-Sanatını ulaşılmaz bir doruk olarak kabullen. Onu aşabileceğine dair hayaller besleme. Aşabilecek duruma geldiğinde, bunu zaten farkında olmadan başaracaksın.
...
-Öykünmeye mümkün olduğunca diren, üzerindeki etki yeterince güçlüyse ancak o zaman öykün. Kişilik geliştirmek, her şeyden çok sabır isteyen bir iştir.
...
-Körü körüne inan. Başarıya ulaşacak kadar yetenekli olduğuna değil, ama arzuladığın şey karşısında göstereceğin şevke. Sanatını yavuklun gibi sev, tüm kalbini ver ona.
...
-İlk sözün nereye gideceğini bilmeden yazmaya başlama. İyi kotarılmış bir öyküde ilk üç satır, hemen hemen son üç satır kadar önemlidir.
...
-İnsanoğlunun konuştuğu dilde ifadeyi vermek için belirlenmiş sözcüklerden başka sözcük yoktur. Sözlerine sen hükmet, sesli harf gelmiş sessiz harf gelmiş, bunları kafana takma.
...
-Duyguların akışına kapılarak yazma. Bırak silinsinler, ama sonra hepsini aklına getir. Bundan sonra duyguları yeniden canlandırabilecek gücün kalmışsa, zaten yolu yarılamışsın demektir.
...
-Yazarken ne arkadaşlarını düşün, ne de öykünün bırakacağı etkiyi. Bir araya getireceğin kahramanlarının içinde yaşadığı o küçücük ortamdan başka ilgini çeken hiçbir şey yokmuş gibi anlat. Öyküdeki yaşantıdan başka bir şey çıkmasın ortaya.
(...Horacio Quiroga)
Öğrendim ki; "-En esaslı düşman; bir zamanlar kaybedilen dostmuş..."
Krampon
ŞAMPİYONLUK kutlamaları sebebiyle birbirine giren Galatasaray yönetimi, yaşanan kargaşada 4. yıldızın kaybolduğunu açıkladı..
...
VODAFONE Arena'nın sağ arka adalesinde birinci dereceden yırtık tespit edildi...
...
SON günlerde ne isterse tersi olan Fener yönetimi "Fernandao ile ilgilenmediklerini" borsaya bildirdi...
Ana Kumanda
(...NTV Spor / %100 Futbol)
GÜNTEKİN ONAY: Bazı kaçırdığı goller var, benim 5 yaşındaki kızım bile atabilir...
RIDVAN DİLMEN: Senden şüpheliyim, ama kızın atar...
...
GÜNTEKİN ONAY: Caner'i nasıl bilirsiniz hocam?...
RIDVAN DİLMEN: Sanki cenazesine gidiyormuşuz gibi sordun..
Pislik adam...
-Kedi besleyen, tek yaşayan, saçının bir bölümünü mor ya da yeşil yapan yuvarlak güneş gözlüğü takan komünist marjinal kız tokatlamak istiyorum...
...
-Acun Survivor diye bir kanal almış, haftanın belli saatlerinde TV8 programını yayınlıyor...
...
-Çay suyu koymadı diye demlikle babası tarafından komaya sokulan kızlar, burda özgür bad girl havalarında takılıyor...
...
-Anladık kızım, sevgilinden ayrıldın ama çok mutlusun üzülmüyorsun, iyisin, günde 30 tweet, 20 check in, 10 foto, 15 şarkı paylaşma lütfen...
...
-"Ben kralın kızıyım, bana prens lazım" diyor. Kızım sen 300 kilosun hayatındaki tek prens çokoprens onu da bir ısırıkta yiyorsun zaten...
...
-Kız Instagram'da fotoğrafın parlaklığını o kadar açmış ki, güneş olmuş canına yandığımın kızı, kaynak gözlüğüyle beğendim fotoyu...
...
-Kızım sen Anadolu takımlarındaki zenci forvetlere benziyorsun... Sarı saçlı mavi gözlü bebek fotosu atıp ''İSTİYORUM'' yazmak senin neyine?...
...
-Üniversite sınavına girmeden önce herkesin babası moral olsun diye gezmeye götürürdü, babam beni sanayiye getirdi, "Kazanamazsan buraya gelirsin" diye...
...
-Yaptığı pazar kahvaltısının fotoğrafını Instagram'a atmayı unutan Pelinsu (17), üzüntüden haşlanmış yumurtayı bütün yutarak hayatına son verdi....
Kapak konusu!
RÜSTEM BATUM;
"-HDP'liler barış ve kardeşlik için toplandı.
Fetih'ciler atalarının binlerce kafa keserek başkasının toprağını zorla ele geçirmesini kutlamaya..."
...
TUĞBA:
"-Aradan 562 sene geçmesine rağmen hâlâ aramızda yenilgiyi kabullenmeyen Bizans artıkları var... İlginç..."
xxx
OKTAY VURAL;
"-İstanbul'u İngilizlere teslim eden Damat Ferit müsvetteleri Fethi hangi yüzle kutluyor?..."
...
HÜSEYİN TOKA;
"-25 banka batıran TC'yi dünyaya dilendiren, 65 milyar doları hortumlattıran, depremde 1 hafta kaybolanlar hangi yüzle hesap soruyor?..."
Temel bir gün...
Kangurunun birini yakalamışlar ve Temel'in bekçiliğini yaptığı bahçede kafese koymuşlar...
Ertesi sabah bir bakmışlar ki kanguru kaçmış, dışarıda dolaşıyor...
Yakalayıp tekrar geri koymuşlar. Temel kaçmasın diye çiti biraz da yükseltmiş... Bir sonraki sabah kanguru yine dışarıda...
Temel nasıl bu kadar yükseğe sıçrayacağını düşünemediğine kızarak çiti biraz daha yükseltmiş ve kanguruyu geriye koymuş...
Bu bir iki hafta devam etmiş... Görevliler kanguruyu yakalıyor, Temel çiti yükseltiyor, kanguru gece kaçıyor, sabah yakalanıyor...
Kangurunun çitinin yanındaki kafeste duran deve, bir sabah merak ederek soruyor;
"-Bekçinin daha ne kadar yükseğe çit yapacağını düşünüyorsun..."
Kanguru cevaplıyor;
"-Büyük bir ihtimalle otuz metreye kadar... Yeter ki kapıyı kilitlemediğini fark etmesin..."
TERS?AÇI
"-Trafik yasası!.."
(...M. Hakan Özelmacıklı'dan)