kemal'in yeri
Temel, Cemal ve Kemal İstanbul'a dilencilik yapmak için gelmiş üç arkadaş, şehrin farklı yerlerinde dileniyorlarmış... Temel ve Cemal günde 8-9 lirayı zor toplarken Kemal her gün 10 liralık kâğıt paralarla dolu bir bavul ile dönü-yormuş... "Nasıl yapıyorsun" diye merakla soruyormuş Temel'le Cemal; -Biz üç kuruşu zor toplarken?... "Dileniş sloganın yanlış" diye cevap vermiş Kemal; "-İşsizim, karım ve 6 çocuğum var... Bir sadaka lütfen" diyorsunuz.. Olur mu?... Yanlış burada..." -Peki sen nasıl dileniyorsun?... "Ağabey" diyorum, "-Valla memlekete döneceğim 10 liram eksik..." TEMEL'iN YERi Temel geç saatlere kadar kahvehanede oturmuş... Artık eve gidecek, ayağa kalkmış... Paat diye yüzüstü yere düşmüş... Tekrar denemiş, aynı durum... Sürüne sürüne dışarı çıkmış, tekrar kalkmayı denemiş, değişen bir şey yok... Çaresiz eve kadar sürünerek gelmiş... Kapıyı açmış, Fadime'nin duymaması için sessizce oturma odasında kıvrılıp yatmış... Sabah Fadime başına dikilmiş; "-Kör olasıca yine kahveye gidip gece yarısı eve geldin di mi?..." -Nereden çıkarıyorsun karıcığım?... "-Kahveden aradılar... Tekerlekli sandalyeni yine orada unutmuşsun..." söz der ki; "-Kalbe en zor; oradan bir kere çıkmış olan girer..." (...Müthiş... Müthiş... Müthiş S.Ö.Z.leri...) Bİr görüş! Var da dağıtıyorsunuz... Partilere bakıyorsunuz. Dağıtan dağıtana. Veren verene. Versinler tamam da. Kimisi tek başına yıllarca ülkeyi idare etti. Kimisi iktidarın ortağı oldu. Dağıtacaktınız niye bugüne kadar dağıtmadınız? Verecektiniz madem, niye bugünü beklediniz?.. Kasaların dolmasını değil mi? Var da dağıtacaksınız. Olmasaydı ne dağıtacaksınız? Hem nereden nereye? Faizler 2002'de yüzde 67,00 idi. 2011'de yüzde 8,88. Enflasyon 2002'de yüzde 29,7 idi. 2011'de yüzde 4,26. Kişi başına milli gelir 2002'de 3.492 $ idi. 2011'de 10.624 $. Bu millet 1994'te kadar susuzluktan kırılan, pislikten geçilmeyen, değişim deyip sadece belediye otobüslerinin renginin değiştiği İstanbul'u bile unutmadı. Vadederken bile beğenmediğiniz Recep Bey'in kazandırdıklarını vadediyorsunuz. Beyler... Recep Bey'e hem özür, hem teşekkür borçlusunuz. Ama nerdeee... (...Mustafa Koç / Okur-Yazar) Krampon... SEÇİM reklamlarında kullanılan 500 kadar masum yüzlü vatandaş, seçim sonrası işsiz kalmaktan tedirgin... (kolektif) ... TAYFUR Havutçu, transfer listesindeki oyuncuları GS Başkanı Ünal Aysal'ın onayına sundu... (release) ... ALEX''in büyük futbolcu olduğuna herkesin ikna olmasının ardından, Rıdvan Dilmen'in de görevine son verildi... (Aykut) (...Zaytung Bildirdi) Hayata dair... Hayatını tekrar tekrar aynı hayatı yaşayacakmışsın gibi yaşa... İstemediğin bir durumla karşı karşıya kalmışsan ve buna boyun eği-yorsan, diğer hayatlarında da aynı şeye boyun eğeceğini düşün... Ve sen en güzeli boyun eğme... Bir şeyi çok mu istiyorsun, ama buna cesaret edemiyor musun, diğer hayatlarında da bu şeyi çok isteyip hiçbir zaman cesaret etmediğin için ulaşmayacaksın... O yüzden sen en güzeli aş kendini... Yapman gerekenleri yap ki sonunda en mutlu şekilde yaşayabileceğin bir kısır döngü oluşturabilmiş ol... (...Friedrich Nietzsche) Tuzaktan Kumanda (...TV 8 / Bay Tahmin) FİKRET ENGİN: Bir izleyicimiz tahminlerin hemen yapılmasını istiyor, yarın işe gidecekmiş?... MURAT ÖZARI: Gitmesin boşver... Her gün gitti de ne oldu sanki?... Cemal'in yeri... Nasıl olduysa otomobil yoldan çıkmış ve uçuruma doğru yuvarlanmış... Cemal'e bir şey olmamış, ama karısı bayılmış... Bir başka arabadan tesadüfen bir doktor inmiş ve bayılan kadını ayıltmak için başlamış yanaklarını tokatlamaya... Cemal doktora sokulmuş; "Lütfen doktor bey" demiş, "-Müsaade edin biraz da ben tokatlayayım, böyle bir fırsatı tam 25 yıldır bekliyorum..." BİR FİLM DİYALOĞU (...Indiana Jones and the Last Crusade filminden) "-Hayatın artık bize bir şeyler vermeyi bırakıp geri almaya başladığı yaşlara geldik..."