bizimkiler

A -
A +
bizimkiler İb­ra­him ga­ze­te­ye ya­kın bir oku­yu­cu­muz­dur... Öğ­ren­ci­dir ken­di­si ve sık sık zi­ya­ret eder bi­zi ve ar­tık Bi­zim­ki­ler'den bi­ri­dir... Ge­çen gün öğ­ret­me­ni, "Ne o İb­ra­him" de­miş, "Kış gü­nü be­yaz­la­rı çek­miş­sin..." "Sor­ma ho­cam" di­ye iyi ni­yet­le ce­vap ver­miş, "Cev­ri­ye'nin düş­kü­nü, be­yaz gi­yer kış gü­nü" gi­bi ol­duk... Ho­ca­nın yü­zü cid­di­leş­miş, bir şe­yi de­mek­le de­me­mek ara­sın­da kal­mış ve; "-Ne ol­muş Cev­ri­ye'ye?... Be­nim an­ne­min is­mi de Cev­ri­ye..." itiraf reyonu (...isim: adem oluç ...şehir: denizli ...yaş: bilinmiyor) Denizli Hilal ofisinde çalışan Hülya Hanım, müşterisine 150 YTL taksitle robot sattı... Ancak tanıtım heyecanıyla robotu toplayıp kapıdan çıkarken, "Robotumu nereye götürüyorsun" diye cihazı Hülya Hanım'dan zorla aldı... (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...) ayaküstü Bu se­zon Be­şik­taş'ın bü­tün maç­la­rı­nı sey­ret­tim ama, sa­de­ce bir ma­çı­nı can­lı sey­ret­tim... Ne ka­dar so­ğu­du­ğu­mu dü­şü­nün ki; es­ki­den ter­si olur­du... "6 pu­an fark­la şam­pi­yon ola­ca­ğız" gi­bi bir he­sap çi­zel­ge­si­ne sa­hip Mus­ta­fa De­niz­li'ye inan­mak is­ti­yo­rum... Ama ya ol­maz­sa... Üç bü­yük­ten vaz­geç­tim, dört bü­yük­ten bi­ri ol­ma­ya de­vam eder mi­yiz, yok­sa 18 bü­yük­ten bi­ri mi olu­ruz?... Be­şik­taş­lı her­ke­sin ka­fa­sı be­nim ka­dar ka­rı­şık her­hal­de... Ta­ri­hin­de ilk kez, "Doğ­du­ğum­dan be­ri ha­ya­li­ni kur­du­ğum ta­kı­mın ba­şın­da­yım" di­yen bir ho­ca­ya sa­hi­biz, ama bir kez ol­sun is­mi­ni zik­re­dip, tri­bün­le­re ça­ğır­mış de­ği­liz... Ka­fa­mız ka­rı­şık; çün­kü yo­rum­cu ol­du­ğu dö­nem­de Be­şik­taş kad­ro­su için, "Ye­ter­li ve ka­li­te­li" der­ken, şim­di 6-7 ki­şi yol­la­mak­tan bah­se­di­yor... Hep "Bir bil­di­ği var­dır" iyim­ser­li­ği ile ola­cak­la­rı bek­le­dik... 27'nci ha­ta­ya ka­dar da bek­le­riz... temel'in yeri Huysuz müşteri Temel, lokantada yemek yiyormuş... Sürekli olarak garsonu yanına çağırarak, "Çok sıcak oldu, havalandırmayı çalıştır" ve "Çok soğuk oldu havalandırmayı kapat" diye talimatlar veriyormuş... Garson son derece sakin bir şekilde kızmadan "Tamam" diyormuş... Yaklaşık bir saat süren bu koşuşturmayı izleyen başka bir müşteri, garson yanından geçerken söylenmiş; "-Sizi tebrik ederim, ne kadar sabırlısınız... Ben sizin yerinizde olsam şimdiye kadar çoktan sinirlenmiştim..." Garson cevap vermiş; "-Hiç önemli değil... Niçin kızayım ki? Restoranda havalandırma yok" hayata dair Hayat bir okuldur... İnsanlar öğretmen ve öğrencidir... Acılar, çekilen çileler, kayıplar, feryatlar derstir... Gözyaşları defterdir... Kalbin, duyguların, özgürlüğün kitaptır... Hayat okulundan başarıyla geçmelisin... Asla isyan etmemelisin... Öğrenmenin sınırı yoktur... Sen hep bildiğini sanırsın; Ama bilmediğin çok şey vardır hep. Hayat budur... Ağaçlara bak küçüğüm... Onlar yağmurdan yararlanırlar, toprak sayesinde büyür, meyveler açar, insanlar alır... Ağaçlar da, insanlar da hep başka şeylere bağlı olarak yaşarlar... Dünya menfaat dünyasıdır. Kimse kendinden başkasını düşünmez... Bir ananın evladını yangında unutup, kendi canını kurtarması gibi... Bir evladın nankörlüğü gibi. Bir kızın olur, el bebek gül bebek büyütürsün. Çok seversin... Canının bir parçası olur. Ama bir gün gelir alırlar elinden. Sense elin kolun bağlı hiçbir şey yapamazsın. Geri dön diyemezsin. Bütün bunları kabul ediyorsan doğ küçüğüm... Aramıza hoş geldin... (...Lorina Zilan) söz der ki "-Hayatımız fena halde cep telefonuna benziyor... Kim ararsa konuşuyoruz da, kendimizi arayınca meşgul çıkıyoruz..." (...'Dur bakalım bugün de geçsin de' diye söylenerek ettiği müthiş S.Ö.Z.leri) tuzaktan kumanda (...KA­NAL BİZ - Spor Mey­da­nı) Sİ­NAN VAR­DAR: Be­şik­taş'ta­ki yan­lış­lık­lar Del Bos­qu­e'nin gön­de­ri­li­şi ile baş­la­dı. TUĞ­RUL YE­Nİ­DO­ĞAN: Abi bu­gü­ne gel bu­gü­ne... Sİ­NAN VAR­DAR: Ama bu­gün­kü yan­lış­lık­la­rı an­lat­mak için o gü­nün bi­lin­me­si la­zım... TUĞ­RUL YE­Nİ­DO­ĞAN: O za­man 1963'e git­me­miz la­zım... Yıl­dı­rım De­mi­rö­ren o ta­rih­te doğ­du... iğnelik > KOMŞU HUU! Suriye İran Irak, Gel el ele verelim... Hasmâne tavrı bırak, Birlikte gül derelim! Yoktur ayrı gayrımız, Mayamız aynı bizim... Birdir sağlam sayrımız, Müslümânız azizim! Feryâdımı duydun mu, Ayrılık bizi boğar... Ver elini komşu huu, Birlikten kuvvet doğar! > (...Sefa Koyuncu) bizimkiler
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.