Geç kalmış sayılmazsın...

A -
A +

Yıllar önce katıldığım bir iletişim kursu sırasında başıma çok değişik bir şey geldi... Öğretmenimiz bizden geçmişte başımızdan geçen ve bize utanç veren, suçluluk ya da pişmanlık duymamıza yol açan her şeyi bir liste haline getirmemizi istedi... Ertesi hafta ilk derste de her birimizin listemizdekileri sınıf arkadaşlarımıza yüksek sesle okumamızı istedi. Bu, önce hepimize biraz zor geldi, ama bu tür gruplarda başı çekecek bir cesur her zaman bulunur, bilirsiniz. Sınıf arkadaşlarım listelerini okurlarken benim listem giderek uzuyordu... Üç hafta sonra listemdeki maddelerın sayısı 101'i bulmuştu. Öğretmenimiz daha sonra, hatalarımızı düzeltmemiz, hata yaptığımız insanlardan özür dilememiz ya da hatalı davranmamamızı sağlamak amacıyla, bazı eylem planları yapmamızı ve bunun için de birtakım yollar bulmamızı önerdi bizlere. Listemdeki o kadar insanı hayatımdan çıkardıktan sonra bunun benim iletişim kurma becerime nasıl yardımcı olacağını merak etmeye başlamıştım... ... Bir hafta sonra yanımda oturan bir adam elini kaldırıp, şu öyküyü anlatmaya başladı: "Listemi hazırlarken lise yıllarımda başımdan geçen bir olay aklıma geldi. Ben küçük bir kasabada büyüdüm. Kasabanın çocuklar tarafından hiç sevilmeyen bir şerifi vardı. Bir gece iki arkadaşımla birlikte Şerif Brown'a bir oyun oynamaya karar verdik. Bir kutu kırmızı boya bulduk ve kasabanın orta yerindeki su tankının üzerine tırmandık. Tankın üzerine kıpkırmızı boyayla Şerif Brown için küfür yazdık... Ertesi gün, kasaba halkı gözlerini açtığında tankın üzerindeki yazıları okudu. İki saat içinde, şerif yazıyı yazanların ben ve iki arkadaşım olduğunu öğrenmiş ve bizi ofisine çağırmıştı... Arkadaşlarım yazıyı kendilerinin yazdıklarını itiraf ettiler, ama ben aralarında olmadığımı dile getirip, yalan söyledim. Hiç kimse benim de onlarla birlikte olduğumu hiçbir zaman öğrenemedi..." ... "Yaklaşık 20 yıl sonra, Şerif Brown'ın adı bu listeye girdi. Onun hayatta olup olmadığını bile bilmiyordum. Geçen hafta sonu bilgi işlem merkezine telefon ettim. Kasaba halkının listesinde Roger Brown adında biri hâlâ vardı. Telefon numarasını çevirdim. Telefon birkaç kez çaldıktan sonra açıldı ve karşıdaki erkek "Alo" dedi. "Ben Jimmy Calkin. Benim yaptığımı bilmenizi istiyorum" dedim. Bir an bir sessizlik oldu, "Biliyordum" dedi. İkimiz de gülmeye başladık ve aramızda çok hoş bir sohbet geçti. Şerif konuşmasını şöyle tamamladı: "Senin için hep üzüldüm, biliyor musun. Çünkü arkadaşların yaptıklarını itiraf ederek rahatladılar, ama sen bu yükü onca yıl hep sırtında taşıdın. Beni aradığın için senin adına sevindim" Jimmy listemdeki 101 maddeyi temizlememde bana ilham kaynağı oldu. Bu iş yaklaşık iki yılımı aldı, ama benim için bir sıçrama tahtası ve kariyerimde anlaşmazlıkları çözen bir insan olmamda yardımcı oldu. Ortaya çıkan anlaşmazlık, kriz ya da durum ne denli güç olursa olsun, geçmişteki hataları düzeltmek ve sorunlara bir çözüm olmak için hiçbir zaman geç kalmış sayılmazsınız... (...Pazar hikayesi: Marilyn Manning) tebeşir tozu "-İnsanların düşünme zahmetinden kurtulmak için yapmayacakları şey yoktur..." (...Edison) kadınlar & erkekler Bu evliler için: Kadın sinemada romantik bir sahneyi izlerken duygusallaşır. Kocası karısına doğru eğilir ve kulağına şu küçücük sözcüğü fısıldar: "-Patlamış mısırı verir misin?..." ... Henüz bekarlar için: Bir kadın erkeksiz bir hayatın neye benzediğini nasıl öğrenebilir?... "-Evlenerek... Bir an önce evlenerek" ... Bu herkes için: Erkeklerin ve kadınların ortak noktaları nedir?... "-İkisi de erkeklere güvenmezler..." ... Hediye dükkanları için: Erkeklerin gerçek hediyeleri ile suçluluk duygusu hediyeleri arasındaki fark nedir?... "-Suçluluk duygusu hediyeleri daha güzeldir..." ... Sınava katılanlar için: Aşağıdakilerden hangisi öbür sözcüklerden farklıdır?... a. Duygulu... b. Şefkatli... c. Koca... d. Kibar... ... Tek başına sokağa çıkanlar için: Bir barda cekici bir erkekle tanıştınız, sizin telefon numaranızı istedi ama kendisinin bir telefonu olmadığını söyledi... O halde: a. Evlidir... b. Evlidir... c. Evlidir... d. Yukarıdakilerin hepsi... ... Bu da feministler için: Eğer aya bir adam gönderebiliyorlarsa, neden hepsini göndermiyorlar?... (...BlueM) sportik kritik "-Yöneticiler önümüzdeki sezonun önlemini şimdiden almalı... Çünkü bu sefer sadece Türkiye değil Avrupa'da da varız... Sportif tarafında mükemmel olan G.Saray'ın yönetiminde para problemi yaşanmazsa her zaman başarılı oluruz..." (...Eric Gerets) sağdan - soldan (...İstanbul - Minibüs Aynası - Bahadır Şen) "-HEP SENİ DÜŞÜNÜYORUM... BANA ACIMIYORSAN YOLCUYA ACI..." (...Adana - Minibüs Yazısı - Abdullah Kale) "-LÜTFEN DİKKAT: ÇOK SAMİMİ OLDUKLARIM DA ÜCRETE TABİ iDİR..." (...Antalya - Çöp Bidonu - Yavuz Sezgin) "-CAM, METAL, PLASTİK, KAĞIT, KARTON DIŞINDA HER ŞEY ATABİLİRSİNİZ..." sanatik kritik "-Ben her zaman başarılı bir sanatçı, iyi bir örnek oldum... Kimse benim kadar iyi Erkin Koray şarkısı söyleyemez... Ama ne yaparsam yapayım, Sezen Aksu ekolünden gelen kadın şarkıcılar kadar şans bulamam bu piyasada... (...Çelik Erişçi) politik kritik "-Şu ana kadar ülkeme spor yaparak hizmet ettim. Bundan sonra da siyasetle hizmet etmek istiyorum. AK Parti'yi de başbakanın davranışları mantıklı geldiği için tercih ettim. Kendimle aynı düşüncede gördüğüm için bu partiye başvurdum..." (...Ümit Davala) Temel'in yeri... Temel, kahvenin bahçesinde efkarlı efkarlı sigarasını çekip, çayını içerken Dursun takılmış; "-Dertlerini boğuyorsun ha..." "Öyle denebilir" demiş Temel; "Ama bana kalırsa başarılı olamazsın" demiş Dursun... "Çok haklısın " diye onaylamış Temel; "-Fadime'yi deniz kenarına gitmeye dahi ikna edemiyorum..." 28.05.1938 > İlk kez, "Ben gidiyorum" diyen birine takılmak için "Sağdan git cüzdan bulursun" önerisinde bulunuldu... > Bizimkiler... Dördüncü kattan bindik asansöre... Birinci katta Sırrı'yı tanıyan adam yanındakiyle asansöre bindi... Adam Sırrı'ya döndü; "Bu abiyi tanıyor musun?... Sırrı baktı baktı "Gözüm ısırıyor" demek istedi; "-Valla görsem tanırım" dedi... Bugünün gündemi... > Bugün Ecevit'in doğum günü... Partililer, hastanedeki hatıra defterini dolduracak ve hatta pasta götürecekler... Yeni yeni meslekler > Programı Terk Ettikten Sonra, Çıkışta Bekleyip Sunucuyla Çorba İçmeye Giden Sanatçılar Derneği... tuzaktan kumanda (...KANAL D - Beyaz Show) BEYAZ: Eurovision finalisti Lordi'yi nasıl buldun?... AYSUN KAYACI: Ben kostümleri atacaklar, içinden kızlar çıkacak zannettim. Ama öyle olmadı... >> söz market lafı gediğine koyma "aynı o hesap" kuşağı: kutuplardaki avcılar, ayı avlamak için buzlanmış karların içine jilet gibi keskin baltayı yerleştirir, keskin tarafının üzerine kan sürerlermiş... ayı gelip kanı yalarken kendi dili de kesilirmiş... ama kanın tadından dilin acısını fark edemezmiş... kendi kanını yalamaya başlarmış... damarlarındaki kan tükenince olduğu yere yığılır kalırmış... avcı da gelip derisini yüzermiş... kurşunla vurursa ayının postu delineceğinden fazla para etmeyeceği için bu yolu denermiş... ülkesinin kanını emenlere değinmeden tam buraya nokta koymak istiyorum... sırf çerçeve alanı dolsun diye uzatıyorum...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.