Bizimkiler...

A -
A +
Bizimkiler...Bizimkiler... Mehmet Abi tatilini geçirmek için memleketi Konya'ya gitmişti... Aradan bir hafta geçmişti, Alaaddin Tepesi'nde otururken telefonu çaldı... Birlikte servise bindiği Talip, "Abi nerdesin" diye soruyor... "-Alaaddin Tepesi'ndeyim..." -Ne zaman geliyorsun, ben yarım saattir servisi bekliyorum?... "-Bekle geliyorum..." O gün Talip öğlene kadar Alaaddin Tepesi'ndeki Mehmet Abi'yi bekliyor... İşi komik yapan; Talip'in iyi bir Konyalı olması... hayata dair... * Asla birilerinin umudunu kırma... ... * Belki de sahip oldukları tek şey odur... ... * "Keşke" kelimesi yerine "Bir dahaki sefere" demeyi dene... ... * Yaşlan... Ama paslanma... ... * Bol bol tebessüm et, gülümse... ... * Hem maliyeti sıfırdır, hem de değerine paha biçilmez... (...H.Jackson Brown) tuzaktan kumanda (...LİG TV-Maraton) ERMAN TOROĞLU: Ben eskiden Trabzon'a maça gittiğimde rahmetli Necmi'nin evinde kalırdım... ŞANSAL BÜYÜKA: Hangi Nemci hocam?... ERMAN TOROĞLU: Nemci Perekli... ŞANSAL BÜYÜKA: Adam yaşıyor hocam... Öfkeyi kontrol etme... Bu bir alıntı, mail gruplarında dolaşan... "Anonim hikâyelerden" diyelim, çünkü sahibini çok araştırdım ve bulamadım... Beğeneceksiniz... ... Bazen işler yolunda gitmez ve cinlerimiz tepemize çıkar ve sinirimizi başkasından çıkartırız!.. Ama böyle durumlarda sinirimizi tanıdığımız birinden değil de, hiç tanımadığımız birisinden çıkartmak daha iyidir... Bir gün arkadaşıma telefon edecektim, numarayı çevirdim, bir erkek "Alo" dedi, ben "Zeynep'i aramıştım" deyince, adam bağırarak "Defol git lan, doğru numarayı çevir" demez mi?.. Bir insanın bu kadar kaba olabileceğine inanamadım... Sonra gerçekten arkadaşımın son iki numarasını şaşırdığımı fark ettim... ... Ama birden aklıma bir şey geldi... Bilerek, tekrar yanlış numarayı çevirdim... Karşıma yine aynı adam çıktı... Ve "Alo" deyince, "Sen adi herifin tekisin" deyip, telefonu yüzüne kapattım... Sonra o numarayı yazıp yanına "Adi herif" diye not ettim... O günden sonra, ne zaman bir şeye sinirlensem, öfkelensem, "Adi herif"i çevirip, "Sen adi herifin tekisin" deyip kapatıyor ve rahatlıyordum... Bir gün alışveriş merkezinde tam park yeri bulmuşken, siyah bir araba benim saatlerdir beklediğim yere girmez mi?... Korna çaldım ama aldırmadı, arka camında "Satılık" ilanı ve telefon numarası vardı... Hemen numarayı not ettim... Eve dönünce, numarayı aradım, karşıma bir adam çıktı... "-Siz, siyah satılık arabası olan kişi misiniz?..." -Evet... "-Arabayı nasıl görebilirim?..." -Suadiye, Akın Sokak, 34 numara, araba tam evin önünde duruyor... "-İsminiz?..." -Mehmet... "-Ne zaman müsait olursunuz Mehmet Bey?..." -Her akşam 6'dan sonra evde olurum... "-Sana bir şey söyleyeceğim Mehmet..." -Evet?... "-Sen adi herifin tekisin..." Ve telefonu yüzüne kapattım, onun numarasını da yazdım ve yanına "Adi herif-2" diye not aldım... Bundan sonra iki tane "Adi herif" vardı... Bir gün "Adi herif-1"i aradım... Telefonu açıp da ben "Sen adi herifin tekisin" der demez, -Senin kim olduğunu bir bulursam... "-Ne yaparsın?..." -Gününü göreceksin... "-O zaman sana adresimi vereyim de gel..." -Ver de gör gününü... "-Suadiye, Akın Sokak, 34 numara, siyah bir araba var kapıda..." -Hemen geliyorum, son duanı etmeye başla... "Hah, hah ödüm koptu" deyip telefonu kapattım... Sonra "Adi herif-2"yi aradım, ona da "Sen adi herifin tekisin" deyince çok kızdı, kim olduğumu bilse beni öldüreceğini söyledi, ona "Öyle mi, birazdan geliyorum, bekle" dedim... ... Ve hemen polisi arayıp, Suadiye, Akın Sokak 34 numarada oturan arkadaşımı öldürmeye gittiğimi söyledim... Peşinden magazine meraklı bir tv kanalını arayıp, aynı adresi verip, travestilerin çıngar çıkardığını, ortalığı birbirine kattığını söyledim... Ve sonra arabama atlayıp, olacakları izlemek için aynı adrese doğru sürdüm... Tam zamanında gitmiştim, iki "İki adi herif" birbirlerine girmişken, altı-yedi polis onları ayırmaya geliyordu... Televizyon kameramanları da olayı görüntülüyorlardı... Kendimi çok iyi hissettim... Öfkeyi kontrol etme mekanizması çok işe yaramıştı... Temel'in yeri Dursun: Beni tanımadın mı Temel... Temel: Hayır tanımadım... Dursun: Yav ilkokulda aynı sırada oturuyorduk... Temel: Benim ilkokulda sakallı bir arkadaşım yoktu... *** Tatile çıkan Temel, otel resepsiyonuna yaklaşmış; "-Otelinizde boş oda var mı?..." - Bir tane mi?... Yirmi tane boş oda var... "-Yazık... Bir tane olsaydı iyiydi, Yirmi tane çok fazla..." tebeşir tozu "-Ne derece sabırlı olduğunuzu çocuklardan öğrenebilirsiniz..." (...Franklin P. Jones) S.Ö.Z. der ki; "-Geleceği bilinen kişiyi beklemek zordur..." (...Müthiş S.Ö.Z.leri...) kritik "-Parasız çok dönemler yaşadım... Bazen yiyecek alacak, taksiye binecek param olmazdı... Ama her zaman gidecek bir evim oldu..." (...Yasemin Kozanoğlu) -Yani hiç sürekli bir ilişkin olmadı mı?... "-Hayır... Ama bunun iyi bir yanı da var... Hiç ayrılmak zorunda kalmadım..." (...Ölüm Yolcuları filminden) Bizimkiler...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.