itiraf reyonu...
8 Aralık 2007 01:00
itiraf reyonu...
(...isim: m.ali ...şehir: istanbul ...yaş: yirmibir)
Sakın başkasının fotoğrafına güvenerek biriyle yazışmayın...
Bir müddet sonra durum şöyle oluyor;
Siz kıza, kız fotoğrafa ışık oluyor, görüşmek için can atıyor ama siz gidemiyorsunuz...
Kendimden biliyorum...
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)
Tebeşir Tozu...
"-Bir insan hangi limana ulaşmak istediğini biliyorsa, onun için her rüzgar uygundur..." (...Seneca)
Tuzaktan Kumanda
(...ATV - Kadınlar ve Erkekler)
MURAT TAŞDEMİR: Banu şişman değil balık etli ama ben balık etini de sevmiyorum...
Balıktan nefret ettim Banu'dan sonra... Balık yiyemez oldum...
Kalem gibi olması var kadının, bir de torik olması var...
***
(...TÜRKMAKS - Hülya Avşar Stüdyosu)
HÜLYA AVŞAR (Süreyya Ayhan'a): Diyelim ki siz doping yaptınız...
Türkiye olarak görmezlikten gelip, onların üstüne gitmeleri lazımdı...
Ben olsam vatandaşlıktan çıkardım...
kritik
"-Benim için iyi hayat şudur: Sokak hayvanlarına 300-500 milyon para harcayıp mama alabiliyor muyum, mutluluk budur... Ama 500 milyon liralık bir elbise beni hiç ilgilendirmez..."
(...Müjde Ar)
Hayata dair...
İyi yazarlar genelde içe dönük, kapalı tiplerdir...
Hayata karşı farklı hassasiyetleri, anlatacak çok hikayeleri vardır...
Sertliğim, yazarlığı hobi sanan naif öğrencilerden kaynaklanıyor...
Sarsmak ve yazmanın ciddiyetini anlatmak lazım...
İyi yazarın renkli hayatı olamaz...
En iyileri bile, yıllarca ekmek parası için taksi şoförlüğü, garsonluk, bakıcılık yapar...
Orada burada dolaşan birinin yazmaya ve üreticiliğe enerjisi kalmaz...
Yani amaçları renkli bir hayatsa bunu yazarak yapamazlar.
(...Robert McKee)
S.Ö.Z. der ki;
"-Yenilgi tecrübenin son sınıfıdır..."
(...Söylenecek şey bırakmadığı müthiş S.Ö.Z.leri)
Bir yaş daha büyütenler...
Edirne'de, ormanlık alanda vurdukları yaban domuzunu sanayi sitesindeki demir doğrama atölyesinde kesen ve derisini yüzen işçilere polis baskın düzenledi...
Baskında Cem Yılmaz'ı aratmayan diyaloglar geçti...
Atölyede bulunan Özkan Ey ve Ali Perşen'e "Domuzu ne yapacaktınız" diye soran polis ekipleri, "Biz satıcı değil yiyiciyiz" karşılığı aldı.
Bizimkiler...
(...İşte onlar - 1)
- Bugün: Cem...
Spor Servisi'ne ilk geldiği yıllar Bilgehan'ın gölgesinde kaldı...
İkinci senenin sonunda köşede yer bulmaya başladı...
...
Kendisini yıldız yapan bombalar arasında;
> Karaköy'deki sınava Kadıköy'de girmeye çalışmak...
> Evin anahtarını içeride unuttuğunu sanıp çilingir çağırmak, anahtarın içeri girdikten sonra montun astarından çıkması...
> Belediye otobüsüne hem binerken, hem inerken basın kartı göstermek...
...
Kendisini Yedikule'de yetiştiren ve 27 yaşında bekar bir sayfa sekreteri olan Cem, şöyle borç isteme diyaloglarının da sahibidir;
"-50 milyon versene, aybaşında veririm..."
-Olum iki gün önce aldık daha maaşı ne çabuk bitirdin...
"-Aaa... İyi hatırlattın, ben maaşı almayı unuttum..."
Bugünün buluşu
> İlk dafa bir suçlu polisle köşe kapmaca oynadı...
(...08.12.1922 - İlhan997'den)
Temel'in yeri...
Üç savaş gazisi Temel, Dursun ve İdris lokalde oturmuş, sohbet ediyorlarmış...
İdris demiş ki;
"-Benim büyük büyükbabam, 120 sene önceki savaşta öncü kuvvetlerdeymiş... Onunla gurur duyuyorum... Onun izinden gittim..."
Dursun küçümser bir bakışla;
"-Benimki 150 sene önceki savaşta madalya almış..."
Temel biraz da çekinerek;
"-Maalesef ailede tek asker benim... Ama benim büyükbabam yaşasaydı dünyanın en meşhur adamı olacaktı..."
Arkadaşları merakla;
-Nasıl yani?...
"-Çok önemli değil canım... 165 yaşında olacaktı..."
kadınlar & erkekler
Yaşlı adam vefat etmiş...
Cenaze töreni sırasında hoca konuşmaya başlamış;
"-Merhum çok dürüst, iyi bir aile reisi, mükemmel bir eş, sevecen bir babaydı..."
Konuşma böyle devam ederken gözü yaşlı karısı yanındaki çocuklarından birine dönerek;
"-Bir gidip bakın bakayım... Oradaki babanız mı?..."
Sizin unutkanlığınız şeye bağlı olabilir... Şeye... Hmmmm... Neydi?...