Bizimkiler

A -
A +

>>> OS - 2866 Tuşları gıdıklayın! * TURKCELL, TELSİM VE AVEA'dan; "OS" yazıp boşluk bıraktıktan sonra mesajınızı yazıyorsunuz, "2866"ya gönderiyorsunuz... Çok bir şey değil; "4 SMS / 8 KONTÖR"... Hadi bakalım, pamuk eller cebe... ------- >>> SMS BÜLTENİ... > Biz sevdamızı göl çiçekleri gibi elimizde değil kurşun yarası gibi kalbimizde taşırız. Seni seviyorum Yasemin. (Oğuz) > Ha bu arada teşekkür mesajin 2 mesaj halinde geliyor, haberin olsun... Biz razıyız ama sana fazla masraf olmasın... > Aşk eşkıyanın hayata itirazıdır... Susarsa çatışma, konuşursa savaş, yazarsa destan, severse devrim olur. Söyle bana ; eşkıya olmayayım da ne olayım... (Mert/Uşak) > Ben Talatpaşa'dan Emre... 'Bugünün Buluşu' için şunu önerecektim yazarsan sevinirim, "İlk kez 0-0 biten derbi maç sonrası sessiz gece" başlığı atıldı. > Sen seni seveni görmeyecek kadar körsen, o da sana sevgisini söylemeyecek kadar gururludur... Burcu seni seviyorum... Ben Tolga... > Merhaba ben Gül... Yazıları Ömer&Cahit döneminden beri okuyorum... Eskiden gülme krizlerine girerdim, şimdi bazen gülümsüyorum... Sen mi değiştin ben mi?... > Yav Ömer Abi, ne olacak benim bu askerlik, içim yanıyor... (Telefon numaranı kaybettim, gazetede görünce burdan ulaşayım dedim... Bu arada OS'a bir S daha koy 'sevenler' olsun... Raşit > Ben Küpeli Murat, bu mesajı denemek için çekiyorum... Gelince iki kere çaldır. Yeni hizmet vatana millete sana ve gazeteye hayırlı olsun... -------- >>> Bizimkiler Hasta Fenerli Faruk; Tuncay, Appiah ve Lugano'nun elindeki fotoğraf makinalı fotoğrafı yorumluyor; -Appiah ve Tuncay tamam da; bu kameraman kim ki aralarına almışlar..." *** Fehim'den; bir yurtdışı seyahati dönüşü gazeteci arkadaşının hatırası; -Bunlar masrafları belirtmek zorunda olduğu için fiş topluyorlar... Tutup garsona eliyle işaret ederek Fiş... Fiş...' dedi... Birazdan baktık koca bir tabakla balık geldi..." *** Ercan lalelerin gece açıp, gündüz kapandığını duymuş bir yerden... Anlatıyor; -Gece yatmadım, kapının önündekilere baktım... Hakikaten de saat 03.00'e doğru kabak gibi açıldılar..." ----- >>> Temel'in yeri... Arkadaşları ile kahvede vakit geçiren Temel, hafta sonunda saatlerin geri alınacağını duymuş... Ve hemen saatini satın aldığı yere götürüp geri vermiş... *** Doktor Temel'e sormuş, -Bacağın nasıl? -Hâlâ sekiyorum... -Devamlı mı?... -Yok... Yürürken..." *** Temel eğlenmeye bara gitmiş... Ertesi gün Dursun sormuş -Gecen nasıl geçti? -Bara gittim ama içeri giremedim... -Neden, damsız almıyorlar mıydı?... -Yok... Kapıdaki kırmızı ışık bir türlü yeşile dönmedi... ---- >>> Bizim ora... (...Elazığ ağzıyla bunları biliyor musunuz) Heç tanumaduğunuz bir erkek: a-) Eğer ki oturduğu yerde en az iki iskemble işgal edise, b-) Herhangi bir içeceği şişeden bardağına doldurduhdan sonra şişede galanını gafaya dikise, c-) Yolda yürüken gendisi garısı beş metre arhada yürise, o şahsın yüzde yüz Elazığ'lı olduğunu bilimidiniz?... ----- >>> Bugünün buluşu > İlk kez bir kaleciye "File bekçisi" benzetmesi yapıldı... (...26.11.1966 - Burak Saygın'dan) ------ >>> sportik kritik -Fenerbahçe yönetimi, alınan kötü sonuçlar ve 100. yıl baskısının verdiği korkaklık ve ödleklik nedeniyle hakemlere çamur atmaktan medet umuyor. Bu numaralar bayatladı. Hangi hakem gelirse gelsin böyle açıklamalar yapacaklardır..." (...Adnan Polat) ------- >>> politik kritik "-Bir parti genel başkanı maç yayınları sırasında ekranda bir yazı geçirterek seçim vaatlerinde bulunuyor. Atıyor bol keseden, gel yap bakalım. İktidar olamayacaklarını bildikleri için böyle söylüyor... Bekara karı boşamak kolay..." (...Tayyip Erdoğan) ------- >>> sanatik kritik -Bizi hep yakıştırdılar, kızıyorum... Emel Sayın konusuna ifrit oluyorum, çileden çıkıyorum. Konuşmuyoruz da zaten şu an. Benimle ilgili açıklamalar yapmış. Özür dilemek için geldi elimi öptü. "Tamam" dedim ama affetmedim..." (...Kenan Evren) ------ >>> > sağdan - soldan (...Batman - Otobüs Firması - B.Melik Ataç) -YOLUNUZ VE CEP TELEFONUNUZ AÇIK OLSUN..." *** (...İstanbul - Karagümrük Stadı - Hakan Yavuz) "-SİYAHIN ZİNDAN, KIRMIZIN ÖZGÜRLÜK, HERKESE NASİP OLMAZ KARAGÜMRÜKLÜLÜK..." *** (...İstanbul - Ayakkabı Mağazası - İsa Yavuz) -VAY BEE... YÜZDE YÜZ DERİYMİŞ..." ------ >>> itiraf reyonu... (...isim pagecemal ...şehir: repetik/türkiye ...yaş: yok) Bundan yıllar önce ülkemizde çok iyi tanınan bir adamın televizyonlarda çokça çıkmasını merak eden annem bunun nedeni bana sordu... Ben de dedim ki Ölmüş ama herkesten sakılıyorlar"... Annem buna çok üzüldü ve ertesi gün misafirliğe gittiği evde konuyu, oradakilere söylemiş... Onlar da bu kara habere üzülmüşler ve feryat figan etmeye başlamışlar... Ama birkaç araştırmadan sonra yalanım ortaya çıkınca büyük bir mahcubiyet yaşamış ve akşam annemi görmemek için köşe bucak kaçtmıştım... (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...) ------ >>> Tebeşir Tozu... -Genç kız; ideal erkeği bulma çabasından vazgeçip, bir koca aramaya başladı mı, kadın olmuş demektir..." (...Raquel Welch) ------ >>> kadınlar & erkekler (...Kadınların eline verilmemesi gereken şeyler) > DİREKSİYON > KREDİ KARTI > TELEVİZYON KUMANDASI > RÜYA TABİRLERİ KİTABI > ŞİRKET HİSSELERİNİN %51'İ > BUZ KIRACAĞI > İNGİLİZ ANAHTARI > BAŞBAKANLIK KOLTUĞU > TELEFON > İNİSİYATİF > HESAP MAKİNESİ > AYNA > AHMET ALTAN KİTAPLARI > ÇEKİRDEK > ESKİ SEVGİLİYLE ÇEKİLMİŞ RESİMLER > MAİL ŞİFRENİZ (Arkadaşımız Enes Demiray'ın acı tecrübeleri) ------ >>> Hayata dair... En iyisi Dağ tepesinde bir çam olamazsan, Vadide bir çalı ol; fakat, Dere kenarındaki en büyük çalı sen olmalısın. Ağaç olamazsan çalı ol, Çalı olamazsan bir ot parçası ol; Bir yola neşe ver, Bir mis çiçeği olamazsan bir saz ol; Fakat gölün içindeki en canlı saz sen olmalısın. Hepimiz kaptan olmalıyız, Çoğumuz tayfa olmaya mecburuz; Burada hepimiz için bir şeyler var. Yapacak büyük işler var, küçük işler var. Yapacağımız iş, bize yakın olan iştir. Cadde olamazsan patika ol, Güneş olamazsan yıldız ol. Kazanmak yahut kaybetmek, Büyüklük ve küçüklükle değildir. Sen her neysen onun en iyisi olmalısın. (...Douglas Mallock) ------- >>> tuzaktan kumanda (...LİG TV - Sivas-Trabzon) ÖZTÜRK PEKİN: Musa pas vermeye çalıştı ama topu attığı yerdeki arkadaşı sanal çıktı... *** (...LİG TV - Maraton) ŞANSAL BÜYÜKA: Kulağına kar suyu mu kaçmış hocam?... ERMAN TOROĞLU: Kar suyu mu kaçtı, damacana suyumu kaçtı bilmem... *** (...STAR - R.Madrid-Lyon) ERTEM ŞENER: Maçta 0-0 birliktelik devam ediyor sevgili seyirciler... ------ >>> S.Ö.Z. der ki; -En büyük hatalarımızdan biri; doğal görünmek için çok rol yapmamızdır..." (...Yaşına göre ettiği müthiş S.Ö.Z.leri) ------ >>> söz market "telefonla konuşma adabı" hasan birpınar tavsiyeleri (1): Telefonumuzu 2'den fazla çaldırtmamalıyız. Arayan kişi beklemektedir. Gürültü kirliliği de cabası. Ana kuralımız; "Karşımızdakine ve çevremize saygı"dır: Birinci çalışta cevaplayamıyorsak ikinci çalışta muhakkak cevaplamalıyız. 2 zilden fazlası bizi rahatsız etmeli. Aynen sokakta etrafımızdakilerin yerlere çöp atmasından, trafikte kırmızı ışıkta durulmamasından ya da sırada beklerken arkamızdakinin ensemize çıkmasından ne kadar rahatsız oluyorsak, o kadar rahatsız olmalıyız. Asıl, arayanı düşünelim lütfen. İnsanları telefonda en fazla sıkan konu bekletilmektir. Üçüncü kez çalan telefonu en yakındaki kişi cevaplamalı ve 4. kez çalmasına izin vermemelidir: Çalan telefona ulaşmak zor ise telefon santralımızın bize tanıdığı olanaktan yararlanmalıyız. Yani en yakın telefona uzanarak, çalan telefondaki çağrıyı bulunduğumuz telefondan almalıyız. Santraldan santrala farklılıklar gösteren bir özellik olduğundan bunun nasıl yapılacağını işe yeni alınan kişilere oryantasyon eğitimi sırasında öğretmeliyiz. Telefonumuzu, sadece, "Efendim" veya, "Alo" ya da, "Buyurun" gibi sözcüklerle açmamalıyı. Bu kuralın izahı yoktur. Bu şekilde verilen cevap karşıdakini sinir ediyor. Binlerce kişi çalıştıran koskoca kuruluşlara telefon ediyorsunuz, telefon, "Efendim....." ya da sadece "Alo....." veya "Buyurun....." diye açılıyor. Hem de öyle bir tonla ki sanırsınız yanlışlıkla Genel Müdürün direkt numarasını çevirdiniz de karşınıza Genel Müdür çıktı. Şirketin ismini söylemek nedense akıl edilmiyor. Telefonumuzu açtığımızda ilk iş kendimizi tanıtmak olmalıdır: "Buyurun Ayşe" veya "Ben Ahmet" gibi. (Not: Tüm örneklerde milli isimlerimiz olan Ayşe ve Ahmet kullanılmıştır.): Telefona cevap verirken sadece, "Efendim, Alo, Buyurun" gibi sözcüklerle yetinemeyiz. Bunlara mutlaka adımızı ilave ederek kendimizi tanıtmalıyız. Telefonu açtığımızda, "Buyurun Ayşe" gibi bir ifade kullanmayı alışkanlık haline getirmeliyiz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.