KRAMPON....

-"Bir daha Türkiye'de forma giymem" diyen Nihat Kahveci'nin, bundan böyle formasını İspanya'da giyip Türkiye'de maçlara çıkacağı bildirildi... ... -Jose Mourinho: "Yahu biz bunu Kır-al kupası maçı sanmıştık..." ... -Peruk taktığı iddia edilen Joachim Löw, Bonus Card'dan reklam teklifi aldı mı? Az sonra... ... -Başbakan'ın "Kanal İstanbul" projesi ardından stadı Avrupa kıtasından ayrılacak olan Galatasaray'da sular durulmuyor... ... -David Beckham: "En büyük hayalim futbolu Galatasaray'da bırakmak." Hayata dair... Hayatın dinginliğini en çok tehdit eder görünen dört düşünce vardır... Bunlardan birincisi şudur: Aşkın efendiliği iyidir... Çünkü o; ona inanan kişinin ruhunu bayağı şeylerden uzak tutar... ... Diğeri şudur: Aşkın efendiliği iyi değildir... Çünkü ona inanan kişi ne denli inanç beslerse; o denli ağır ve acılı anlar yaşamak zorunda kalır... ... Diğeri şudur: Öyle tatlıdır ki aşkın adını duymak... İşleyişinin de yalnız tatlı şeylerde bulunuyor olması imkânsız... ... Dördüncü düşünce şudur: Aşkın, uğruna beni bunca kanattığı kadın, yüreği kolayca coşan öteki kadınlara benzemez... (...Sigmund Freud) Tuzaktan Kumanda (...TV 8 / Bay Tahmin) MURAT ÖZARI: Bi dakka, Fikret Engin bi dakka.. Bir hakkı teslim etmem gerek. FİKRET ENGİN: Nedir o? MURAT ÖZARI: Ömer Söztutan'ın Türkiye Gazetesi'nde çok güzel bir köşesi var. Orada bizim bu programdan aldığı konuşmaları yayınlıyor. Kendisine çok teşekkür ediyoruz... FİKRET ENGİN: Ömer Söztutan? MURAT ÖZARI: Evet Ömer Söztutan... Ona ayrı bir bölüm açmak gerekir. Nasıl aklında tutar, nasıl yazar... Çok güzel yani... Çok teşekkür ediyoruz... Cemal'in yeri... Cemal'le arkadaşı ormanda giderken yerde izlerle karşılaşmışlar... "Geyik izleri" demiş arkadaşı... "Hayır keçi izleri" demiş Cemal... Tartışmışlar, tartışmışlar, tartışmışlar... Taa ki; tren onlara çarpana kadar... Kadınlar & Erkekler (..."Erkeklerin Dili" başlıklı Züleyha Akdoğu yorumu) "-Ben daha çok evime bağlı bir insan sayılırım..." (...Kahvehanelerin çoğunda bana ayak basma yasağı konulduğundan beri) ... "-Neden bu kadar kıskanç olduğunu gerçekten anlamıyorum?..." (...Sibel, Burcu ve Hülya hiç öyle değiller) ... "-Çok çalıştığını görmek beni üzüyor..." (...Sen temizliğini yaparken ben televizyon izleyeyim bari) ... "-Nee, çocuk yine ishal mi oldu?... (...Oysa kola içtikten sonra ne güzel uykuya dalmıştı) ... "-Her zaman için arkadaş kalabiliriz..." (...Beni hiç arayıp sormadığın sürece) söz der ki; "-Mutluluk dediğin şey atla gelir, yaya gider..." (...İçinin kabarması geçtikten sonra ettiği müthiş S.Ö.Z.leri) TEMEL'iN YERi Temel, oğlu Dursun'un durumunu öğrenmek için okula gitmiş... Öğretmen anlatmaya başlamış; "-Çok farklı bir öğrenci Dursun... Dikkatini veremiyor derse... İşlediğimiz dersin kitabında hep yanlış sayfaya bakıyor... Hatta bazen kendi sırasına değil, yanlış sırada bile oturuyor..." Temel telaşlanmış; "-Allah Allah... Acaba niye böyle davranıyor, niçin dikkatsiz bu kadar?..." Öğretmen rahatlatmaya çalışmış; "-Merak etmeyin okulda düzelecektir... Her şey yoluna girer yakında" dedikten sonra eklemiş; "-Bu arada yeri gelmişken belirteyim, bizim randevumuz yarındı..." KEMAL'İN YERİ Kemal Bey, başbakanın projesini seyrettikten sonra, "Üç günden beri ben de zihnimde önemli bir fikir saklıyorum" demiş... Dinleyenlerden biri, şöyle demiş: "-Günahtır yahu, salıver gitsin şu fikri... Zavallıcık günlerden beri tek başına kim bilir ne kadar sıkılmıştır..." BİR FİLM DİYALOĞU "-Bu açıklanamaz, ama hissedersin. Hayatın boyunca dünyayla ilgili bazı şeylerin yanlış olduğunu hissetmişsindir. Ne olduğunu bilmezsin, ama o ordadır; beynine saplanmış bir kıymık parçası gibi seni deli eder..." (...The Matrix filminden)