Kör adamın maymunu

A -
A +

> OS - 2866 Tuşları gıdıklayın! * TURKCELL, VodaFone VE AVEA'dan; "OS" yazıp boşluk bıraktıktan sonra mesajınızı yazıyorsunuz, "2866"ya gönderiyorsunuz... Çok bir şey değil; "2 SMS / 4 KONTÖR"... > SMS BÜLTENİ... * Sizin bu yazılarınız yok mu, bizim aileyi gülmekten kırıp geçiriyor... Ayrıca buradan aileme ve arkadaşlarıma selamlar... Onları çok seviyorum... (MRV) * Şoförsen bas gaza, öğrenciysen gir sınava... Abi sorma sınavdan başımı kaldıramıyorum... * Bugün özel, bugün güzel... Canım canlarım, Crazy kuzenlerim Rabia ve Yaşar... Doğum gününüzü tebrik ederim, birlikte nice seneler dilerim... (CRAZY MEL) * Nisa seni çooook seviyorum... Tüm dünya duysun... Baki dostluk adına nice dilekler vardır... Ölümün dahi ayrılık sayılmadığı gönüller vardır... Mesafeler araya set çekmişse ne çıkar... Sevgide birleşen yüreklere.. > Kör adamın maymunu (...Pazar hikayesi, her zamanki gibi Mehmet Koç'tan) Gözleri hiç görmeyen bir adam vardı. Bu adam hiç terk etmediği maymunuyla birlikte dolaşır, acıktığında ise üstünde canının istediği meyveler olan bir ağacın altına gider, karnını doyururdu... İnsanlar şaşardı bu kör adama... Hadi gölgesinin serinliğinden veya yapraklarının sesinden bulabiliyordu ağaçları da hangi ağacın altında durduğunu nereden bilebiliyordu?... ... Sordular da bunu bir gün... Dedi ki: "Maymunum söylüyor!..." Başına toplananlardan biri; "Bize yalan söyleme" diye bağırdı; "Bir maymun, bir ağacın ne ağacı olduğunu söyleyemez!..." "Evet doğru söylüyor", diye konuştu körün meyve dolu çantasını karıştıran bir başkası; "Maymunun konuşamayacağı gibi, sen de ağaca çıkıp bu meyveleri toplayamazsın..." "Sakin olun.." dedi gözleri ışıkla tanışmamış olan adam. "Evet, biz sakin olalım, ama sen de bize söyle, başka bir sırrın olmalı!..." "Bütün kilitleri açan bir anahtar, bütün problemleri çözen bir formül mutlaka vardır" diye konuştu kör adam; "Ama görmek lazımdır... Göremediğin şey çoğu zaman, hemen önünde durmaktadır... Aradığın önünde dursa bile, kalbinle bakman lazımdır ki görebilesin herkesin görmediğini..." -Bu laflar iyi de, sen bize şu torbandaki meyvelerin formülünü söyle bakalım... Çünkü bizim merak ettiğimiz budur... ... "Bunun cevabı çok basit... Maymunu kızdırıyorum!.. Bir ağaca rastladığım zaman yaklaşıyorum, ipini çözüyor ve maymunumu ağacın üzerine koyuyorum... Sesleri iyi duyarım ben. Maymunum da ağacın neresinde olduğunu anlıyor ve ona doğru küçük taşlar ve toprak parçaları atıyorum; Onu rahatsız edişime kızıp, yemek için topladığı meyveleri bana fırlatmaya başlatıncaya kadar!..." Kör adam kafasına yaban kestanesi gelirse vazgeçiyor, ama lezzetli elmalar, sulu ahlatlar yağarsa üstüne, maymunu daha fazla tahrik ediyor ve heybesini iyice dolduruyormuş. Her kabın, içinde içerisinde ne varsa dışına onu sızdırır ve aynı bu maymun gibi kişi hangi ağacın üzerinde olduğunu belli eder. Bu yüzden hangi ağacın üzerinde bulunduğumuza çok dikkat etmeliyiz. > Bugünün buluşu > İlk kez bir Amerikan filminde; görevden alınan polis için, "Silahını ve rozetini masaya bırak ve git" dendi...(...29.04.1954) > Tuzaktan Kumanda... (...SHOW TV - Laf Lafı Açıyor) CEM ÖZER: Nasıl gidiyor kaset satışları?... Rekor var mı?... GÖKSEL: Kasetim dün çıktı... *** (KANAL 7 - Şoray Uzun Yolda) ŞORAY: Programımıza bir yenilik getirdik. Bundan böyle rastladığımız eşeğe binmiş adamların hem kendileriyle hem de eşekleriyle konuşacağız... Diyeceksiniz ki; eşekçe biliyor musun?... Eh, eşek değiliz ya biliyoruz tabii... > Kadınlar & Erkekler (...Günün güzel sözü) Kadınlar "Erkeklerle eşitiz" inadını bıraksalar; erkekler kadınları kendilerinden üstün gördüklerini söyleyebilme fırsatını bulacaklar... > MMMR'in duvarı... DENİZ bitti... Kara göründü... > Temel'in yeri... Annesi ütü yaparken küçük Temel oyuncak treniyle oynuyormuş... Bir ara Temel bağırmaya başlamış: "-Evet, son durağa geldik... Duymadınız mı hâlâ ne oturuyorsunuz?... Çabuk defolun, inin aşağı..." Annesi duyduklarına inanamamış hemen salona koşmuş: "-Sen nereden öğrendin bakayım böyle konuşmayı?... Ne kadar ayıp... Şimdi doğru odana gidiyorsun, tam 2 saat cezalısın..." İki saat sonra Temel tekrar salona dönmüş, treninin başına oturmuş... Annesi mutfaktan yine oğlunun konuşmalarını duymuş: "-Sayın yolcularımız, işte son durağa geldik. Umarız çok güzel bir yolculuk geçirmişsinizdir... Lütfen eşyalarınızı trende unutmamaya dikkat ediniz..." Bunları duyan annesi cezanın işe yaradığından memnun gülümserken Temel konuşmasına devam etmiş: "-Ayrıca iki saatlik rötar yüzünden mutfaktaki cadaloz adına hepinizden özür dileriz..." > S.Ö.Z. der ki; "-Daha çok seven taraf, kaybetmeye daha yakın taraftır..." (...Maça 1-0 yenik başladığını anlatırken ettiği müthiş S.Ö.Z.leri) > itiraf reyonu... (...isim: pembe_panter ...şehir: istanbul ...yaş: yirmi) Geçenlerde para verip saçıma gölge yaptırdım... Herkes güzel şeyler söyledi de babamın yaptığı yorum tüm hevesimi yıktı: "-Bizim köyde bir atımız vardı, kuyruğu aynı senin saçındaki gölgeler gibiydi... Bir an onu hatırladım..." Tabii babam bunları beğendiği için söylüyor... (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...) > Bizimkiler... Hüseyin Kum, Çin'de gece saat 03.30'da MSN'e girmiş... "Bu saatte ne işin var orada" diye soruyor... Burada saat 10.00 daha... (...Raşit haber alma servisi) *** Cem'le bir kafede bir şeyler içeceğiz... "Bana bir kaysı" dedi... Garson yanlış anladı, "Ice Tea kalmadı, şeftali versem olur mu" dedi... Cem ona eşlik etti, "Olur kuşburnu da olur..." (...Bilge, bilgi alma servisi) > Tebeşir Tozu... "-Dürüst insan her zaman gerçeği söyler, akıllı insan ise yalnız zamanında..." (...George Bernard Shaw) > sanatik kritik "-Bence zaafları var Tamer'in, her çiçekten bal almayı seviyor... Hayat zaman zaman insana monoton gelebilir... Uzun süreli ilişkilerde heyecanın yitirilmemesinin imkanı yok... Ama o sorumlulukların olmadığı bir hayat istiyor..." (Arzu Balkan) > politik kritik "-Hakkımızı teslim etmemek için, hakikatlere sırtını dönenler bile gelişmenin farkındadır... O kadar farkındadır ki, bizi yıpratmak için sözü icraatın dışına, mücadeleyi minderin dışına, hatta demokrasi dışına taşımaktalar..." (...Tayyip Erdoğan) > sportik kritik "-Abant kampım çok iyi geçti... Herkes Aladağ'da ayı görüp görmediğimi soruyor... Aladağ'da gerçekten ayı gördüm. Aramızda yaklaşık 150 metre vardı... Ayıyı gördükten sonra çok hızlı bir şekilde koşmaya başladım ve rekor kırdım..." (...Elvan Abeylegesse) > "Söz Market" ozanı "Ali Rıza Malkoç"un "Ya Göz Bozuk, Ya Gözlük" başlıklı süper eseri: Söz dediğin, huzur vermeli bana... Ölümü öldüren, topumuz mu var?... Talebi tenkidi , atma yabana... Kâinatı kapsar, tapumuz mu var?...* Dünya malı denen, günlük hevestir... Her an kıymetin bil, bu son nefestir... Bazen sade bir süs, ruha kafestir... Gizli hazinemiz, küpümüz mü var?...* Gayretler ortada, faniler namsız... Günü kurtaranlar, kedersiz gamsız... Bir devir yoktur ki, geçsin eyyamsız... Ölçüye sığmayan, çapımız mı var?...* Her insafa açık, ulvî değerler... Bu yolda yolcuya, boyun eğerler... Şeffaftır gönüller, yıldız sağarlar... Kilitli sürgülü, yapımız mı var?...* Asırları sırtlanmış da yürüyor... Koca çınar için, tohum çürüyor... Işıyınca güneş, karlar eriyor... Zor görünce kopan, ipimiz mi var?...* An gelir can tenden, uçar da gider... Topraktan bir kapı, açar da gider... Malkoç Ali dostu, seçer de gider... Çalınacak başka, kapımız mı var?...*

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.