Cemal'in kız isteme hikayeleri...

A -
A +

> OS - 2866 Tuşları gıdıklayın! * TURKCELL, TELSİM VE AVEA'dan; "OS" yazıp boşluk bıraktıktan sonra mesajınızı yazıyorsunuz, "2866"ya gönderiyorsunuz... Çok bir şey değil; "4 SMS / 8 KONTÖR"... > SMS BÜLTENİ... * Ben ejderhan; seni sevdigimi söyleyemiyorum yeşil gözlüm, ama seni çoook seviyorum... * Tayfun iki cihanda da mutlu ol, Adanalı seni gerçekten hak edip seviyor mu?... Berat... * Bartın DF Anadolu Lisesi Tuncay hocam... Kopya çektirmem dediniz, biz de tahtaya yazdık, görmediniz... Helal olsun, daha ne diyeyim... (Kod adı 611) * Rüzgar esse de sen dallarını eğme, hasret vursa da sen sakın yıkılma, ayrılık nedir, acı nedir sakın bilme, bu yürekten kim giderse gitsin sen sakın gitme... > Cemal'in kız isteme hikayeleri... Kız arama ve isteme olayları kulaktan kulağa yayıldıkça, Cemal'e yardım için kendini öne atanlar da artıyormuş o sıralar... Cemal; "Abi çok temiz insanlar", "Kız çok efendi", "Bir görsen beğenirsin" diyenin peşine takılıyormuş... Yine oturmak ve niyetlerini belli etmek için gittikleri bir evde, hoş beşten sonra konu sözkonusu kıza gelmiş... Söze misafir kanadın büyüğü girmiş, "Sizin Şükran'ı bizim Cemal'e istiyoruz" diye... Aile reisinin şu cevabı, onları bu kapıdan da eli boş döndürmüş; "-Şükran iki gün önce evden kaçtı... Eğer haber alırsanız bize de bildirin..." > Kadınlar&erkekler Kadınlar ağaçlardaki elmalara benzer... En iyisi ağacın en üstündekilerdir... Birçok erkek bu iyi olanlara erişmeyi istemezler ve yaralanmaktan korkarlar... Onun yerine yerdeki çürük elmaları alırlar... Ki onlar iyi değildir ama kolaydır... Böylece tepedeki elmalar kendilerinde yanlış bir şeyin olduğunu sanırlar... Onlar doğru adam gelene kadar yalnızca beklemelidir... Ki o ağacın tepesine tırmanacak kadar cesaretli olsun... (Yaren'den) > S.Ö.Z. der ki; "-Yüzde doksan iyi gidiyor görünen evliliklerin yüzde doksanı iyi gitmez..." (...İlişkilere bakışını bir cümle ile özetlerken ettiği müthiş S.Ö.Z.leri) > itiraf reyonu... (...isim: çatlak ...şehir: yalova ...yaş: onyedi) 6. sınıfın ilk günüydü... Heyecan var tabii, önlükten formaya transfer olmuşuz... Derse aklımda binbir düşünceyle girmiştim, okulun en sert öğretmeninin dersiymiş (Kıllı)... Neyse sırama geçip hayal alemine daldım... Arkadaşlar hocaya alınacak malzemeleri sormuş... Hocanın cevabı "...sizden bir defter istiyorum" şeklinde... Ben sadece burasını duyduğum için kalkıp elimdeki defteri hocaya verdim... Sınıftaki kahkaha sesleri kulak zarımı deldi nerdeyse... Hoca beni kurtarmak için "Espriliymişsin sen yav" dedi ama rezil olduk bir kere... (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...) > Temel'in yeri... Temel'in burnu çok uzun, Dursun'un burnu çok kısaymış... Bu iki arkadaş bir gün doktora başvurmuş... Temel; "-Doktor bey benim burnum çok uzun..." Dursun; "-Benim burnum çok kısa..." Doktorda bunlara ilaç yazmış... Temel'e burun kısaltıcı, Dursun'a burun uzatıcı... Doktor ilaçları verirken ilaçlar yere düşmez mi; tabii şişeler karışmış... Birkaç hafta sonra Dursun doktora başvurmuş; "-Doktor bey benim burnum hepten içeri girdi..." Doktor da tedirgin biçimde "Eee Temel nerde" diye sormuş... Dursun cevap vermiş; "-Doktor bey Temel şurdaki koridoru bir dönebilse gelecek..." > Bizimkiler... (...Başlarına gelen diğer görünmez kazalar) BİLGEHAN: Serviste sağ ayağının uyuşması, inince attığı ilk adımdan sonra yere düşmesi... Elini dayayacağı servisin çoktan gitmiş olması... *** CEM: Yorgun yorgun eve dönerken mahalledeki çocukların oynadığı topun enseden kafasına inmesi... "Biz de çocuk olduk"u biraz geç hatırlaması... *** ERCAN: Arabada tek başına giderken sigarayı yaktığı kibritin kucağına düşmesi... Alayım diye eğilirken yanan sigaranın direksiyonla ağız arasında kalması... > Tebeşir Tozu... "-İnsanların çoğu hayatlarının sonunda geriye dönüp baktıklarında molalarda yaşadıklarını görürler... Takdir etmeden ve zevk almadan yanlarından geçip giden şeyin aslında hayatları olduğunu gördüklerinde şaşırırlar..." (...Schopenhauer) > Sizinkiler... Lisede matematik dersindeyiz... Elleri arkasında, başı önünde, gözleri ayakkabılarında öğretmenimiz her zamanki gibi döktürmektedir; "-Matematikte çözüm çok, sonuç tektir... Bu çözüm doğru görünüyor ama bir de napolyonun öbür yüzü var..." Ardından kahkahalar, akabinde cezalar... > Tuzaktan Kumanda... (...ATV - Santra) AHMET ÇAKAR: Norveç maçında statta mıydın Ersin?... ERSİN DÜZEN: Evet... Maçın spikeriydim hocam... *** (...TV 8 - Gool) MURAT ÖZARI: Galatasaray deplasmana giderken Hakan Şükür, Ayhan ve Hasan Şaş kendi arabalarına sokaktan dörder kişi alsalar, Erdal Keser ve Gerets'e de 'Siz bu hafta gelmeyin' deseler, kesin maç kazanırlar... *** (...NTV - % 100 Futbol) RIDVAN DİLMEN: İliç milli takımda oynuyor mu?... GÜNTEKİN ONAY: Sırbistan Milli Takımı'nda mı?... *** (...FLASH TV - Haber) MUHABİR: Ekonomik sıkıntı çeken insanlar hakkında ne düşünüyorsun?... NİLAY DORSA: Yardım şeyi söylenmez ama, zaman buldukça özellikle barınaklara gidiyorum... Köpeklerin hali iç acısı... Zaman zaman mama falan götürüyorum... > Bugünün buluşu > İlk kez bir konuda ayrımcılık yapıldığı zaman, "Bizim başımız kel mi" tabiri kullanıldı...(...09.04.1944) > Hayata dair... Her şeyi kontrol etmeye ve yönetmeye çalışmaktan vazgeçin... Sürekli "alarmda" olmanız gerektiğini söyleyen iç sesinize kulak vermeyin... Yeni yollar denemesi için ruhunuza izin verin. Bir şey için elinizden geleni yaptıktan sonrasını dert edinmeyin... Fırsatların karşınıza kendiliğinden çıkmasına izin verin... Kendinize günlük hedefler çizin... Kendinizi huzursuz hissettiğinizde içinizdeki barışın merkezine gidin... Sinirlenmenin boşa giden enerjiden başka bir şey olmadığını unutmayın... Tek bir doğru yoktur... Olayları algılama şeklinizi değiştirin... Kendinizi başkalarının yerine koyun... Böylece daha zor incinir ve incitirsiniz... (...Dr. Deepak Chopra) > sanatik kritik "-Orhan Gencebay, İbrahim Tatlıses, Sezen Aksu ve Zerrin Özer dışındaki sanatçılar, benim düşmanım... Onlar bana laf atmaya mecbur, çünkü konuşmazlarsa bir şey olamazlar... Bu camiada erkekler laf taşıyor, kadınlar ise dedikoducu..." (...Hülya Avşar) > politik kritik "-Ana muhalefet, yavru muhalefet türü takımlar neyle meşgul? Biz hizmete devam, onlar lafa devam... Bizim alnımız ak, gönlümüz pak; vicdanımız rahat... Özleriyle sözleri bir değil. Bir dikili ağacınız nerede varsa söyleyin..." (...Tayyip Erdoğan) > sportik kritik" -Marco basın toplantılarında Portekizce yerine Türkçe de konuşabilir... Ama medya adama tanjant, kotanjant diye sorarsa, o da cevap veremez tabii ki... Belli ki yanlış anlaşılmamak için Türkçe konuşmuyordur, aramızda konuşuyoruz..." (...Fatih Terim) > "Sağdan - Soldan" çerçeve yazıları: (...İstanbul - Mağaza - Yakup Sevinç) "-MÜJDE... ŞİŞMAN BAY-BAYANLARI İNCE GÖSTEREN AYNA GELDİ..." (...Ankara - İş Merkezi - Hakan Elver) "-YANGIN ÇIKIŞI, PERSONEL HARİCİ GİRİLMEZ... (...İstanbul - Sakız Kutusu - Murat Esen) "-SON KULLANMA TARİHİ: 2 YIL..." (...İstanbul - Apartman Kapısı - Ali Kulaksız...) "-APARTMAN İNSANLAR İÇİNİDİR, LÜTFEN KÖPEKLERİ ALMAYALIM... ÖRN: TONY..." (...İstanbul - Üniversite - Semih Şeker) "-ÖĞRENCİ İŞLERİNE ÖĞRENCİLERİN GİRMESİ YASAKTIR..." (...İzmir - İnternet Cafe - Betül Kalender) "-LÜTFEN TUŞLARA İNSAN GİBİ BASMAYA ÇALIŞIN..."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.