Bir ormanda iki kişi ağaç kesiyormuş... Birinci adam sabahları erkenden kalkıyor, ağaç kesmeye başlıyormuş, bir ağaç devrilirken hemen diğerine geçiyormuş... Gün boyu ne dinleniyor ne öğle yemeği için kendine vakit ayırıyormuş... Akşamları da arkadaşından birkaç saat sonra ağaç kesmeyi bırakıyormuş... ... İkinci adam ise arada bir dinleniyor ve hava kararmaya başladığında eve dönüyormuş. Bir hafta boyunca bu tempoda calıştıktan sonra ne kadar ağaç kestiklerini saymaya başlamışlar... Sonuç: İkinci adam çok daha fazla ağaç kesmiş... Birinci adam öfkelenmiş: "-Bu nasıl olabilir?... Ben daha çok çalıştım... Senden daha erken işe başladım, senden daha geç bitirdim... Ama sen daha fazla ağaç kestin. Bu işin sırrı ne?..." İkinci adam yüzünde tebessümle cevap vermiş: "-Ortada bir sır yok. Sen durmaksızın çalışırken, ben arada bir dinlenip baltamı biliyordum. Keskin baltayla, daha az çabayla daha çok ağaç kesilir..." ... Kendimizi geliştirmek , baltamızı bilemektir... Kendimize zaman ayırıp, hayatımızı objektif bir bakışla gözden geçirmektir. Zayıf bulduğumuz alanlarımızı geliştirmek için çaba göstermektir... Bu, zihnimizin, ruhumuzun, karakterimizin güçlenmesi için olmazsa olmaz bir şarttır... Sokrat'ın "Kendini tanımak, şu anda olduğumuz noktayla olmak istediğimiz nokta arasındaki yoldur... Kendini tanımak, kendimizi nasıl gördüğümüz ile başkalarının bizi nasıl gördüğü arasında açı olmaması anlamına gelir" sözleri, Pazar hikayesine güzel bir noktadır... (...Mutluluk Kitabı'ndan) Bizim ora... (...Belli başlı Hemşin deyimleri) Ada kesmek: Balık tutmak amacıyla derenin yatağının değiştirilmesi... Pebuk etmek: Ağlamadan önceki durum... Çeğduş olmak: Aşırı yük altında ezilmek... Değirmen anahtarı olmak: Düzenli bir yuva edinme dileği... Ev kapıya alışık olmak: Aileyi önceden tanımak ve bilmek... Gelinlik etmek: Yaşlı kişiler yanında konuşmamak... Gözlerin yavru balına benzemesi: Gözlerin canlı ve saf bakması... Keter etmek: İş yapıyormuş gibi görünerek oyalamak... Kızılı bükme etme: Söz ve hareketle kişiyi gizlice inciltme, canına yakma... Kulağuz etme: Arının yeni oğula yol göstermesi... Lezgir lezgir gezmek: Boş boş gezmek... Keran etmek: Değirmen taşını demirle dövmek... Çektuş etmek: Suyun etrafa sıçraması... Vertef etmek: Değirmen çalışırken kendisi için bir ekmeklik un öğütmesi... Hogoçtan çıkmak: Çift sürerken sabanın doğrultusundan soğa sola kaymak, yoldan çıkmak. temelin yeri... AVUKAT TEMEL: Müvekkilim mâsumdur hakim bey... Cinayet kaza ile olmuştur... HAKİM: Kaza olur mu?... Sanık maktule tam 6 kurşun sıkmış... AVUKAT TEMEL: Müvekkilimin kulaklarının az işittiğini raporlarla ispatlayabiliriz hakim bey... *** MÜŞTERİ: "Bu restoranda her dil konuşulur yazıyor, siz mi her dili konuşuyorsunuz?... GARSON TEMEL: Hayır ben değil ama müşteriler istediği dili konuşabilir... *** TEMEL: Evimi sigorta ettirmek istiyorum... ACENTE: Hay hay beyefendi, buyrun şöyle oturun, şu formları doldurmanız gerekiyor... TEMEL: O kadar vaktim yok... Evim yanıyor... Hayata dair... Yenildiğinizi düşünüyorsanız, yenilmişsinizdir. Cesur olmadığınızı düşünüyorsanız, korkaksınızdır. Kazanmak istiyor fakat kazanamayacağınızı düşünüyorsanız, kesinlikle kazanamazsınız demektir. Kaybedeceğinizi düşünüyorsanız, çoktan kaybetmişsinizdir. Dışarıdaki dünyaya çıktığınızda anlayacaksınız ki başarı, ancak onu istediğiniz takdirde gelecektir. Her şey insanın kafasında biter. Alt edildiğinizi düşünüyorsanız, alt edilmişsinizdir. Yükselmek için yüksek düşünmelisiniz. Bir ödülü kazanmadan önce kendinizden emin olmalısınız. Hayat savaşını kazanan her zaman, en güçlü ya da en hızlı olan değildir. Er ya da geç kazanan kişi, kazanacağını önceden düşünebilen kişidir. (...A.Palmer) bizimkiler... (...En önemli medya turnuvası Lotto'nun basın bülteni) Hakan Ünsal'ın yurt dışında olduğu ve maçın skoru için sık sık telefonla bağlantı kurduğu maçta Türkiye, Vatan'ı 7-2 ile geçti. Selahattin Duman, Mert Meriç (Mirkoviç), Saffet Akbaş gibi yıldızlarla maça başlayan Vatan, Türkiye'nin atakları karşısında etkisiz kaldı. Geçen yıl finalde kaybettiği kupayı bu yıl müzesine götürmek için çok istekli bir oyun ortaya koyan Türkiye, Ofspor'un çiçeği burnunda hocası Şirin Berber'in yokluğunu aratmadı. Türkiye adına top koşturan medya çalışanları kadar heyecanlı olduğu gözlenen Hakan Ünsal'a maç sonunda galibiyet müjdesi, takımın idari menajeri Mustafa Karagöl tarafından verildi. Türkiye, final vizesini alabilmek için 6 Haziran Salı günü Anadolu Ajansı ile karşılaşacak. sağdan - soldan (...İstanbul - Sigara Yazısı - Hüseyin Güngör) "-FENERLİ OLUP KAHIRDAN ÖLECEĞİNE, BENİ İÇ ZEHİRDEN ÖL..." *** (...Ankara - Büfe Camı - Abdurrahman Çilli) "-NE KADAR YERSEN YE 5 YTL... SADECE TOST İÇİN GEÇERLİ..." *** (...Adana - Kapalı Yüzme Havuzu - Salim Başaran) "-HAVUZUN KIYISI YOK... YÜZME BİLMEYENLER GİRMESİN..." ...gündemin kırıntıları... Başbakan "Aziz Yıldırım'ın dönmesi için elimden gelen her şeyi yapacağım" demiş... Tayyip Erdoğan'ın da Fenerbahçeliliğinden şüphe etmeye başladım... S.Ö.Z. der ki; "-Makyajla ön plana çıkmaya çalışan kadınlar, aslında kendilerini gizliyordur..." (...'Bugün bununla idare edin' diyerek talebelerini yolladığı müthiş S.Ö.Z.leri) 04.06.1996 * Cep telefonuyla konuşuyormuş gibi yapılıp, önde yürüyen kıza laf atıldı... tebeşir tozu "-Eğer karşındaki kişiye bütün kalbin ve yeteneklerinle yardım etmeyi kabul edebiliyorsan, işte o zaman onu eleştirebilirsin. Bu olumlu eleştiridir..." (...A.Lincoln) politik kritik "-Metrekareye 3 çete düşüyor. Çeteler yolun sonuna gelen hükümete can simidi oldu. Başbakan sürekli komplo kurulduğundan yakınıyor. Yapamıyorsa gidip evde otursun..." (...Mehmet Ağar) sanatik kritik "-İbrahim Bey, çok dürüst olduğu için politikayı başaracağına pek inanamıyorum... Çünkü politika dürüstlükle birlikte yürümez... Politikacının biraz yalancı olması gerekir..." (...Derya Tuna) sportik kritik "-Trabzonspor'da işe büyük düşünmekle başlayacağım... Çünkü her şey hayal etmekle başlar... Bu sene kuracağım düş, oynayacağımız bütün kupaları kaldırma düşü olacak..." (...Lazaroni)