Hayata dair...
-Bir insan ister akıl, ister altın yönünden zengin olsun, bunlardan yoksun olanlarla konuşurken çok dikkatli olmalıdır... ... -Bir toplum en güçsüz bireyini yalnız bıraktığı anda dağılmaya başlar... ... -Hayat, ölümle anlam kazanıyor, günün anlamı olması için gece, konuşmanın anlamı olması için sessizlik, barışın anlamı olması için savaş gereklidir... ... -Öyle yalanlar vardır ki onlardan ağızdan çok, kulaklar sorumludur... ... -Her toplumda başkaldıranlar olur, insanlar herkesin içinde onlara beddua eder, kendi kendine kaldığı zamansa onlar için dua eder... ... -Sıradan halkın gözünde altın, kandan daha kolay kirlenir... ... -Çoğu zaman kusur erdemin bir koludur... En iyi eylemler en kötü nedenler uğruna ve en kötü eylemler de en iyi nedenler uğruna gerçekleştirilir... ... -Erdem; eğer bazı kabahatlerle yumuşatılmazsa sağlıksız, inanç kimi kuşkularla gölgelenmezse acımasız olur... (...A. Maalouf) söz der ki; "-Kalbiniz; sizi sevmeyenleri de içine almıyorsa, yüreğiniz yeterince büyük sayılmaz..." (...Ne çıkacak diye merakla beklenen ağzından süzülen müthiş S.Ö.Z.leri) TEMEL'iN YERi Temel Bey, Cemal Bey ve Kemal Bey çok eski 75-80 yaşlarında üç arkadaş... Bir gün Temel, Cemal'e telefon eder ve Kemal'e gitmeye karar verirler ve giderler. Biraz muhabbetten sonra Kemal kahve yapar ve içerler... Biraz muhabbetten sonra Kemal, "Ay kusura bakmayın unuttum birer kahve yapayım da içelim" der. Temel ve Cemal bir şey demezler ve içerler. Aradan biraz zaman geçtikten sonra Kemal, "Size bir kahve bile yapmadım hemen yapayım da içelim" der ve yapar getirir. Bizimkilerde yine ses, itiraz yok. Akşama doğru Temel ve Cemal kalkarlar ve yolda bastonları ile tin tin yürürken Cemal; -Gördün mü Kemal'i ne kadar pinti olmuş... Bize bir kahve bile ikram etmedi... Temel; "-Kemal'i ne zaman gördün?..." KEMAL'İN YERİ Temel, Cemal ve Kemal "En Büyük Yalanı Söyleme" yarışmasına katılmış... Cemal, "Bir kurşunla 10 keklik vurdum" demiş ve alkış almış... Temel; "Bir olta ile 50 hamsi" demiş ve salonda alkış kopmuş... Sıra Kemal'e gelmiş... Kemal Bey elini çenesine koymuş, "Düşünüyorum da" demiş ve ortalık alkıştan yıkılmış... Cemal'in yeri... Veteriner, Cemal'in köpeğine egzersiz yaptırması gerektiğini söylemiş ve tavsiyede bulunmuş; "-Onunla at-getir oyunu oynayabilirsiniz..." Ancak Cemal, köpeği ile bu oyunu oynayamayacağını söylemiş... Doktor "Neden" diye sormuş, Cemal cevaplamış; "-Köpeğim atamıyor ki..." Tuzaktan Kumanda (...STAR / Zuhal Topal'la İzdivaç) ZUHAL TOPAL: Yeni gelenler var çabuk karar verin... EVLENECEK KADIN: Zuhal Hanım, birbirimizi daha tanıyamadık... ZUHAL TOPAL: Yok o değil de "52 K" geçecek benim otobüs, ona yetişeceğim çabuk olun... SÖZ'ün gelimi... Zindancıya zindan verin, meydancıya meydan; Bize fayda gelmez medet umma ondan bundan; Belalardan aşmak için başımıza sultan, Yiğit gerek, mert gerek, bilgili atik gerek... ... Ne mason, ne Yahudi, ne de bilmem ne zıkkım; Ne hep ben gibi olsun, ne de benden bir farkım; Benim için çalışsın yücelsin benim ırkım, Ne katil ne soyguncu, geçmişi temiz olsun... ... Derdimizi ne bilsin, yalılarda yaşayan; Diskolarda evlenip, balolarda boşayan; Belki Atatürk gibi, dünyaya kafa tutan, Belki de Yavuz gibi, Fatih gibi er gerek... ... Vatandaş da soyguncu, vurguncu olmayacak; Ağzına ne bir küfür, ne haram koymayacak; Ne boş laf söyleyecek, ne de hepten susacak; Hayır dua edecek, Yunus gibi pir gerek... (...Dursun Başğut'un seçim çağrısı) Krampon... ŞAMPİYONLUKTAN hâlâ emin olamayan Fenerbahçeli 5 arkadaşın bodrum katta bir evde gergin bekleyişi devam ediyor... ... -'SAHAYA giren Cimbomlu olsun' diyen Volkan Demirel'den şok sözler: "Belli ki sahaya kolbastı oynamak için giri-yorlardı. Rakip taraftarla bu şekilde dalga geçilmesine izin veremezdim"... ... -ŞAMPİYONLUK kutlamalarında elindeki mikrofonla kötü cümleler kuran Volkan Demirel'in ağzı PFDK tarafından 5 maç kapatıldı... ... -SEZONU Fenerbahçe ile aynı puanda bitiren Trabzonsporlular, şampiyonluğun "burun farkıyla" kendilerinin olduğunu mu iddia etti?.. Bir FiLM Diyaloğu (...La Fille Sur Le Pont filminden) "-Kaybetmeyi öğrenmeli, yoksa kazanmanın değeri kalmaz..."