> Politikada başarılı olmak için sık sık ilkelerinin üstüne çıkman gerekir... ... > Başarı daima yalnızken gelir, başarısızlık herkesin içinde... ... > İstisnalar daima kaidelerden fazladır... ... > Bir kişinin fikirlerini çalmaya intihal, birçok kişinin fikirlerini çalmaya araştırma derler... ... > Tereddüt eden muhtemelen haklıdır... ... > Siz birini işe aldıktan tam bir gün sonra ideal aday iş için başvurur... ... > Asla paranızın yeteceği şeyi istemezsiniz... ... > Bir berbere asla tıraş olmam gerekir mi diye, bir satıcıya da fiyatlarınız nasıl diye sormayın... ... > Aşk mektupları, iş anlaşmaları ve para alacağınız 3 hafta sonra gelirken, gereksiz mektuplar postaya verildiği gün gelir... ... > Bir tarafınız ne kadar çok kaşınıyorsa, elinizin ulaşacağı yerden o kadar uzaktadır... ... > İşkembe çırbasını seven ve yasalara saygı duyan kimseler, her ikisini de yapılırken izlememelidirler... ... > Düşünmekten bıkılınca varılan yere sonuç derler... (...Murphy Yasaları) > tebeşir tozu "-Bir baba bebeğini hep küçük kadın haline getirir... Bir kez kadın oldu mu da geriye döndürmeye çalışır... (...Enid Bagnold) > sağdan - soldan (...Diyarbakır - Kamyon Arkası - B.Melik Ataç) "-HER CANSIZIN YEDEĞİ BULUNUR AMA CANLILARIN YEDEĞİ YOKTUR..." *** (...Ankara - Metro Anonsu - A.Selim Kavalcı) "-KISA SAÇLI HANIMEFENDİ, SİZ DE SARI ÇİZGİYE BASMAYIN LÜTFEN..." *** (...İstanbul - İnşaat Tahtası - Abdullah Soylan) "-İNŞAAT ALANINA GİRMEYİN, TUĞLA DÜŞER ÖLÜRSÜNÜZ..." > Mesut Yılmaz'ın ajandası... > Döneceğim ama peşimden Tansu gelir diye korkuyorum... ... > Yeni kurulacak partiye Tarihi Vatan Partisi ismi verilecek... (Her şeyin yenisi Başbakan'ın eskisi...) ... > Aziz Yıldırım'dan gidip gelme konusundaki fikirleri alınacak... > Tuzaktan kumanda... (...KANAL 1 - Dünya Kupası) ÖMER ÜRÜNDÜL: Ronaldo takımını 1 kişi eksik oynatıyor... SPİKER: Ooo... Mükemmel bir gol, Ronaldo attı... Süper bir vuruş yaptı... HHH (...KANAL 1 - Dünya Kupası) AHMET ÇAKAR: Bu kupanın en renkli takımı diyebiliriz... ÜMİT AKTAN: Artik mağarada yaşayanlar bile futbol öğrendi... Tabii Angolalılar da öğrendi... > Temel'in yeri... TRAFİK POLİSİ: Kaç kilometre hızla gittiğinin farkında mısın sen?... TEMEL: Yok abi, gösterge 140'tan sonra tıkılıyor... *** TEMEL: Tüh kırmızı ışıkta geçtik, hata yaptım... DURSUN: Üzülme baba, peşimizdeki polisler de aynısını yaptı... TRAFİK POLİSİ: Beyefendi hız sınırını aştınız, radara yakalandınız... TEMEL: Hay Allah o kadar da hızlı gitmiştim, nasıl da yakaladı... *** HIRSIZ TEMEL: Hay Allah ne çabuk haber alıp beni yakaladınız... POLİS: Zaten burası polis karakolu... > Bizimkiler (...Selahattin Duman, Lotto şampiyonu Türkiye'nin hakkını verdi) Maç başlıyor.. Bizim takım da zehir gibi.. Spor servisinde yazar olarak kullandığımız ne kadar eski futbolcu varsa bir araya toplamışlar.. Fenerli Saffet Akbaş ile Mirkoviç'ten başlayın.. Okan Buruk'un abisi İstanbulsporlu Fuat ile Beşiktaşlı Tevfik'ten çıkın.. Nejat, Hakan, Gökhan, Şahin, Akif, İsmet, Gürsel.. Hepsi profesyonel lig görmüş eski topçu.. Aralarında bedava oynayan bir ben varım.. Bizim takım çeyrek finale kadar kimle oynadıysa hepsini devirmiş.. Çeyrek finalde de karşımıza Türkiye Gazetesi çıkmış.. Şahin, "Kaptan gel artık maçlara.. Şampiyonluğa gidiyoruz.." deyince Bodrum'dan döndüm.. Mecburen geldik.. Merkezefendi'ye gittik.. Formalarımızı giydik.. Benim forma tayt gibi yapıştı üzerime.. (Demek bir on kilo daha vermem lazım.) Zaten zor olan giymek değil çıkarmaktı.. Maçtan sonra üç arkadaş formayı üzerimden zor söktü.. Not: Bu arada formanın hakkını verdik.. Benim katıldığım güne kadar yenilmeyen takım Türkiye Gazetesi'nden yedi gol yedi, elendi.. Sekizinciyi atmak için yırtındılar ama başaramadılar.. Mahcup oldular.. 27.06.1916 > İlk kez nemlenmsini önlemek için kahve paketinin içine şeker koyuldu... S.Ö.Z. der ki; "-Hayatı yarışıyormuş gibi yaşamak, hayattaki bütün yarışlarda geri kalmaktır..." (...Kimsenin önünü alamadığı müthiş S.Ö.Z.leri) kadınlar & erkekler (Sevgi nedir, ne değildir?...) Ekonomistler der ki: Sevgi, talebin her zaman için arzdan fazla olduğu bir alış veriştir. ... Muhasebeciler der ki: Sevgi, geri dönüşüm sağladığı için kâr oranı yüksek bir tür kredidir... ... Matematikçiler der ki: Sevgi sonsuzluktur çünkü burada 2'nin böleni yoktur... ... Geometriciler der ki: Sevgi, iki gönül arasındaki en kısa mesafedir... ... Fizikçiler der ki: Sevgi, kalbin yoğunlaşması sonucu iki gönülün birbirine yapışmasıdır... ... Kimyacılar der ki: Sevgi, iki kalbin birleşmesi sonucu ortaya çıkan reaksiyondur. ... Filozoflar der ki: Sevgi çocuklar için oyun, gençler için zevk, yaşlılar için güvendir... ... Öğretmenler der ki: Sevgi, tekil gibi görünen ama çoğul olan, cins isim gibi görünen ama özel olan ve her cümlede bir anlam ifade eden kelimedir... ... Mimarlar der ki: Sevgi iki dinamik nesnenin arasında sağlam bir köprü oluşturan değerdir. ... ...Ve Bilgisayar Bilimcileri der ki: Sevgi, bazen iki sistemin iletişimini hızlandıran önemli bir sistem dosyası, bazen de bütün sisteminizi altüst eden bir virüstür... (Moon) > sportik kritik "-Şampiyonluğu kaybediş şeklimiz kanımıza dokundu... Umarım önümüzdeki yıl haziran ayında, 'İyi ki bunlar başımıza gelmiş, yoksa böyle güzel bir 100. yıl yaşayamazdık' diyebiliriz..." (...Ali Koç) > politik kritik "-Siyaset herkese açık... Ben siyaset dedikodusu yapmayacağımı söyledim... Beni dedikodu yapmaya zorluyorsunuz... Bu bir hizmet yarışı, kalite yarışı... Varım diyen her delikanlıya açık..." (...Erkan Mumcu) > sanatik kritik Ñ-Eskiden başka birinin yanında kendimi dinlemekten sıkılırdım.. Şimdi artık kendimi dinlemekten zevk bile alıyorum... Demek ki benim de masaya yumruğumu vurma vaktim gelmiş..." (...Petek Dinçöz) > söz market "dünyada hiç olmayacak şeyler" tesbit komisyonu: bir gün eski cazibesini yitirecek, insanların kaçıştığı siyaset koltuğu... benzin istasyonuna giren yüz arabadan doksandokuzunun "fulle" deme cesareti... kredi kartlarının; lokantada, kahvede, çarşıda, evde, arabada ortalık yerde bırakılması... bir sanatçının, gece kulübü önünden başka bir yerde gündeme gelmesi... hiçbir cebinde telefon bulunmayan türk... üzerine mangül külleri boşaltılmamış yeşil alan... türkiye'den gittikten sonra kirli çamaşırları ortaya dökmeyen teknik direktör... zam istemeyen memur, yeni koltuk takımı istemeyen hanım, bilgisayar istemeyen çocuk, bedel istemeyen düşman...