Aşkın öğrettiği...
10 Mart 2015 01:00
Âşıklar sadece daha iyiyi umut etmeyi değil, onu yapmak için çaba göstermeyi de öğrenirler...
Aşkı sıradan şeylerin esiri yapmak, onun tutkusunu almak ve onu sonsuza kadar yitirmek demektir...
Gerçek sevgi, kimin daha kârlı çıkacağını düşünmeden bir insana vermeyi düşünmektir...
Engellere üzerinden aşılacak fırsatlar olarak bakarsak sadece çözüm bulmakla kalmayız, kendimizin genel sorun çözme yeteneklerini de artırırız...
Sevgi yetişmek için en verimli toprağı sunar bize... Sevgi eski yaraları açmak değildir; onları kapatmaktır...
Ayağa kalkıp yaşamaya devam etmek demektir...
Olgun insan pek çok yol, pek çok çözüm ve pek çok sonuç olduğunu bilir. Sevgi kusursuzlukta ısrar etmez. Ama kim olduğumuz ve nasıl davrandığımız arasındaki önemli ilişkiyi fark etmemizi gerektirir...
Kendilerine inananlar ve yaşadıkları ana güvenenler hayatı en keyifli bulanlardır... Bunlar, geçmişin pişmanlıkları değil anıları depolayacak bir yer olduğunu; geleceğin korku değil umutla dolu olması gerektiğini öğrenmişlerdir.
Ve bizim sadece günümüze ihtiyacımız vardır...
Sevmekle geçen bir hayat asla sıkıcı olmayacaktır...
"Seni seviyorum" demekten asla bıkmayın ve sakınmayın...
Sadece kalp için hasat zamanı yoktur... Sevgi tohumu sonsuza dek yeniden ekilmelidir...
(...Leo Buscaglia)
Öğrendim ki;
"-Mesafe uzadıkça düşmanlık azalıyor..."
Kadın sürücülere
-Dikiz aynasını makyaj tazelemek için kullanabilirsiniz ama ara sıra da arkadaki trafiği kontrol ediniz...
-Sağa dönerken SAĞ , sola dönerken SOL sinyal veriniz.
-Araçlarda umumiyetle gaz pedalı sağda, fren pedalı solda bulunur. Sakın karıştırmayınız...
-Geri geri gitmekten korkmayınız. Geri vites bunun için vardır...
-Kırmızı ışığa yaklaşırken hızınızı azaltınız, ZONK diye durmak sağlığa zararlıdır...
-Viteslerin yerlerini gösteren bir şemayı arabanın görünür bir yerine asınız...
Bizim pano
Fatih tespihini çok beğenen Mehmet Abi'ye açıklama yapıyor,
"Bu var ya; hakiki oltu taşı..."
"Hımmm... Güzel" diyor Mehmet Abi;
"-Yahu bu Oltu; hangi ülkenin başkentiydi?..."
Sabri Reyis Günlüğü
-Olsun, bizim UEFA kupamız var...
-Biz el sıkmayız, ama bilen bilir sağlam ense sıkarız.
-Kesin Fener'in kalesi "efsunlanmış", top bir türlü geçmiyor.
-Dolar tavan yapmış. Allah'tan Türk Lirası kullanıyoruz.
-Spiderman olsak sinek ilacıyla şaka yaparlar be kardeşim.
-Milli maçı terk eden adamların milli marş söylemesi de ayrı bi ironi.
-12 yıldır Kurtlar Vadisi izliyorum, bi tane bile kurt görmedim :(
Doktor civanım...
(...Mecburi hizmete gidecek olan doktorlarımız için tıbbi teşhis kılavuzu... Ahmet Sarbay'dan)
"-Garnımda sanki gurbağa var fırıl fırıl dolaşıya içinde...
(...Amca salmanella kapmış)
...
"-Göğsüm kıyır kıyır ötüyü..."
(...Ciğerlerini üşütmüş)
...
"-Bizim oğlan ortalık derdine tutulmuş..."
(...Oğlu grip olmuş)
...
"-Benim bağırsaklarım zehirli gaz yapıyo..."
(...İshalden sonra yanma hissetmiş)
...
"-Bir haftadır geçecek dedim geçmedi, şimdi dalıma verdi geldim..."
(...Göğüs ağrısı koluna vurmaya başlamış)
...
"-Doktor bey bana o foşidikten yaz..."
(...Kalsiyum Sandoz istiyor)
...
"-Sarı seron vurursan bi şeyim kalmaz..."
(...Sarı renkli serum istiyor)
...
"-Kolum çok ağrıyodu sınıkçıya gittim ovaladı..."
(...Çıkıkçı baktı çözemedi)
...
"-Doktor bey aha bu beş senedir çocuk getirmiyi..."
(...Çocuğum olmuyor)
KRAMPON
G.SARAY'ın Kadıköy'de bir kez daha yenilmesiyle, F.Bahçe'nin kupa hasretini caps'leyen bilişimcilerin yüzü güldü...
...
EMENİKE'yi oyundan almayı akıl eden İsmail Kartal, maçın adamı ödülünü Volkan'la paylaştı...
...
FUTBOL Federasyonu; hakemin kafasına bozuk para atılmasına ceza verilmeyeceğini açıkladı; "Futbola ekonomiyi karıştırmıyoruz..."
Temel bir gün...
Doktor; hastası Temel'e dönerek;
-Kendinize çok iyi bakmışsınız... Vücudunuz mükemmel... Kaç yaşındasınız?...
"-Yetmiş dokuz yaşındayım..."
-İnanılmaz... Sanki daha yeni altmışlı yaşlara gelmiş gibi görünüyorsunuz...
"-Haklısınız... Evlendiğimizde karım ve ben bir anlaşma yaptık... Ne zaman kavga edecek gibi olsak o sakinleşmek için mutfağa gidecek ben de kapının önüne çıkarak bekleyecektim... Ne zaman yatışırsak, bir araya gelecektik..."
-Bunun sizin sağlıklı olmanızla ilgisini anlayamadım?...
"-Sağlığımı uzun süreler açık havada yaşamaya borçluyum..."
İtirafım var
(...isim: melek ...şehir: istanbul... yaş: yirmi dört)
Bir gün beni almaya gelen nişanlımın arabasına bineceğime, yabancı bir adamın arabasına binmiştim...
Adamın şaşkın bakışlarıyla, durumu fark eden arkadaşımın sürekli kornaya basması önemli değildi...
Ama adamcağızın, ben inerken arabaya binen karısına ne dediğini bilmiyorum...
Tek kelimeyle rezaletti...
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)
TERS AÇI
"-Eğlencelik!.."
(...Ali Zengin'den)
