
Bugünkü "Ayaküstü" sohbetimizde; bir zamanlar top oynamış futbolcu eskilerinin duygularına tercüman oluyor Rıdvan Dilmen...
-Futbolculuk günlerinizden en çok neyi özlüyorsunuz?...
"-Her şeyi... Sabahın köründe başlayan ağır antrenmanları bile...
Bir de futbolla ilgili bence en güzel şeylerden biri sevdiğiniz işten para kazanıyor olmanız...
Profesyonelken bunu anlamaz insan...
Ben de ancak halı sahaya seve seve gidip bir de üstüne para verince anladım...
Çok koydu..."
bir film diyaloğu
-Planı neden değiştirdin?...
"-Babam, doğru anda kimsenin beklemediğini yapmalısın derdi..."
(...Fight Club filminden)
temel'in yeri
Temel, Dursun'u aramış ve derdini anlatmış;
"-Dursun bize gelip bana yardım eder misin?... Bir puzzle aldım ancak bir türlü yapamıyorum ve o kadar uğraşmama rağmen başlayamadım bile..."
Dursun sormuş;
-Tamamlandığında ne çıkması lazım ortaya?...
"-Kutudaki resme göre bunun bir domates olması gerekiyor..."
Dursun kalkıp Temel'e gitmiş...
Masanın üstünde her yere dağılmış olan parçaları göstermiş ve "İşte burada hepsi" demiş...
Dursun parçalara bakmış, sonra kutuya bakmış ve "Hadi gidip biraz dolaşalım Temel" demiş;
"-Şu domatesli cipsleri kutusuna koy da çıkalım..."
bizimkiler
Serdar halk otobüsünde;
"-Abi bir tane alır mısın?..."
-Öğrenci misin?...
"-Yok tamamım..."
hayata dair
Her yıldızın kendi yörüngesi vardır...
Ve onunla en yakın komşusu arasında yalnız güçlü bir çekim değil, erişilmez bir uzaklıkta bulunur...
Çekimin gücü uzaklığa oranla artarsa, iki yıldız kucaklaşamayıp çarpışır ve yok olurlar...
Bizim de onlar gibi yörüngelerimiz var...
Ve acıklı bir çarpışmayı önleyebilmek için, aramıza erişilmez bir uzaklık koymamız gerekir...
Saygılı davranmanın tüm sırrı birbirinden yeterince uzak durabilmektedir...
Saygının bulunmadığı toplumda yaşam ne çekilebilir, ne de sürdürülebilir... (...Bernard Shaw)
itiraf reyonu
(...isim: emre elçi ...şehir: erzurum ...yaş: yirmiiki)
Annem havalimanından ilk uçak seyahatini yapacak...
Kadın polis memur arama amacıyla ellerini iki yana açıyor...
Canım anneciğim de polisin kendisini tanıdığını ve sarılmak istediğini zannedip boynuna dolanıyor...
Neyse ki kadın annemi bozmadı da kucaklaşma faslına dahil oldu...
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)
söz der ki
"-Çalışmaya zam yapılır, başarının bedeli yoktur..."
(...Sadece müthiş S.Ö.Z.leri)
tuzaktan kumanda
(...KANALTÜRK - Telegol)
GÖKMEN ÖZDENAK: Ben bu pozisyonda bir şey göremedim...
AHMET ÇAKAR: Beyler gölgelerin gücü adına konuşuyorum; ofsayt değil...
***
SERHAT ULUEREN: Adnan Polat bizden özür bekliyormuş...
AHMET ÇAKAR: Sevgili Serhat, özür dilersen adam değilsin...
***
ZİYA ŞENGÜL: Sen niye benim her söylediğime karşı çıkıyorsun?...
AHMET ÇAKAR: Çünkü Türkiye'de yaşanan bütün sosyal çalkantıların sebebi Ziya Şengül zihniyetidir...
***
SERHAT ULUEREN: Kargalar konusunda çok şey biliyorsun hocam?...
AHMET ÇAKAR: Kargaların da çeşitleri var; Leş kargası, İrlanda kargası, saçlarını boyatan karga gibi...
İğnelik
> EZİLEN KADIN
Marksistler zulüm ile,
Doldurdu miâdını...
Kömür kazmada bile,
Çalıştırdı kadını!
Oysa kadın evinde,
Sultândır prensestir...
Annelik görevinde,
En şefkatli nefestir!
İnsâftan uzak zemin,
Haksızlık seziliyor...
Kadınlarsa sistemin,
Çarkında eziliyor!..
Sefa Koyuncu
sefa.koyuncu@tg.com.tr
