Ayaküstü...

-Öğrencilerin yüzde 21'i mafya dizilerini seyrediyor ve küçük çaplı "okul çeteleri" kuruyor... -Yüzde 48'i aksiyon, macera, gerilim, korku filmleri izlemeyi tercih ediyor... -Öğrenciler arasında en çok oynanan oyun türü, yüzde 66.5 ile savaş ve dövüş oyunları... ... Moda deyimiyle "Empati" yaptığımızda bu açığı biz nasıl kapatmışız?... -Hayali ve uygulaması zor bir "Kara Şimşek" dizisi... -Olanın iki cetvele olduğu Cüneyt Arkın'ın "Kara Murat" filmi... -Gerisi "Kuzucuk" olarak gelip geçmiş bir kuşak... "Kara"lara bürünmüş bir kuşağın "Ak" günleri... ... Eğer olay bizim zamanımızdaki tetris bağımlılığı gibiyse, durum tahmin ettiğimden de kötü... Çünkü "Tetris", bizim kuşağın zararsız, ama tedavi edilemez tek hastalığıydı... Gece yatarken bol miktarda uzun çubuk uydurur, boşluklara doldur, rekorlar kırardık... Gereksiz yere ahkam kesip, kimseye akıl vermek niyetinde değilim... Diyeceğim; tetris oyunu ile çocuk hayatı arasında hiçbir fark yok... Çocuğun hayatındaki boşlukları doldurmazsanız, belli bir zaman sonra gümler... sağdan - soldan (...İstanbul - araba.com ilanı - İbrahim Tazı) "-ARAÇ ÇALIŞIP YÜRÜYOR, FULL..." *** (...Batman - G.Saray Kahvehanesi - B.Melik Ataç) "-FENERBEŞÇE-GALATASARAY MAÇI 20:00 DE... TÜM GALATASARAYLILAR VE BEŞİKTAŞLILAR DAVETLİDİR..." *** (...Trabzon - Lavabo Kapısı - İhsan Koç...) "-BURAYA İNSANLAR GİREBİLİR..." hayata dair... Eski çiftlik evini restore etmek için tuttuğum marangoz, işteki ilk gününü zorlukla tamamlamıştı... Arabasının patlayan lastiği onun işe bir saat geç gelmesine neden olmuş, elektrikli testeresi iflas etmiş ve şimdi de eski püskü pikabı çalışmayı reddetmişti... Onu evine götürürken yanımda adeta bir taş gibi oturuyordu... Evine ulaştığımızda beni, ailesiyle tanışmam için davet etti... Eve doğru yürürken küçük bir ağacın önünde kısa bir süre durdu, dalların uçlarına her iki eliyle dokundu... Kapı açıldığında; adam şaşırtıcı bir şekilde değişti... Yanık yüzü tebessümle kaplandı, iki küçük çocuğunu kucakladı ve eşine kocaman bir öpücük verdi... Daha sonra beni arabaya yolcu etmeye geldiğinde; ağacın yanından geçerken merakım daha da arttı ve ona eve giderken gördüğüm olayı sordum... "O, benim dert ağacım," dedi, "Elimde olmadan işimde bazı sorunlar çıkıyor, ama şundan eminim ki o sorunlar evime, eşime ve çocuklarıma ait değil... Bunun için bu sorunları her akşam eve girerken o ağaca asıyorum... Sabahları tekrar onları oradan alıyorum. Ama komik olan ne biliyor musunuz?... Ertesi sabah onları almaya gittiğimde, astığım kadar çok olmadıklarını görüyorum..." Öfkeyle geçen her dakikanız, mutluluğunuzdan çalınmış 60 saniyedir. (...Emerson) temelin yeri... Vakit gece yarısını iyice geçmiş... Kahvenin gedikli müşterisi Temel, masasından kalkarken; "-Gideyim artık, bugün yılbaşı..." Diğerleri uyarmış; "-Deli misin be?... Ocak ayının onbeşindeyiz..." Temel'in rengi sararmış; "-Yapma be... Eve hiç bu kadar geç kalmamıştım... Fadime bu sefer haklı... *** Temel'le Dursun, kalpazanlık yapmak için dolar basmışlar... Uzun sürmemiş, ikili kısa sürede yakayı ele vermiş... Hakim mahkemede Temel'e sormuş; -Neden dolarları Türkçe bastınız?... "-İngilizce bilmiyorduk hakim bey..." kadınlar & erkekler (*Kadınlar hakkında klişe olmuş sözler ve suçluları...) "-Kadın, saçı uzun, aklı kısa bir varlıktır..." (...Schopenhauer) *** "-Kadın, erkeği kılıçsız zapteder ve ipsiz bağlar..." (...Tolstoy) *** "-Kadın; her şeyi, gören gözü bile aldatır..." (...Dostoyevski) *** "-Kadın deniz gibidir, hiç güvenmek olmaz..." (...Tevfik Fikret) *** "-Havayı geldiği, rüzgarı estiği, kadını olduğu gibi kabul edin..." (...Alfred de Musset) *** "-Kadın gibi dert olmaz, insanın başına..." (...Plutus) *** "-Kadınlar kadar intikam almaktan zevk duyan canlı yoktur..." (...Juvenal) *** "-Kadınlar sevmedikleri adama hiç acımazlar..." (...A.Dumas Fils) ...gündemin kırıntıları... Aldatma olayı, Aliye'nin reytingini değiştirmemiş... İzleyenler bırakmış, izlemeyenler başlamıştır... *** Kadınların yüzde 57'si evlendiği gün şiddet görüyormuş... Ona şiddet demeyelim, taktik diyelim... "-Biiir..." *** Kemal Unakıtan, kendi sitesinde suçlamalara cevap vermiş... Sanal gündeme, sanal savunma... bizimkiler... (*Faili meçhul bomba ihbarları...) Bursa'dan Refik Fidan, Pazar akşamı eve yorgun gitmiş... Geç saatler olduğu için ertesi gün izinli olduğunu ifade edebilmek için odasının duvarına, "Ben izinliyim, kaldırmayın" diye yazmış... Ancak Pazartesi sabahı erken saatlerde kaldırıp, "Yazı okunmuyor, ne yazmışsın burda" diye sormuşlar... *** Her hafta köyüne giden Engin Abi, "Celaliye'de kuş gribine rastlandı" haberinden sonra uğramadı... İki aydır annesi "Niye gelmiyorsunuz" diyen annesini, işlerin yoğunluğu bahanesiyle atlatıyor... *** Yetkin kendinden emin bir şekilde, "Senin bilgisayarda Villareal maçına iddia oynamam lazım" dedi... "Abi kiminle oynuyo Villareal bu hafta" diye sordum, "Bilmiyorum ki, bakacağız" diye cevap verdi... Bizim ora... Erzurumlu gurbetten dönmüş... Havaalanında indikten sonra taksiye binmiş ve adres tarif ederken havasını da atıyor; "-Yav gardaş insan gavur memleketinde Türkçe'yi de unudir... Embele LEFT'ten dön..." tuzaktan kumanda (...KANAL D - Sabah Sabah Seda Sayan) SEDA SAYAN: Hoşgeldin stüdyomuza teyzeciğim... Nerden geliyorsun?... İZLEYİCİ TEYZE: Hoşbulduk Serap Hanım... Ardahan'dan geldim... SEDA SAYAN: Serap değil, Seda ben, Seda... Kanal D burası... İZLEYİCİ TEYZE: Kusura bakmayın, okur yazarım olmadığı için... *** (...NTV - Real Madrid - Atletico Madrid) GÜNTEKİN ONAY (Karşılaşma 1-1 devam ederken): Maçtaki en net gol pozisyonu bu oldu sevgili seyirciler... *** (...LİG TV - Beşiktaş - Kayserispor) ERCAN TANER: Sen Kayserispor'da oynamıştın değil mi sevgili Ali?... ALİ GÜLTİKEN: Evet oynadım... ERCAN TANER: Hiç sarı - kırmızılı formayı giydin mi?... tebeşir tozu "-Hayatımızda işlediğimiz hataların çoğu; düşünmemiz gereken yerde hissetmekten, hissetmemiz gereken yerde düşünmekten ileri gelmektedir..." (...John Colbens) 11.03.1993 * İlk kez bir firma; adres ve telefon bilgilerini, buzdolabı süsü olacak şekilde hazırladı... S.Ö.Z. der ki; "-Büyük insanlar lunapark aynasına benzer... Davranışları ya olduğundan büyük, ya da olduğundan küçük görünür..." (...Mevki konusunda torunlara bıraktığı müthiş S.Ö.Z.leri) politik kritik "-Bakanlar eskir, eskiyen bakanlar hükümeti de eskitir... Gladstone'un bir sözü var, 'Başbakanlar kasap gibi olmalıdır'... Kesip atacaksın..." (...Süleyman Demirel) sportik kritik "-Gazeteciler Daum'la aramı bozmaya çalışıyor... Onlar istedi diye el sıkıştım ama yeterli olmamış... İsterlerse öperim, ama fazlasını beklemeyin..." (...Eric Gerets) sanatik kritik "-Hep küçüklüğümle ilgilendiler... Büyüdüm, sakalım çıktı, sesim kalınlaştı, müzik tarzım değişti, 'Bunu nasıl becerdin' diye soran olmadı..." (...Küçük Emrah) Şifa Yemek Öğle Menüsü > Mercimek Çorba... > Patlıcan Oturtma... > Sade Pirinç Pilavı... > Cacık...