Masal bitti...

- Artos ve Aramis öldü, Portos bıraktı bu işleri... - Red Kit sigarayı azalttı, Daltonlar Susurluk'ta büfe açtı... - Zagor odun kırıyor kışları, beş on paraya... - Cita televizyona dizi yaptı... - Bremen Mızıkacıları Tarabya'da taverna açtı... - Pinokyo'yu çıra diye yaktılar... - Kulver Kalesi'ne yasak kat çıktılar... - Conan Kimmerya'dan kovuldu... - Sindirella DJ oldu... - Keloğlan saç ektirdi kafasına... - Dede Korkut huzurevine yattı... - Tarzan ormanı parselledi sattı... - Tommiks tahtakalede manifaturacı dükkanı açtı... - Andersen iyice kafayı sıyırdı... - La Fontaine çatısına çanak anten taktırdı... - Ayşegül tarihi eser kaçakçısı oldu... - Cinali medyum oldu... - Polyanna delirdi... - Zühre, Aslı, Şirin ve Arzu manken oldu... - Tahir, Kerem, Ferhat ve Kamber stand up yıldızı oldu... - Robenson işsiz adasını tatil köyü yaptı... - Şahmeran King Kong ile sirklerde gösteriye çıkıyor... - Guliver çatladı hormondan... Çocukluğumdan bir ben kaldım geriye... (mavi—mine) bizimkiler Çok ilginç bir şey oldu... Şimdi Engin Abi ayağını burkmuş, serviste sızlanıyor... Cahit kullandığı için dedi ki; "-Volteren sür, hiçbir şeyin kalmaz..." Engin Abi, "Sahi mi" falan derken, tam bu sırada televizyonda Volteren'in yasaklandığı haberi çıktı... Engin Abi, Cahit'e kızdı; "-Oğlum niye 10 dakika önce söylemedin yaa?..." ...gündemin kırıntıları... ABD'de Rottweiler cinsi köpek, tekerlekli iskemleye bağımlı sahibi yere düşünce telefonla 911'i arayarak acil yardım çağırmış... Telefonda havlayarak destek isteyen köpek, eve gelen kurtarma ekiplerine de kapıyı açmış... Vay be... Böyle köpekler de var Amerika'da... diyAlog... (Lig TV Maraton - Erman Toroğlu ve Şansal Büyüka diyorum, başka bir şey demiyorum...) *** ERMAN TOROĞLU: Hocam hepsi aynılar da, arada fark var işte... *** ŞANSAL BÜYÜKA: Ziya hoca iyi hoca... Dürüst, ahlaklı, karakterik... *** ERMAN TOROĞLU: Tıbbi müdahaleler yapacağım az sonra... *** ŞANSAL BÜYÜKA: Hocam ne olur basur konusunda dikkatli konuş... *** ERMAN TOROĞLU: Onun adı Thomas, ona koymaz... *** ŞANSAL BÜYÜKA: Ben çocukken çileğin kokusunu bir kilometreden duyardım... Tebeşir Tozu... "Bir erkek için; kendisinin yapmak zorunda olmadığı hiçbir şey imkansız değildir..." (A.H.Weiler) sağdan - soldan (İsmail Tuzcu - Fatih'teki bir duvarda asılı yazı...) "-Çöp dökersen buraya, nah girersin Avrupa'ya..." *** (Fehim Gürkan - Ankara'da bir çıkmaz sokak levhası...) "-Dikkat... Sokağın öbür ucu yok..." *** (Soner Polat - Alibeyköy'deki bir evin camındaki rica...) "-Lütfen gecekonduyu habersiz yıkmayınız..." Bir soru?.. Soruyorum size: Mehmet Ali Erbil için yeni tanıştığı kız kimdir?... Cevap veriyorum: Gelecekteki eski sevgilisi... İtiraf Reyonu (isim: erhan tarakçı... şehir: sakarya... yaş: bilinmiyor...) Yaylaya indik, küçük bir gölet, gölete de birkaç tane bot ve kayık koymuşlar... Kayıkları kiralayıp parasını alacak görevli gölün diğer yakasında duran yaşlı bir teyze... Kanı kaynayan arkadaşlar kayıkları botları görünce kimseye sormadan kullanamaya başladı... 10-15 dakika sonra teyze koşarak yanımıza geldi; "Burası belediyeye ait kayıklar, siz nasıl izin alamadan binersiniz" diye söylenmeye başladı... Bizim Fazlı da takılıyor kadına "Teyze yahu; sen ne yapacaksın dağ başında parayı" dedi... Teyzenin cevabı hepimizi kopardı; "-Dağ başında yaşıyoruz ama ayı değiliz heralde" dedi... Bugünün buluşu - Bir tarafı eksik kağıt para harcanırken karşı taraf anlamasın diye diğer paraların arasına karıştırıldı... (02.11.1981) Hayata dair... Seni sevdiğimi göreceksin sevmediğim zaman, çünkü iki yüzüyle çıkar karşına hayat... Bir sözcük sessizliğin kanadı olur bakarsın, ateş de pay alır kendine soğuktan... ... Seni sevmeye başlamak için seviyorum seni, sana olan sevgimi sonsuzlaştıracak, bir yolculuğa yeniden başlamak için: bu yüzden şimdilik sevmiyorum seni... ... Sanki ellerimdeymiş gibi mutluluğun ve hüzün dolu belirsiz bir yarının anahtarları hem seviyorum, hem de sevmiyorum seni. ... Sevgimin iki canı var seni sevmeye... Bu yüzden sevmezken seviyorum seni, ve bu yüzden severken seviyorum seni... - Pablo Neruda - temelin yeri Temel bir mağazayı soymaktan yargılanıyormuş... Polis kayıtlarına göre mağazaya bir gecede altı kez girmiş... Hakim bunun nedenini sorarunca demiş ki; "-Sadece bir kez soydum mağazayı... Fadime'nin doğum günü için bir ceket aldım..." -Peki neden altı kez girdin mağazaya?... "-Fadime beğenmedi de, değiştirmeye gittim..." *** İyi bir sürücü olmakla övünen Temel, gece motosikletle evine dönüyormuş... Karşıdan gelen iki kocaman far görünce düşünmeden ikisini ortalamış ve ertesi gün hastanede gözlerini açmış... Arkadaşları sormuş; -Geçmiş olsun Temel, nasıl oldu?... "-Ortadaki motosiklet hatalıydı, ışıkları yanmıyordu..." ayaküstü Biliyorum ki taraftar anketlerinde "negatif" çıkmasına rağmen Ergun Gürsoy'un "Benekli Kelebek" operasyonu ile Fatih Galatasaray'a kazandırılacak... Ocak'a kadar çok zaman var, bunun yolu "Ekmeğini yediğim kulüp... Profesyonellik... İlk gözağrım... Sarı-kırmızıdır aslım" şeklinde sağlanır... Ama ben Özhan Canaydın'ın yerinde olsam, almak için uğraşanlar kandırmasın diye Fatih'in futbol hayatındaki görüntüleri tekrar tekrar seyrederdim... Fazla zaman almasın diye de; aslında fazla zaman almayacak iyi görüntüleri hızlı bir şekilde geçerdim... Sadece Fatih'te değil, bütün transferlerde bunu yapardım ki; kimse ekmek yediği kaba, ya da ekmek yiyeceği kaba pislemesin... sanatik kritik "Ben çok içine kapanık bir adamım ve çok utangacım. Müzikle uğraşan, psikoloji okuyan bir gencim... Ben bunlarla çete kurma işine girebilir miyim?..." (Gökhan Özen) politik kritik "Dış dünya ambargo diyerek aç bıraktığı, KKTC'yi getirip hastane önüne bıraktı... Sonra da operatör Erdoğan'ı çağırarak, ameliyatla dalağını aldı." (Rauf Denktaş) sportik kritik "Önceden Galatasaray'da oynadığım için 6-0'lık maça ben de çok üzüldüm. Özellikle Hasan Şaş'la aram çok iyiydi, onun durumuna daha da üzüldüm." (Fatih Akyel) Şifa Yemek İftar Sofrası Domates Çorba... Bahçıvan Kebap... Soslu Spagetti... Yoğurt...