SÖZ'ün gelimi...
(...Türk Abartma Teknikleri) -Bir balık tuttum, nah kolum gibi... -Bir fare gördüm, kedi kadar... -Bamya gibi bir şey... -Kafam kadar vardı... -Bir demet maydanoz... -İki tutam karabiber... -Yetecek kadar su... -Bir adım yol... -Bir dünya iş... -Bir araba laf... -Göz alabildiğine geniş... -Türk kadar kuvvetli.. (...Mustafa Yalvaç çalışması) KRAMPON... TRABZONLU matematik profesörleri Trabzonspor'un şampiyonlar ligi grubundan çıkması için gereken bütün olasılıkları "Olasılıksız 2" adlı kitapta topladı... "ozay_61" ... HİDDİNK'in "Maç duygusal olursa, zora girer" açıklaması üzerine Hırvatistan takımı dünkü maçtan önce 10000 kalp yastık dağıttı... "yasinkeser" ... MİLLİ Takımlar Teknik Direktörlüğü'ne getirilecekler listesi" muhtarlıklarda askıya çıktı... "farazi" ... MİLLİ oyuncularımızın psikolojik taktik çerçevesinde maç içinde birbirlerine 'Semih' diye seslendiği öğrenildi. "mefas" ... F.BAHÇE, tesislere gelen sayısız kasa ayran, keşkül, lahmacun ve baklava paketi üzerine, oyuncuların röportaj vermesine yasak getirdi. "kolonborna" TUZAKTAN?KUMANDA... (...ATV / Evlen Benimle) EVLENECEK KADIN: Ben çocuklarım için kalbimi verebilirim, peki sen verebilir misin?... EVLENECEK ADAM: Evet, veririm. EVLENECEK KADIN: Haa, tamam o zaman... EVLENECEK ADAM: Canımı da veririm ben... EVLENECEK KADIN: Onu kastetmiştim zaten... İTİRAF REYONU... (...isim: recep bartan ...şehir: istanbul ...yaş: yirmi beş) Siz siz olun, dalgınlığınızın üstünüzde olduğu günler sosyal faaliyetlerde bulunmayın... Hatta mümkünse evden dışarı çıkmayın... Yeğenimi parka çıkardığım böyle bir günde, eve tek başıma dönmüştüm... Telefon unutulur, cüzdan unutulur, kalem unutulur da, çocuk unutulur mu yav?... Bütün sülale parka hücum ettik de çocuğu koyduğum yerde bulamamıştık... Sonra bulunmasına bulundu, ama o kadar akrabanın katilmişim gibi bakması kötü oluyor valla... (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...) HAYATA DAİR... Biz herkesi her zaman deniyoruz, emin olmak, güvenmek istiyoruz... Sevgisini ve bağlılığını her an ispatlasın, hayatını ve her şeyini tehlikeye atsın ve bunu binlerce defa yapsın istiyoruz... Kendimizle ve korkularımızla öylesine doluyuz ki; hiçbir duyguyu, hiçbir insanı, hiçbir nesneyi olduğu gibi bütün gerçekliğiyle göremiyoruz... Her şey kendimizle ve korkularımızla oluşturduğumuz prizmalardan kırılarak ulaşıyor bize... Her şeyi olduğundan başka bir biçimde ve olduğundan başka bir yerde görüyoruz... Belki de bu yüzden aradığımız şeyleri aramamız gereken yerlerden başka yerlerde arıyoruz... Mutlulukla aramıza, korkularımızı ve kendimizi sokuyoruz... (...Erich Fromm) söz der ki; "-İnsan kendinde olan ayıpları başkasında görünce daha şiddetle ayıplar..." (...Rüzgâra karşı ettiği müthiş S.Ö.Z.leri) TEMEL'iN YERi Soyguncunun biri bir bankaya girmiş. Çekmiş silahını havaya ateş etmiş. Herkesin yere yatmasını istemiş. Kasalardaki paraları toplamış ve kapıya doğru yönelmiş. Tam çıkacakken oradaki bir adama sormuş: "-Beni gördün mü?..." Adam şaşkınlıkla, "Evet gördüm" deyince çekmiş tabancasını adamı alnından vurmuş. Tam tekrar kapıya hamle etmiş ki; kapının yanında Temel'le Fadime duruyor... Temel'e sormuş: "-Beni gördün mü?..." Temel gayet soğukkanlı bir şekilde cevaplamış: "-Valla ben hiçbir şey görmedim... Ama benim hanım gördü sanıyorum?..." Bizim ORA... Teyyo Dayı ve arkadaşları ormandalar... Arkadaşlarının elinde ok ve bazuka var, Teyyo'nun eli boş... Karşılarına bir aslan çıkmış... Biri çıkarmış okunu ve yayını, aslanı vurmaya çalışmış, ancak isabet ettirememiş... Hemen en yakındaki ağaca tırmanmış... Öteki bazukayla vurmayı denemiş, o da isabet ettirememiş ve arkadaşının peşinden ağaca çıkmış... Yukarıdan Teyyo Dayı'ya bağırmışlar "Gel... Gel..." diye... Teyyo omuzlarını silkmiş; "-Ben neyettim ki?..." BİR FİLM DİYALOĞU (...The Best Of Youth filminden) "-Kitapları seviyorsun çünkü istediğin zaman kapatabiliyorsun... Hayat öyle değil, buna karar veremezsin..."