldürür: "Türkiye'de 8.5 milyon emekli var, eşleriyle birlikte 13-14 milyon eder... Oylarını aldım mı iktidârım." Bu eksantrik replik Kemal Sunal'ın olsa güler geçerdik de, ne yazık ki, Kemal Kılıçdaroğlu'na ait... Anlaşıldı mı? "-CHP, kendi anketlerinde bile, niye sınıfta kalıyor!.." Sefa Koyuncu sefa.koyuncu@tg.com.tr söz der ki

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.