Kadınlar&erkekler

Akıl hastanelerinde kadınlardan çok erkek hasta varmış... Hem de kıyaslanamayacak kadar çok... Kimin kimi delirttiği apaçık ortada... ... Evlilik, bir kişinin her zaman "haklı"; Diğerinin "koca" olduğu bir müessesedir... ... Hiç uyumadan geçen gecenin sabahı kadın kocasına dönüp, "İnanamıyorum... Uykunda bütün gece bana sövüp durdun" demiş... Kocası dönüp cevaplamış, "Kim uyuyordu ki?" ... Doktor olmamama rağmen geçen gün mecburen karıma "plastik" müdahalede bulundum... Kredi kartlarını tam ortadan kestim. temel'in yeri Yargıç, mahkemede sanık Dursun'a kararı bildirmiş; "-Eşinin başına çekiçle vurarak öldürdüğün kesinleşmiştir..." Dinleyenler arasından Temel'in sesi yükselmiş; "-Yalancı adam..." Yargıç duraksamış, sonra duymamış gibi yaparak kararı bildirmeye devam etmiş; "-Eşinden sonra kaynananın da başına çekiçle vurarak öldürdüğün kesinleşti..." Yine Temel'in sesi yükselmiş; "-Yalancı adam..." Yargıç bu kez dayanamamış; "Sorununuz nedir" demiş, "Neden böyle bağırıyorsunuz mahkemede?..." Temel özür dilemiş, sonra da "Yalancı adam" diye bağırmasının sebebini anlatmış; "-Biz bu adamla tam on beş yıl yan yana evlerde komşuluk yaptık" demiş, "Kendisinden ne zaman bir çekiç istesem, bana hep 'Bizim evde çekiç bulunmaz' demiştir"... hayata dair Nefreti aşmanın tek yolu var "Affetmek"... Başkalarını affettiğimizde biz özgürleşiriz. Nefret hayattan zevk almamızı, insanların güzel yanlarını görmemizi engeller. Nefret dolu bir hayat, mutsuz bir hayattır. Affetmeyi seçtiğinizde kimse size borçlanmayacaktır. Yani şartlı affetme yoktur. Diğer insanın da sizi affetmesini, değişmesini veya sizin istediğiniz gibi olmasını beklemeyin. Affetmek bir seçimdir... Amacı sizin rahatlamanızdır, sizin özgürleşmenizdir. Affetmek kolay değildir. Fakat özgürleşmek için gereklidir. Çoğu insan affetmenin nefret ettiği kişiyi suçsuz ya da haklı bulduğu anlamına geleceğini sanır. Oysa affetmek, geçmişteki anıların boyunduruğundan kurtulmak, hayatımızı kontrol altında tutmasına son vermek demektir. Affetmek kırgınlığın, küskünlüğün, nefretin hapishanesinden özgürlüğe kavuşmaktır. Affetmek artık acıyı hissetmemektir. "Duygusal unutma" affetmenin diğer adıdır. (...Schiller) bizimkiler İzmir Ofis'ten Celalettin Uyan ile Hüseyin İçağa telefon görüşmesi yapıyor: HÜSEYİN İÇAĞA: Gülay isimli müşteri kimin satışı?... CELALETTİN UYAN: Hangi Tülay?... HÜSEYİN İÇAĞA: Tülay değil Gülay... Karganın G'si... *** Fatih'in evlenirken gelinin ayağı yerine yanlışlıkla nikâh şahidinin ayağına basması... Kemikte çatlak meydana gelmesi, gelinin olaydan kazasız kurtulması... bir görüş 19. Sezen Aksu Sokağı tabelasını indiren mahalle sakinleri sokağa "evet çıkarsa kafama sıkarım" diyerek onurlu! duruşunu gösteren Niran Ünsal'ın adını versinler. Zira Sezen Aksu, sokak sakinleri için çok fazla. O sokaktan çıkmış en değerli insan Sezen'dir. Sokağın sakinleri gösteriyor ki bir daha onun gibisi çıkmayacak. söz der ki "-Sana ışık tutanlara sırtını dönersen, göreceğin tek şey kendi karanlığındır..." (...Sadece müthiş S.Ö.Z.leri) tuzaktan kumanda (...STAR - Bursa-Valencia - Ertem Şener İncileri) "-Doğu'da Çin Seddi, Batı'da Ömer Erdoğan diyesi geliyor insanın..." ... "-Ozan İpek bu dakikalarda iyi... Yavaş yavaş kozasından çıkıyor..." ... "-Bursasporlu yedek oyuncular kenarda açma germe hareketleri yapıyorlar, gerçi biz de yeterince gerildik..." ... "-Görüntüye Ertuğrul Hoca geliyor... Bursa'nın Ertuğrul gazisi..." itiraf reyonu (...isim: mert karakaya ...şehir: denizli ...yaş: bilinmiyor) Arkadaşlarla birlikte bir cafede çay içilmektedir... Belediyeden birkaç kişi gelmiş, referandum broşürleri dağıtıyor... Arkadaşlar güldürülecek ya; gelen adamlardan en çelimsizine sorulur; -Delikanlı... Senin görevin ne belediyede bakıyım?... "-Belediye Başkanıyım..." Utancı iliklerinizde hissedersiniz, usulca "Başkanım çok gençsiniz" dersiniz, gülünecek duruma düşersiniz... (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...) bir film diyaloğu -El Salvador'da ne yapıyordun?... "-Tenimi bronzlaştırıyordum..." -Binayı neden havaya uçurdun?... "-Güneşimi kapatıyordu..." (...The Condemned)