söz der ki
"-Sevgi hakkında edilmiş kötü bir söz ve onu anlatabilmiş tek güzel söz yoktur..."
(...İşin içinden çıkamayınca ettiği müthiş S.Ö.Z.leri)
tuzaktan kumanda
(...FOX / Su Gibi)
STÜDYO KONUĞU: Osman Bey çok iyi anlatıyor ama...
SONGÜL KARLI: Bu evlilik olmaz mı diyorsunuz siz?...
STÜDYO KONUĞU: Parası yok, cebi delik evlenemez bu adam...
***
(...FLASH / Rüyanız Hayrolsun)
EMİNE HANIM: Bacım senin çocuk 21 yaşında kesin...
TELEFONDAKİ KADIN: Hayır, 7 yaşında henüz...
EMİNE HANIM: O zaman boyu uzun, ondan.
kadınlar&erkekler
(... "Kadının duası", Tuğba Özak'tan)
Yolda izde karşıma çıkacak yakışıklının peşimden gelmesi için,
Üstüm paspalken ve makyajsızken kendisiyle bir daha karşılaşmamam için,
Ütüyü fişte, yemeği ocakta, çocuğu balkonda unutmamam için,
İndirimli mağazaların önünden geçerken vitrinde gördüğüm elbiseyi başkalarından önce kapabilmem için,
Sıcakta makyajımın, rüzgârda saçımın bozulmaması için,
Otobüste ve yolda tacize uğramamak için,
Gece geç kalırsam aklı başında bir taksiciye denk gelmem için sen yardım et yarabbim...
temel'in yeri
Doktor Temel bayan hastasına altı ay ömrü kaldığını söylemiş...
Hasta sormuş;
"-Peki ne yapmalıyım?..."
Temel'in önerisi;
"-Senin yerinde olsam evlenir ve kocamın ailesinin yanına taşınırdım... Hayatının en uzun altı ayını yaşarsın..."
bizimkiler...
Prut savaşını konuşurken Sokullu Hayrettin Paşa (Baltacı Mehmet Paşa) ile Rus Çariçesi Kleopatra (Katherina) diye mevzuya giren tarih profesörü (Asıl mesleği oto tamirciliği) Abdurrahman ustamız var...
bir film diyaloğu
"-Her zaman, gerçek bir hiç kimse olmaktansa, sahte bile olsa biri olmanın daha iyi olacağını düşünmüşümdür hep..."
(...The Talented Mr Ripley filminden)
hayata dair
Sevgi sizi çağırınca, onu takip edin, yolları sarp ve dik olsa da...
Ve kanatları açıldığında, bırakın kendinizi, telekleri arasında saklı kılıç, sizi yaralasa da...
Ve sizinle konuştuğunda, ona inanın, kuzey rüzgârının bir bahçeyi harap edişi gibi,
Sesi tüm hayallerinizi darmadağın etse de...
Çünkü sevgi sizi yücelttiği gibi, ipe de gerer...
Sizi büyüttüğü ölçüde, budayabilir de...
...
En yükseklere uzanıp, güneşle titreşen en hassas dallarınızı okşasa da,
Köklerinize de inecek ve onları sarsacaktır, toprağa tutunmaya çalıştıklarında...
Mısır biçen dişliler gibi sizi kendine çeker; çıplak bırakana kadar döver, harmanlar;
Kabuklarınızı, çöplerinizi ayıklar, eler... Bembeyaz olana kadar öğütür sizi...
Esnekleşene kadar yoğurur...
Sevgi bütün bunları, kalbinizin sırlarını bulasınız diye yapar...
(...H.Cibran)
itiraf reyonu...
(...isim: fadıl ...şehir: istanbul - yeşilpınar ... yaş: belli değil)
Fadıl hayatında ilk defa bir lokantaya gider. Bir masaya oturur ve siparişini verir.
Siparişi gelene kadar masada bulunan salataya dalar... Karşısında bir adam vardır ve adam Fadıl Bey'e "İsterseniz bir tane de size söyleyeyim" teklifinde bulunur... Fadıl, "Gerek yok burdan yerim" der...
Adamın ters ters baktığını sonra fark eder... Ertesi gün iş yerinde ustasına der ki;
"-Usta salatalar evdekiler gibi ortak yenen değil mi?..."
Herkes gülerken Fadıl Bey öylece bakar...
(omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)
nostalji
Ülkelerin birinde her türlü ulusal gelişime engel olan, önlerine gelen her teklife "Hayır" diyen bir muhalefet varmış...
Günlerden bir gün ilgili partinin ilgisiz milletvekilleri uçakla parti genel kongresine giderken topyekûn kaçırılıvermiş...
Kaçıranlar hükümetten oldukça yüklü bir fidye istemişler...
Ödenmemesi halinde her saat başında milletvekillerinden birini serbest bırakmakla tehdit etmişler!..
