itiraf reyonu

A -
A +
itiraf reyonuitiraf reyonu (...isim: ha­ti­ce ka­ya ... şe­hir: ela­zığ ...yaş: otuz) Ba­bam ak­şam­la­rı hep kah­ve­ye gi­der... O ak­şam er­ken ge­li­şi­nin se­be­bi­ni an­la­tı­yor; "-Bi­zim öğ­ren­ci di­zi­de oy­na­mış, onu iz­le­ye­lim... Her gün ge­lir be­nim ya­nım­da çay içer, ken­di­si­ni çok iyi ta­nı­rım" di­ye ha­va ba­sı­yor... Kah­ve­den di­zi­le­re va­kit ayı­ra­ma­yan ba­ba­ma sor­dum, "Han­gi di­zi­de oy­na­mış" di­ye... Ce­vap­la­dı "-Ek­mek Tah­ta­sı..." (omer.soz­tu­tan@tg.com.tr - iti­raf edin, re­zil ede­lim...) tebeşir tozu "-E­min ol­du­ğum tek bir şey var­sa, o da in­sa­nın e­min o­la­bi­le­ce­ği çok az şey ol­du­ğu­dur..." (...W.So­mer­set Ma­ug­ham) kadınlar erkekler Üç er­kek ar­ka­daş ba­lı­ğa çık­mış­lar, ara­la­rın­da ko­nu­şu­yor­lar; Bi­rin­ci­si: Bu­gün ba­lı­ğa çı­ka­bil­mek için ka­rı­ma bir haf­ta için­de bü­tün evi bo­ya­ya­ca­ğı­ma da­ir söz ver­dim..." Öte­ki: O da bir şey mi, ben bu­gün ba­lı­ğa çı­ka­bil­mek için ka­rı­ma 1 haf­ta için­de bü­tün elek­tro­nik eş­ya­la­rı ye­ni­le­ye­ce­ği­me da­ir söz ver­dim... Üçün­cü­sünden ses çık­ma­yın­ca sor­muş­lar; -Ee­e?... Sen ne söz ver­din bu­gün ba­lı­ğa çı­ka­bil­mek için?... "Val­la bir söz ver­me­dim" de­miş adam; "-Sa­bah kal­kın­ca ka­rı­ma 'Ba­lı­ğa mı çı­ka­yım, an­nem­le­re mi gi­de­riz' di­ye sor­dum... Ce­va­bı ke­sin ve net­ti; "-Üs­tü­nü sı­kı gi­yin, üşür­sün..." Temel'in yeri Ber­ber Te­mel, dükkâ­nın­dan ko­şa­rak çı­kıp en ya­kın kö­şe­yi hız­la dö­nüp kar­şı­sı­na çı­kan po­li­si gö­rün­ce he­men du­rup ne­fes ne­fe­se sor­muş; "Bu­ra­dan ko­şa­rak bir a­dam geç­ti mi" di­ye... "Gör­me­dim" de­miş po­lis, "So­run ne­dir?..." "-­He­rif tı­raş pa­ra­sı­nı ö­de­me­den kaç­tı..." -­Bu a­da­mın ilk ba­kış­ta gö­ze çar­pa­cak her­han­gi bir fark­lı ö­zel­li­ği var mı?... "-­Şeyyy... E­vet..." de­miş Te­mel; "-­Ku­lak­la­rın­dan bi­ri­ni sol e­lin­de tu­tu­yor­du..." bizimkiler CEM: Per­şem­be gü­nü si­ne­ma­ya gi­de­lim mi?... MEH­MET: Per­şem­be Ser­dar'ın dü­ğü­nü var cu­ma gü­nü gi­de­riz... CEM: Dü­ğü­ne cu­ma gi­de­riz, per­şem­be si­ne­ma­ya gi­de­lim... tuzaktan kumanda (...KA­NAL D-Dis­co Kra­lı) OKAN BA­YÜL­GEN: Ayıp ha­re­ket ola­rak bur­nu­mu ka­rış­tı­rı­rım ben... HAY­KO CEP­KİN: Ben de ka­rış­tı­rı­rım ca­nım, her­kes ka­rış­tı­rır bur­nu­nu... Her evin kol­tu­ğu­nun al­tın­da ya­pış­mış bir şey­ler var­dır... Bir film di­ya­lo­ğu! "-Ben in­san­la­ra gü­ve­ni­rim... Gü­ven­me­di­ğim iç­le­rin­de­ki şey­tan..." (...İtal­yan İşi fil­min­den) kritik "-Dün­ya­nın bü­tün güç­le­ri­nin he­def seç­tik­le­ri bu coğ­raf­ya­da, ken­di inanç­la­rı­nı sa­hip­le­ne­rek onur­lu bir şe­kil­de ya­şa­mak ko­lay de­ğil­dir..." (...De­niz Bay­kal) Tuzak Hi­kâ­ye­yi çok ön­ce­le­ri duy­muş­tum ama yaz­ma­ya fır­sat ol­ma­dı... Ar­ka­da­şım Ha­san Bir­pı­nar an­la­tın­ca, ya­zıp yol­la­ma­sı­nı ri­ca et­tim, ay­nı gün gön­der­di... Hem ya­zı­lı, hem gör­sel ar­şi­vi çok iyi­dir... So­nu­cu, "May­mun İş­ta­hı"na çı­kan hi­kâ­ye be­nim işi­me ya­ra­dı, si­zin de işi­ni­ze ya­ra­ya­cak; ... As­ya'da may­mun­la­rı ya­ka­la­mak için ger­çek­ten en­te­re­san bir tu­zak çe­şi­di var... Bir Hin­dis­tan ce­vi­zi­ni oyup, ip­le bir ağa­ca ve­ya yer­de­ki bir ka­zı­ğa bağ­lı­yor­lar... Hin­dis­tan ce­vi­zi­nin al­tı­na in­ce bir ya­rık açıp içi­ne may­mu­nun ye­mek is­te­ye­ce­ği tat­lı bir yi­ye­cek ko­yu­yor­lar... An­cak ya­rı­ğın bir özel­li­ği var... Ya­rık sa­de­ce may­mu­nun eli açık­ken so­ka­ca­ğı ka­dar bü­yük­lük­te, yum­ruk yap­tı­ğın­da eli­ni dı­şa­rı çı­ka­ra­maz... May­mun tat­lı­nın ko­ku­su­nu alır ve yi­ye­ce­ği kav­rar, ama yi­ye­cek elin­dey­ken eli­ni dı­şa­rı çı­kart­ma­sı im­kân­sız­dır... Sı­kı­ca yum­ruk ya­pıl­mış el, bu ya­rık­tan dı­şa­rı çı­ka­maz. Av­cı­lar gel­di­ğin­de may­mun de­li­rir an­cak ka­ça­maz... As­lın­da may­mu­nu esir eden bir şey yok­tur... Onu sa­de­ce ken­di ba­ğım­lı­lı­ğı­nın gü­cü esir et­miş­tir... Yap­ma­sı ge­re­ken tek şey eli­ni açıp yi­ye­ce­ği bı­rak­mak­tır... Ama zih­nin­de aç­göz­lü­lü­ğü o ka­dar güç­lü­dür ki; bu tu­zak­tan kur­tu­lan may­mun çok na­dir gö­rü­lür. ... Bi­zi tu­za­ğa dü­şü­ren ve ora­da kal­ma­mı­za se­bep olan şey, ar­zu­la­rı­mız ve zih­ni­miz­de on­la­ra ba­ğım­lı olu­şu­muz­dur... Tüm yap­ma­mız ge­re­ken, eli­mi­zi açıp ben­li­ği­mi­zi ve ba­ğım­lı ol­du­ğu­muz şey­le­ri ser­best bı­rak­mak ve do­la­yı­sıy­la öz­gür ol­mak­tır... S.Ö.Z. der ki; "-En ca­hil an­ne, en kül­tür­lü ev­lat­tan bil­gi­li­dir..." (...Sı­nır­la­rı­nı ge­niş­le­tir­ken et­ti­ği müt­hiş S.Ö.Z.le­ri) Hoca Nasreddin bir gün! "Ben de öyle yaptım!" ­Ho­ca'nın ca­nı bir gün, ­Ta­vuk ye­mek is­ter ve, Aş­çı­dan sı­cak sı­cak, A­la­rak ge­lir e­ve. ... ­Tam ye­me­ğe baş­lar­ken, ­Ça­lı­nır ka­pı bir­den. ­Me­ğer bir ta­nı­dık­tır, ­Mi­sa­fir­li­ğe ge­len. ... ­Se­lam ve­rip o­tu­rur, ­Ho­ca'nın kar­şı­sı­na. ­Der: (Kar­nım da çok aç­tı. İ­yi ki gel­dim sa­na.) ... ­Ho­ca mer­hum ba­kar ki, Ar­sız­dır a­dam ga­yet. ­Mec­bu­ren o­nu da­hi, ­Sof­ra­ya e­der da­vet. ... ­Ta­vu­ğun boy­nu i­le, Et­siz ka­nat­la­rı­nı, O­na ve­rip, ken­di­ne, A­yı­rır ka­la­nı­nı. ... A­dam der: (Ya­ni Ho­cam, ­Bu yap­tı­ğın doğ­ru mu? U­nut­tun mu sen be­nim, ­Mi­sa­fir ol­du­ğu­mu?) ... ­Ho­ca i­ki e­li­ni, U­za­tıp i­ki ya­na, ­Der: (Ol­ma­yan ne­dir ki? ­Ters ge­len ne­dir sa­na? ... A­dam der ki: (Ta­vu­ğun, Al­dın i­yi ya­nı­nı. ­Ba­na ver­din boy­nuy­la, Et­siz ka­nat­la­rı­nı.) ... ­Ho­ca der: (Ev sa­hi­bi, ­Sen ol­say­dın e­ğer ki, ­Na­sıl tak­sim ya­par­dın, O za­man, söy­le pe­ki.) ... O der ki: (Boy­nu i­le, ­Ka­na­dı­nı ben yer­dim. ­Ge­ri­ye ka­la­nı­nı ­Sa­na ik­ram e­der­dim.) ... ­Ho­ca der: (Ta­mam iş­te, ­Ne gü­zel söy­lü­yor­sun. ­Ben de tam öy­le yap­tım. ­Da­ha ne is­ti­yor­sun?) (...Ser­dar U­yan) itiraf reyonu
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.