diyAlog (Ünlüler Çiftliği)...

(Programın tanıtımında Seda Üren'le Yasemin Kozanoğlu arasındaki "ünlülük" diyaloğu...) ARMAĞAN: Seda Hanım'ı tanıyorsun değil mi?... YASEMİN: Hayır tanımıyorum kendisini... SEDA: Ben de Yasemin Hanım'ı tanımıyorum... *** YASEMİN (Keçiyi sağarken): Eee... Bundan hiçbir şey gelmiyooo... *** (Seren Serengil'in eve girer girmez sorduğu soru ve yaşadığı üzüntü...) SEREN: Bu evde ayna yok mu?... ERCAN: Malesef yok... SEREN: Ayna yok?... ERCAN: I-ıh... Koymamışlar... SEREN: E nasılgöreceğiz ne giydiğimizi?... *** (Seda Üren, kürekle ahırın içindeki gübreleri taşırken, bir taraftan da şarkı söylüyor...) SEDA: Ay yok ayol... Evde odamı falan toplarken şarkı söylüyordum, ama bu şekilde hakikaten zor... *** (Ercan Akışık, soğuk girmesin diye evi silikonluyor... Seren Serengil'in kaldığı odadaki diyalog...) SEREN: Çık dışarı... Çık... ERCAN: Ne oldu?... SEREN: Yeterince silikon var bu odada... Ehe ehe... *** (Seda Üren, "madem geldik, bir işe yarayalım" düşüncesiyle toprağı eşerken yaşanan diyalog...) SEDA: Aaa... Burada kocaman bir solucan vaaar... YUNUS: Kıza bak... Kocaman solucan var diyor yaa.. *** SEDA: Ahırda bir böcek vardı... Vız vızzz diye uçuyordu... HHH (Zeynep Özal ve Harun Kolçak'ın tavuklara kümes hazırlamaya çalışırken söyledikleri...) HARUN: Eee... Bunlar nasıl girecek içeri... ZEYNEP: Hazır olunca öyle giriyorlarmış... Kendiliğinden... HARUN: Yani hayvanlar anlayacak mı hazır olduğunu?... ZEYNEP: Evet... Bilirler... HARUN: Ay ne kadar iyi... *** ZEYNEP (Keçiyi çağırıyor): Gelsene canım... Hadi cicim gel... Bak ne vereceğim sana, gel hadi... HARUN: Onlar yolu biliyordur herhalde... Gel biz dönelim... Hayata dair... Bugün yaşayacağım her şeyi ben seçeceğim; Ya kızacağım yağmura etrafı ıslatıyor diye, Ya da seveceğim onu çiçeklerimi suladığı için... Ya sıkılacağım param yok diye, Ya da harcamalarımı planlayıp, müsriflikten uzak kalmaya çalışacağım... Ya sızlanacağım bozulan sağlığıma, Ya da hayatta olmayı kutlayacağım... Ya içli içli sitem edeceğim anne babama, beni büyütürken veremedikleri şeyler yüzünden, Ya da onları yürekten seveceğim beni dünyaya getirdikleri için... Ya sıkıntı basacak dikenli güllere katlanmak zorundayım diye, Ya da dikenlerin gülleri var diyerek umut dolacağım... Ya kaybettiğim dostlar için yas tutacağım, Ya da yeni insanlarla yeni dostluklar peşinde koşacağım... Ya işe gitmek zorunda olduğum için mızırdanacağım, Ya da gidecek bir işim olduğu için sevinç dolacağım... Ya ev işleri yapmak eziyet olacak bana, Ya da işlerini yaptığım o evde aklımı, ruhumu ve bedenimi barındırabildiğim için minnettar olacağım... Belki yeni şeyler öğrenmek istemeyecek canım, Ya kızgın olacağım -öğrenmek gereken ne çok şey var- diye, Ya da ufak tefek de olsa faydalı ne varsa öğrenmeye çalışacağım... - Anonim - Beni düşün... İletişimin duygulara yoğunlaştığı buluşlardan en yenisi "Beni Düşün" yüzükleri... Amerikalı Alison Lewis'in geliştirdiği iki yüzükten birini ovuşturunca diğer yüzük de ısınarak o sırada yüzüğün sahibinin diğer yüzük sahibi tarafından düşünüldüğünü gösteriyor... İsveç İnteraktif Enstitüsü'nde geliştirilen bir buluş da, iki yastık... Yastıklardan birine sarılıp sıkınca öteki yastığın ışıkları yanıyor. Üzerinde çalışılan bir başka proje, bakınca ışık veren bir fotoğraf çerçevesi... Böylece çiftler birbirlerinin fotoğraflarına ne kadar sıklıkla baktıklarını ve ilişkilerinin gidişatını çerçevenin ışığından anlayabilecek... Ya biz?... Son yıllarda gençleri biryerlere kapatıp; kameralar önünde "hadi sevin birbirinizi" demekten başka neyi bulduk?... "Sevgi" adına, "Sevgili" adına... Tebeşir Tozu... "Hiç kimse senin gözyaşlarını haketmez ve onu hakeden seni asla ağlatmayacak olandır..." (Gabriel G.Marquez) bizimkiler (Son bir hafta içinde Bizimkiler'in başından geçen kazalar... Zerre abartı varsa...) NECMETTİN: Adıyaman'dan kafası yarık, saçları sıfıra vurulmuş döndü... Kendi ne olduğunu söylemedi, akrabaları bindiği atın Necmettin üstündeyken ahıra daldığını ve kafasını ahır kapısına çarptığını bildirdi... TALİP: Alış veriş yaptığı market, ekmek aldığı bölmeye cam yaptırdı... Her gün koşarak ekmek reyonuna yine aynı şekilde dalınca camekanı paramparça etti... Burnundaki kırıktan dolayı üç gün rapor aldı... SIRRI: İşaret parmağı dolama oldu... Adnan Abi, "Sigara külü bas geçer" dedi... Yaptı, ertesi gün sağ eli tamamen şişti... Adnan Abi "Patates cipsi bas geçer" dedi... Yaptı, ertesi gün kolu tamamen şişti... Adnan Abi "Kötüye bir şey olmaz" dedi, kıvranıyor... BEKİR-ZİYA: Mutfak musluğunu açık unutmalarından dolayı, üç kişi yattıkları evi, kapı koluna kadar su bastı... Yine de binada en son uyanan kendileri oldu... Avcılar Belediyesi'nin, evini sel basan vatandaşlar fonundan yararlandılar... ENES: Basın gezisi sebebiyle Nevşehir'de harika zaman geçirdi... Hiçbir gazeteci beş kuruş para harcamazken , 250 milyondan oldu... Balonla şehrin üstünde süzülürken "Aaa... Ne güzel yerler" dediği bir anda gözlüğü aşağı düştü... ayaküstü (50 bin kişi üzerinde yapılan anket sonucu...) 1. SORU: Spor deyince aklınıza hangi spor geliyor?... CEVAP: 49999 Kişi futbol diyor... 1 kişi kayak diyor... ... 2. SORU: Olimpiyat deyince hangi spor akla geliyor?... CEVAP: 49999 kişi halter ve yüzme diyor... 1 kişi futbol diyor... temelin yeri Doktor Temel, hastasının tahlillerini incelemiş ve; "-Beyefendi üzülerek söylemeliyim ki altı aylık ömrünüz kalmış..." Hasta adam şaşkın; -Peki bu süre de ne yapmamı önerirsiniz?... "-Siz hemen evlenin..." -Neden?... "-Altı aylık ömrünüz altmış yıl gibi gelir de ondan..." sanatik kritik "Yaptığımız evlilik anlaşmasında, eşim beni aldatırsa 10 milyon dolar verecek... Ama böyle bir şey olursa, bu parayla birlikte ciğerlerini de alırım..." (Petek Dinçöz) politik kritik "Bu başbakan geldiğinden beri ne kadar uçmuş bunun hesabını yaptınız mı hiç?... Bunu yazarken beni yağcılık yapar gibi duruma getirmeyin haa..." (Kemal Unakıtan) sportik kritik "Sporda orta seviyedeyiz... Sanat ve kültürde de orta seviyedeyiz... Aslında Nobel alamayan bir ülkenin olimpiyatlarda altın madalya alması zor..." (Mehmet Ali Şahin) Şifa Yemek Öğle Menüsü Mercimek Çorba... Yumurtalı Ispanak... Sebzeli Pilav... Yoğurt...