itiraf reyonu

A -
A +

(...isim: harun ...yaş: otuziki ...şehir istanbul) Eşim ve kızımla birlikte annemlerden dönerken önce binip arabayı kapıya çektim... Eşim kızımı arka koltuğuna oturturken eşimin sesini ense kökümde hissedince onun da arabaya bindiğini düşünerek gaza bastım... Eşime bir soru sordum, ama cevap gelmedi... Ben de rahatsız, konuşmak istemiyor herhalde diyerek (güya çok anlayışlı koca ayaklarıyla) yola devam ettim... Gerçeği ise 1 km sonra 3 yaşındaki kızımın şu sorusuyla anladım: "-Baba!.. Annem nerede?.." Eşim henüz annemlerle vedalaşıyormuş... (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...) >>> krampon CÜNEYT Çakır: "İtiraf ediyorum, dün kırmızıdan sonra rahatladım!" "Portatifo" ... SABRİ'nin maç sonrası sorduğu soru futbol gündemine bomba gibi düştü; "Neden F.Bahçe ile yaptığımız her maçta bize kupa veriyorlar?..." "sadrisener" ... G.SARAY- F.Bahçe maçında çıkan olaylar nedeniyle Beşiktaş'a 5 maç ceza geldi... "Sabri_Sarikirmizioglu" ... SADRİ Şener süper kupa sonrası Telegol'e bağlandı ancak telefon kesildi; "Golleri bizimkiler attı, kupayı bize....." Dıtdıtdıtdıııııııt... "sadrisener" ... EMRE Belözoğlu: "Engin kardeşimi anlıyorum..." "md10" >>> tuzaktan kumanda (...TV 8 - Bay Tahmin) FİKRET ENGİN: Gizem mesela, gencecik bir kızımız... Helsinki'de de almıştı madalya, bu başarıların hep geçmişi var... Mesela Servet de öyle Murat abi... MURAT ÖZARI: Hee Servet Eskişehirspor'a gitti şimdi... FİKRET ENGİN: Yok abi; Servet Tazegül'den bahsediyorum ben... >>> kadınlar & erkekler (...Erkekleri delirtmek için geliştirilmiş formüller, "Hülya N. Güler'den) > Her yaş gününde, ilk verdiğinizde çok sevdiği tişörtün hep benzerlerini alın... ... > Her gün evin şekli üzerinde önemli değişiklikler yapın... ... > Eve kuşlar böcekler falan alın... Sürekli onlarla konuşun... ... > Aldığınız ayakkabıya ertesi gün mırın kırın edin, "Nasılsa ucuz yenisini alırım" deyin... ... > O ucuz bir şey alsa bile sarsılan bütçeden bu alışverişleri sorumlu tutun... ... > Telefonla "Bir şey lazım mı" sorusuna "Yok" deyip, eve girince markete gönderin... ... > Kırk yılın başında, içinden geldiği için özene bezene yemek yaptıktan sonra, sızlanarak o gün hamburger yemek istediğinizi söyleyin... ... > Yorgun ve sinirliyken çocuk taklidi yaparak konuşun... Hatta yüzünden makas falan alın... ... > Bir şey okumak isterse "Işıkta uyuyamam" diye karşı çıkın, siz okurken lambayı açın... >>> Temel'in yeri Temel yeni bir buzdolabı almış, eskisinin üzerine de; "Çalışır buzdolabı, isteyen ücretsiz alabilir" diye bir yazı yazarak kapısının önüne koymuş.. Aradan 3 gün geçtiği halde buzdolabının yüzüne bakan olmamış... Hemen etiketini değiştirmiş ve üzerine; "Satılık buzdolabı... 150 dolar" yazmış... Buzdolabı o gece çalınmış... >>> bizimkiler Bir arkadaş Kayseri yurdundayken bir gün deprem olmuş... Kendisi yurdun 8. katında kalıyormuş... Odadan tam çıkarken bakmış Konyalı bir arkadaşı pencerenin kenarında duruyor... "Ne yapıyorsun" demiş... Cevap "Yurt yıkılırsa 8. kat 1. kata ulaştığında kendimi aşağı atıp kurtulacağım" olmuş... Bu hikâye de Kayseri yurdunun vazgeçilmezleri arasına girmiş.... >>> bir film diyaloğu -Deliliği nasıl tanımlarsınız?... "-Tekrar tekrar aynı şeyi yapmak; ama farklı bir sonuç beklemektir..." (...Wall Street: Money Never Sleeps filminden) >>> söz der ki; "-Kadınları çözmekten vazgeçmiş erkek, kadınları çözmüş erkektir..." (...Artık elini kolunu sallayarak ettiği müthiş S.Ö.Z.leri)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.