(*Perhiz ve lahana turşusu ilişkisi...) PERHİZ: Reha Muhtar'ın Televizyon Makinası'nda kendisine manken haber spikerleri sorulunca, "Kökeni haberci olmayan insanlar hakkında değerlendirme yapmak istemiyorum" demesidir... LAHANA TURŞUSU: Reha Muhtar'ın; haftanın her günü magazin yazması, Ayşe Hatun Önal'ın sivilcelerini 15 dakika ekrana taşıması ve Ateş Hattı yayın akışıdır... *** PERHİZ: Okan Bayülgen'in hakaret ettiği Lerzan Mutlu'yu programına çıkararak gönlünü almasıdır... LAHANA TURŞUSU: Okan Bayülgen'in Lerzan Mutlu'ya hakaret eden seyirciye ses çıkarmaması, telefondan almaması ve hatta desteklemesidir... *** PERHİZ: Hülya Avşar'ın gazetecilerden sıkılması, "Bize rahat yok mu" diye hayıflanması, başkaları ile kavgalarının sorumlusu olarak görmesidir... LAHANA TURŞUSU: Sırf tüp bebek esprisi yaparak haber olacağım diye oyuncak bebek ve pusetle yurt dışından dönmesidir... hayata dair... Suya bakarken gülümseyişim, hayatın engin ve vahşi denizinde çok uzaklara yelken açtı; ama sayabileceğimden çok fazlası yüzerek bana geri geldi... ... "Kara bulutlar kaybolacak" diye fısıldayarak birinin elini sıktım; bütün gün hayatımın değiştiğini hissettim... ... En çok gereken yere bir mutluluk düşüncesi gönderdim; ve çok geçmeden büyük bir sevinçle doldum... ... Güç bela kazanıp biriktirdiğim azıcık altını akıllıca paylaştım; ve çok geçmeden yüz katına çıkarak bana geri geldiğini anladım... ... Bir miktar çabayla, birinin tepeye tırmanmasına yardım ettim; yepyepi bir dostluk gibi, çok değerli bir şey elde ettim... ... Her sabah uyandığımda, nasıl başarabileceğimi düşünüyorum; "önce hizmet ederek," diyorum, biliyorum ki ben, verdikçe alıyorum... (...T.Gaines) temelin yeri Temel itfaiye şefi, teşkilata yeni yangın arabası alınmış... İtfaiye erleri hayran hayran incelerken Temel ikaz etmiş; "-Uşaklar, bu güzel ve pahalı arabaya iyi bakacağız... Onu gerçek yangınlarda kullanacağız... Sahte alarmlarda eski arabaları kullanırız..." bizimkiler... FATİH (Kendi kendine): Şu haberler de iki saat oldu gelmedi hâlâ... ÖMER: (Üstüne alınarak): Sen kiminle konuşuyorsun böyle?... FATİH: Gazeteci kimliğimle konuşuyorum... *** HAKAN: Yav şu kamyonu sollasana, adam kağnı gibi gidiyor zaten... EMİN: Biliyorum da lastikleri su fışkırtıyor, silecekler çalışmıyor da... *** CEM: Aaa... Afrika Kupası mı?... Kaç kaç maç?... BİLGEHAN: Son dakikaları... İki iki berabere... CEM: Kim iki?... *** TALİP: Saçını niye kısa kestirdin?... ÖMER FARUK: Uzun hikaye boşver... *** BİLGEHAN: Ligleri niye ertelediler ki?... CEM: Bu havada maç mı oynanır olum?... BİLGEHAN: Niye?... Zilli topla oynayamazlar mı?... Bizim ora... Konuşurken diliniz siz istemeden "geliyur", "gidiyur", "gelek", "yapak", "edek" şeklinde sürçüyorsa... "Kirve", "Teker", "Kıyma" gibi kavramları kullanıyorsanız, "Bıcı Bıcı","Mumbar", "Lagos" nedir, biliyorsanız, Gördüğünüz her camiyi Sabancı Camii ile kıyaslıyorsanız, Kavşakta kırmızı ışık altında beklemek ve karakış nedir bilmiyorsanız, Kar görmek için Pozantı'ya veya Camlıyayla'ya gittiyseniz (tişörtle), Hiçbir zaman bir yere geç kalma korkusu yaşamadıysanız, Hayatınızın önemli bir bölümü itimat minibüslerinde geçtiyse, Babanız "Biz çocukken donla kanala girerdik" hikayeleri anlatıyorsa, Biriyle çarpışınca kendi hatanız olmasına rağmen refleks olarak kafayı çakıyorsanız, "Kıyma" denince aklınıza kebap geliyorsa, Orta okula giden oğlunuzun okul arkadaşını dövmesi sizi rahatsız etmiyorsa, Başka bir şehre gittiğinizde o şehirde yaşayanlara acıyorsanız, Gazipaşa ve Ziyapaşa size tarih kitaplarını hatırlatmıyorsa, Çocukken Çakmak Caddesi'nde kaybolduysanız, Bir kere bile olsa Tatlıcı Fehmi önünde buluşup sinemaya gittiyseniz, Menderes Caddesine "Sahil Yolu" diyorsanız, O zaman siz Adanalısınız... (...Osman Koç'tan) tuzaktan kumanda (...KANAL D - Televizyon Makinası) TELEFONDAKİ SEYİRCİ: Her gün Lerzan Mutlu'yu görmekten bıktık biz... LERZAN MUTLU: Ben bir Türkiye milleti vatandaşı olarak... *** (...ATV - Sabah Yıldızları) BANU ALKAN: Evet ya çok seviyorum ben bebeğimi... Çok özel bir insan... Muratcııım... MURAT TAŞDEMİR: Senin ayak başparmağın diğerlerinden küçük galiba ya?... bugünün buluşu > İlk kez elektrikler kesilince mum ışığından yararlanarak ellerle duvara tavşan, kuş, köpek gibi gölgeler yapıldı... (...30.01.1962) tebeşir tozu "-Çevremizi o kadar değiştirdik ki; şimdi bu yepyeni çevreye uyabilmek için kendimizi de değiştirmemiz gerekiyor..." (...N. Wiener) S.Ö.Z. der ki; "-Hepinizin hayatından çıkıyorum ve sizi yalnız bırakıyorum..." (...Yalnız çoğunluğa seslenirken ettiği müthiş S.Ö.Z.leri) sanatik kritik "-Gazetecilerin yeni haber modası sanatçının hamile kalma haberi... İşi öyle ileri götürdüler ki, her gün dokuz doğuruyoruz..." (...Seda Sayan) politik kritik "-40 milyon oyun 10 milyonunu alarak yüzde 67 temsil meşrudur ama vicdana sığmıyor... Ben bu oyla Çankaya'ya oturmam..." (...Süleyman Demirel) sportik kritik "-Fenerbahçe'nin kazandığı bazı puanlar haram... Aziz Yıldırım iyi bir maraton koşucusu, kendisinin nefesi oldukça kuvvetli..." (...Ergun Gürsoy) ...gündemin kırıntıları... Erbakan cezasını evde çekecekmiş... Türkiye'de cezası evde verilecek tek erkek Murat Taşdemir'dir herhalde... Şifa Yemek Öğle Menüsü > Kremalı Sebze Çorba... > Gemici Kuru Fasulye... > Şehriyeli Pilav... > Yoğurt...