itiraf reyonu...
> itiraf reyonu... (isim: ziraat... şehir: istanbul... yaş: yirmialtı...) Bir bankanın şubesinde çalışıyorum... Müşteriler kuyruk olmuş, onları öğlen paydosuna yetiştirmek için uğraşıyorum... Cep telefonuma kulaklığı takmışım, çalınca hemen kulağıma götürüp, hem iş yapıyor, hem konuşuyorum... Ancak o gün, telefon çalınca olaylar kâbus gibi gelişiyor; Elim masaya koyduğum gömlek düğmelerinden birini alıp, sağ kulağıma sokmaya çalışıyor... Farkedince en öndeki müşteri ile göz göze gelip gülücük atarak yerine koyuyor... İyice sapıtılıp, bu kez masa telefonu kulağa götürülüyor... Üzerimdeki ilgi dalga dalga yayılıyor ve son olarak kulaklık bulunup takılıyor... "Alo... Alo" diye böğürülürken, kablonun telefona takılı olmadığı görülüyor... İnsanın kaçası geliyor, kaçamıyor... (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...) ------ > tebeşir tozu "-Aile; önüne kapuska konulduğunda, tabağını temizlemek zorunda olduğun yerdir..." (...Norman) ------ > Temelin yeri Temel, iki elinde iki tabancayla banka şubesine girmiş... "Bu bir soygundur" dedikten sonra torbayı veznedara fırlatmış ve "Doldur şunu" demiş... Dediklerini bir bir yapmışlar tabii... İşi bitince silahı güvenlik görevlisine doğrultmuş, "Sen benimle geliyorsun" demiş... Herkes "Profesyonel bir soyguncu" diye düşünürken, Temel açıklama yapmış; "-Bu kadar parayı, bu kötü zamanda tek başına taşıyamam... Gel benimle..." ------ > bizimkiler... (*Bizimkiler Karşıyaka Robot Ofisi'nden...) PAZARLAMACI: Efendim akşam tanıtım için geleceğiz... Evi tarif eder misiniz?... MÜŞTERİ: 2 oda, 1 salon, tuvalet, banyo ve mutfak... *** PAZARLAMACI: Efendim robotu beğendiniz değil mi?... MÜŞTERİ: Evet ama alamam, borcum çok... Daha yeni peşin ev aldım... *** PAZARLAMACI: Efendim adres tarifi verir misiniz?... MÜŞTERİ: Tabii... Evin önünde odunlar var... ------ > hayata dair... Bir zambağın açılışına dikkat ettiniz mi hiç?... Doğacağı yeni çevreyi yoklar ve kendine bir yer arar gibi sapını uzatır... Sanki etrafı dinler ve bir şey sezinlemeye çalışır... Sonra yavaşça kabuğunu çatlatır... O çatlağın aralığından sızan havayı önce koklar, sonra yavaşça emer, ciğerlerine çeker... Gözleri hâlâ yumuk, hâlâ heyecan ve ürperti doludur içi... Çünkü bu ilk denemesidir onun... Denemesi arttıkça kudreti ve cesareti de artar... Sonunda öyle bir an gelir ve öyle bir manevi iklime erişir ki; korkusuz ve ürpertisiz çiçeklerini açar... ...Ve düşünün bir bitkidir bu... (...Anre Boll) ------ > Tuğçe Kazaz Atasözleri * Kızını kendi haline bırakırsan, da davulcuya varır, ya Yunanlı'ya... * Besledik büyüttük Tuğçe'yi, bir adama sattı ülkeyi... * Hamama gider kurnaya, düğüne gider zurnaya aşık olur (Orijinal)... * Sakınacaksın üç kimseden; Sinem'den, Gamze'den, Tuğçe'den... * Bir deli kuyuya girmiş, kırk akıllının umurunda olmamış... * Yunanistan'a reyting yapmaya giderken, evdeki dininden olmak... * Tuğçe Kazaz gelecek yerden, skandal esirgenmez... * Dinsizin hakkından imansız gelir... ------ > Şenol Güneş'in ajandası... * Google Earth'tan, dünyanın her yerinde teknik direktör arayan kulüpler taranacak... * İstifaya çağıran taraftar sayısında azalma gördüm... Takımı benim yüzümden mi bıraktılar?... * Yeni teknik direktöre, eski basın toplantılarının kaseti bırakılacak... * "Sahaya girip golü ben mi atayım" bahanesini kullanmamışım... İstifa hemen geri alınacak... ------ > SÖZ'ün gelimi (*Lâtif Karagöz'ün kaleminden "koltuk" sevgisi...) Yaslanınca kişi ona Unutulur hak ve hukuk. Ve kör olur, bakmaz yana Ah şu koltuk vah şu koltuk! ... Bu sevda bozar oyunu Tanımaz olur soyunu Hep büyük görür boyunu Ah şu koltuk vah şu koltuk! ... Öyle bir yer ki orası Koyulaşır göz karası Açılır dostla arası Ah şu koltuk vah şu koltuk! ... Bir gün ordan iner iken Olmayasın gözde diken Asla bunu unutma sen Ah şu koltuk vah şu koltuk! ------ > Bugünün buluşu * Eli yağlı olan biri telefon ahizesini omuzuyla kulağı arasına sıkıştırdı... (25.09.1969 - Emre Örs'ten...) ------ > S.Ö.Z. der ki; "- Aşkın en büyük düşmanı kavuşmaktır..." (...Platonik aşkı destekleyen müthiş S.Ö.Z.leri...) ------ > tuzaktan kumanda (ATV - Elifname...) MUHABİR: Kaset hazırlıklarınız bitti mi?... BURAK KUT: Bakanlar geliyor, başbakan çekilsin denecek bir kaset olacak... *** (SHOW - Kanlı Düğün...) AKSİYON: "Y" plaka bir araç duvara carpıyor... Kazadan sonra aracın plakasını "AV" olarak görüyoruz... *** (KANAL D - Canlı Cahlı...) MUHABİR: Bu sıralar bir projeniz var mı?... SERAY SEVER: 2007'de bebek yapmayı planlıyorum... ------ > Sanatik kritik "-Türkiye'de star olmanın yolu bana taş atmaktan geçmediği zamanlar daha iyi starlar yetişecek..." (...Tarkan Teveetoğlu) > Politik kritik "-Terör konusunda her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır... Ama bu hükümet yoğurt yemeyi bilmiyor..." (...Mehmet Ağar) > Sportik kritik "-NBA yolunu açan oyuncuyum... Avrupa ribaunt kralıyım... Mehmet Okur açıp, kariyerimi okusun..." (...Mirsad Türkcan) ------ > Şifa Yemek Öğle Menüsü * Mercimek Çorba... * Kabak Dolma... * Mantı Makarna... * Yoğurt... ------ ünlü manken tuğçe kazaz, din değiştirip hıristiyan oldu, "bana artık tuğçe şeitaridis olarak hitap edilmesini tercih ederim" dedi... hülya avşar için hayatta; spor, sinemada oynamak, dergi, tişört tasarımı ve albüm yapmak artık önemli... seren serengil, gülben ergen'in ismini duyunca havladığını iddia ettiği köpeği tayni'ye single çıkartıyor... çocuklar için hazırlanan singledaki şarkıların birinin adı ise 'gülben mi gelmiş?...' manken şenol ipek, "şebnem scheffer'a para dayandıramadım... şoförlüğünü yaptım, aylığı iki milyar liraya ev kiraladım... istediği gibi dayadım döşedim... kredi kartı borcumu kapatmak için altmış milyar lira kredi aldım"... türkücü ibrahim tatlıses, otuz kişilik daş marka yeni uçak aldı, süt, ayran ve yoğurt ihracatına başlayacak... tuğba özay, bütün organlarını bağışladı: "yaralı kalbimle birlikte, her şeyimi bağışlıyorum"... hepsi ve daha fazlası netgazete.com'da...