Kemal Bey ve iki arkadaşı, yurt dışı gezisinde, görüşmelerini tamamlayıp, kaldıkları otele dönmüşler. Elbette odalarına çıkacaklar. Otel görevlisi, hemen asansörü çağırmış... Kemal Bey ve arkadaşları binmişler asansöre... Ama, gidecekleri katın düğmesine basıp da yukarı çıkmak yerine, bekliyorlar... Otel görevlisi sormuş: "Niye bekliyorsunuz?..." Cevap vermişler; "-Asansörde 4 kişilik yazıyor... Onu bekliyoruz..." CEMAL'İN YERİ... Cemal'in Patent Ofisi'ne yaptığı başvurular... 1. Su geçirmez havlu... 2. Güneş enerjisiyle çalışan fener... 3. Camlı denizaltı kapısı... 4. Sözlük indexi... 5. Helikopterler için fırlatma koltuğu... 6. Su tozu (süt tozu gibi)... 7. Pedalla çalışan tekerlekli sandalye... 8. Su geçirmez poşet çay... KRAMPON... > Adnan Polat: "Stat kameralarından bize gol atanları tespit ettik; Semih ve Alex bir daha bu stada alınmayacaklar!" ... > Beşiktaş Kulübü'nden zehir zemberek açıklamalar: "Baros'un nizami golünü vermeyen Fırat Aydınus'un hangi talimatlarla sahaya çıktığı merak konusudur"... ... > Geçen sezonun son maçında en son timsah yürüyüşü yaparken görülen ve bir daha haber alınamayan 5 Fenerbahçe taraftarı bugün Facebook'ta "like" verirken mi görüldü?... Azz sonra... ... > Dev derbiden sonra Arda Turan'ın 'Ne yapsak olmuyor' diye konuşmasının ardından Galatasaray kulübü 'Derbi ertesi geleneksel suçlu arama şenlikleri' konulu basın toplantısını iptal etme kararı aldı... ... > Adnan Polat, Rijkaard'ı gönderdiği için çok pişman olduğunu açıkladı: "Böyle açaydım kollarımı, gitme diyeydim..." TUZAKTAN KUMANDA (...KANALTÜRK / Telegol) SERHAT ULUEREN: Son futbolcu çıkana kadar bekleyin... Orada değişik şeyler olabilir. Çünkü ortam çok gergin bu bardağı taşıran son damlaydı... AHMET ÇAKAR: Beklentilerine hayranım... HAYATA DAİR Bugün yaşayacağım her şeyi ben seçeceğim; Ya kızacağım yağmura etrafı ıslatıyor diye, Ya da seveceğim onu çiçeklerimi suladığı için... Ya sıkılacağım param yok diye, Ya da harcamalarımı planlayıp, müsriflikten uzak kalmaya çalışacağım... Ya sızlanacağım bozulan sağlığıma, Ya da hayatta olmayı kutlayacağım... Ya içli içli sitem edeceğim anne babama, beni büyütürken veremedikleri şeyler yüzünden, Ya da onları yürekten seveceğim beni dünyaya getirdikleri için... Ya sıkıntı basacak dikenli güllere katlanmak zorundayım diye, Ya da dikenlerin gülleri var diyerek umut dolacağım... Ya kaybettiğim dostlar için gözyaşı dökeceğim, Ya da yeni insanlarla yeni dostluklar peşinde koşacağım... Ya işe gitmek zorunda olduğum için mızırdanacağım, Ya da gidecek bir işim olduğu için sevinç dolacağım... Ya ev işleri yapmak eziyet olacak bana, Ya da işlerini yaptığım o evde aklımı, ruhumu ve bedenimi barındırabildiğim için minnettar olacağım... Belki yeni şeyler öğrenmek istemeyecek canım, Ya kızgın olacağım -öğrenmek gereken ne çok şey var- diye, Ya da ufak tefek de olsa faydalı ne varsa öğrenmeye çalışacağım... (...Anonim) TEMEL'iN YERi Tren kompartmanında iki kişiydiler... Biri Temel, diğeri de bir zenci... Yol uzundu, konuşmadan çekilmezdi... Çok geçmeden sohbete başladılar. Temel sordu: "-Siz zenci misiniz?..." -Evet, nerden anladınız?... "-Şivenizden..." söz der ki "-İnsanda ne eksikse; ona sahip olanların bu yüzden mutlu olamadığını düşünerek teselli bulur..." (...Toplarsa daha iyi olacağını düşündüğü müthiş S.Ö.Z.leri...) BİR FİLM DİYALOĞU (...Eternal Sunshine Of The Spotless Mind filminden) "-Sürekli konuşmak illa da iletişim kurmak demek değildir..."