
Temel, babasının izin vermemesine rağmen gizli gizli boks yapmaya devam ediyormuş...
Bir gün ringde yüzü gözü parçalanmış, çok ağır darbeler almış...
Herkesin yatmasını bekledikten sonra eve girmiş... Banyoda yüzüne güçlükle pansuman yapıp, ilaç merhem koymuş ve bantla yapıştırıp yatmış...
Sabah babası öfkeyle uyandırmış;
"-Dün yine boks maçı yaptın değil mi?..."
-Asla dövüşmedim...
"-Yaptın yalan söyleme... O aynada yapışık bantlar ne öyle ise?...
itiraf reyonu
(...isim: yasin&şener ...şehir: istanbul ...yaş : otuz dört&otuz altı)
Geçenlerde trafik şubesine arkadaşımla beraber araç tescil işlemi yaptırmaya gittik.
Yan tarafımızda da yeni ehliyet alanların oluşturduğu bir sıra vardı.
Bir genç işlemleri gerçekleşmeyince görevli memurla tartışmaya başladı;
-Bu üçüncü gelişim bir işimi halletmiyorsunuz.
"-Bak kardeşim evrakların eksik diyorum sana tamamla bitirelim..."
Bürokratik işlemlerden hayli sıkılmış olacak ki; polis memuruna sataşacak bir dilde söylene söylene kapıdan çıktı, merdivenlerden aşağıya inmeye başladı.
Ama söylediği sözü duyan polis hemen masasından kalktı; aşağıya koşmaya başladı.
Tabii peşinden de ayırmak için diğer memurlar.
Biz hayretle izlerken yanımdaki arkadaşım beni gülme krizine sokan cümlesini kurdu;
"-Tartışanlar polis, bunlar kavgaya başlarsa biz kimi çağıracağız?..."
> (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...)
iğnelik...
> HEY!
Yeni başlıyor hamle,
Bitmedi ki hiçbir şey...
Bilgisayarla fenle,
Geliyor genç Türkler, hey!
Karahanlı Selçuklu,
Coştu Osmanlı epey...
Açtılar kutlu yolu,
Bize koşmak kaldı, hey!
Bu milletin içinden,
Çıkar nice şanlı bey...
Geçelim öte Çin'den,
Yâ Allah bismillâh, hey!
(...Sefa Koyuncu)
tuzaktan kumanda
(...CNNTÜRK - Nası Yani)
MERAL OKAY: Elemanlarınızın zekâ düzeyini nasıl buluyorsunuz?...
MURO: Aramızda zekâ bağlılığı yok, duygusal bağlılık var...
MERAL OKAY: Çok ağır salaklar...
MURO: Teşekkür ederiz. Bundan sonra köylünün yanına bir de ağır salak oldular...
bir film diyaloğu!
-Bunu bana veremezsin...
"-O benim ve istediğime veririm, tıpkı kalbim gibi..."
(...Yüzüklerin Efendisi filminden)
bizimkiler...
(...Bizimkiler'in uyarı mesajları)
-SPOR SERVİSİ'nde maç izlemek yasaktır... Siz istisna değilsiniz...
-CAHİT'in odasına 16.00'dan sonra girişlerle çıkışların bir olmasını rica ederiz...
-SÖZ MARKET hazırlanırken lüzumlu söz söylemek yasaktır...
-ÇAY OCAĞI'ndan 3 kişi sorumludur... Anahtarların üçü de Hasan'dadır...
SÖZ SİZDE Bazı teklifler... (2)
(...Okuyucumuzun dünkü görüşlerine devam ediyoruz)
- Bir dönem TGRT'de yayınlanan İz Bırakanlar programı CD ortamında verilebilir.
...
Öğretmenliğe başlamadan önce bu gazetede 1990 ve öncesinde 3.5 yıl dağıtım elemanı olarak çalışmış biri olarak, sıraladığımız bu tavsiyeler dikkate alındığı takdirde tirajının katlanacağına inanıyorum.
(...Abdurrahman Şen)
Yıllardır biz bu gazeteyi okurken bu vesileyle bizim duygu düşüncelerimizi yansıtan bize yön veren ve doğru düşünebilmek konusunda bizlere öğretmen olan yazarlarımızın bizde emeği çoktur.
Okuyucu olarak biz yazarlardan hep bahsederiz yazılarını aktarırız. Aileden biri gibidir yazarlar ama hiç tanımayız. Acaba deriz tanıma fırsatı olur mu?...
Ama o son adımı atamayız, çekiniriz. Öğrencinin öğretmeninin karşısındaki mahcubiyeti gibi...
Madem siz böyle bir yol açtınız, devamını getirmek de size yakışır. Yazarlar bize misafir olsun... İnanıyorum ki okuyucusuyla ortak fazlaca yanı olduğunu fark edecektir.
Gazetede yayınlanırsa böyle bir şey çok okuyucunun ilgileneceğini düşünüyorum...
(...Şevket Güngör)
Daha iyi bir Türkiye için; okuyucularımızın da fikirlerine ihtiyacımız var... Gazetemizde görüp eleştirdiğiniz, beğenip övdüğünüz, düşünüp bize yol göstereceğini umduğunuz her şeyi paylaşın;
omer.soztutan@tg.com.tr
Tel: (0212) 454 30 60 / Faks: (0212) 454 31 00
Adres: Türkiye Gazetesi-Yenibosna/İST.
