Televizyon Yıldızları

A -
A +

MAGAZİN PROGRAMINA KATILMA ŞARTLARI * Kaset çıkmadığı günler de çağırılınca erinmeden gelmek... * Klibin ilk yayın hakkını kanalımıza vermek... * Rüküş seçildiği günleri, şık seçildiği günlere saymak... * Abuk soruları bile sanatçı olgunluğu ile karşılayıp, cevap vermek... * Sobelenince kızgınlığı geçsin diye birden elliye kadar saymak... * Evninin kapısının anahtarlarından birini bize vermek... KAYNANA PROGRAMINA KATILMA ŞARTLARI * En az otuz tane ağzı açılmamış lafı ezbere bilmek... * Sunucuya evde kaldığını çağrıştıracak şeyler söylememek... * Kendisi programdayken dış kapı dahil evinin anahtarlarını bize vermek... * Tercihen koltuğa oturunca ayakları havada kalmak... * Gelin adayına, evlenince kendi yaşayacakmış gibi davranmak... * Gelin adayı ile kendi yaşamak... KADIN PROGRAMINA KATILMA ŞARTLARI * İkisi duvardan dönmüş olmak şartıyla, en az beş kez koca dayağı yemek... * Konuşmanın yarısını sunucuya teşekkür etmeye ayırmak... * Hikayesi ile ilgili en az üç kişinin telefon numarasını vermek... * Başkalarının hikayesini de kendi hikayesiymiş gibi dinlemek... * Programdan bir ay önce gözyaşı torbalarını boşaltmamış olmak... HABER PROGRAMINA KATILMA ŞARTLARI * Alkollü araç kullanırken yakalanınca trafik şeridinde düz yürüme testine girmek... * Gözleri siyah bantın altında kalacak kadar küçük olmak... * Gizli kamerayı farkedince farketmemezlikten gelmek... * Yangında itfaiyeden önce televizyonumuzun santrallerini aramak... SPOR PROGRAMINA KATILMA ŞARTLARI * Doksan dakikaya yayılacak şekilde gün yüzü görmemiş laf bilmek... * Tribünde "Golü kim attı" diye sorup, televizyonda on dakika gol üzerine konuşmak... * Maç çıkışı boş kameraları kesip, yanından geçiyormuş gibi yapmak... * Sergen'i kilolu, Hakan'ı yaşlı, Daum'u yetersiz bulmak... * Yorum yapmak için nefes alıp vermesi yeterli olmak... Tebeşir Tozu... "-En çok incittiğimiz kişilerin aslında en sevdiklerimiz oluşu ne garip değil mi?..." (Kenneth Branagh) Bir soru ? Soruyorum size: İbrahim Tatlıses'ten daha korkunç olan şey nedir?... Cevap veriyorum: Aşık olmuş İbrahim Tatlıses... ayaküstü Satır aralarında kalmayasıca birkaç not vermek istiyorum... Türkiye'de son 20 yılda planlanan yatırımların hemen hemen hepsi atıl duruma düşmüş... Öyle ki; "dudak uçuklatan" boyutlardan, "dudak kemiren" boyutlara gelmiş... Dinleyin; -5 bin 600 kamu yatırımının 3 bin 800'ü işlevini kaybetmiş, bin 600'ü ise ödeneksizlikten yarım kalmış... Bu rakamların devlete faturası 10 trilyonu üzerindeymiş... -Daha ön plana bir örnek çıkaracaksak, Ankara'daki "İkiz Kuleler" için 6 yılda toplam 219 trilyon 235 milyar lira harcanmış... Projenin tamamlanması için 77 trilyon liracık daha gerekliymiş... Aslında yukarıdaki laf kalabalığını, şu esprinin daha komik olması için yaptım; -1999'da Ecevit hükümeti zamanında açılan Çaycuma Havaalanı'na 12 trilyon lira harcanmış... Ancak havaalanına o günden bu güne tek uçak iniş yapmış... "O şanslı uçak hangisi" diye sorarsanız bana... Ve iyi dinleyin; -Havaalanının açılışını yapmak için giden hükümet yetkilileri ve bürokratları taşıyan uçak.. Bugünün buluşu İlk kez bir şeyi unutmamak için parmaktaki yüzük yer değiştirildi... (25.12.1952 - Pelin'den.) bizimkiler (Dündar Abi, Trabzon muhabiri Tahir'den forma istiyor...) "-Gittiğinde bir tane Trabzon forması getir... Bordo mavi olsun ama..." *** (Engin Abi'nin cep telefonu ile uzun süre konuştuktan sonraki dalgınlığı...) "-Tamam kapatma, ben Ömer Faruk'u bağlıyorum..." *** (Cem'in Semra Hanım'ı, Semra Özal zannettiği yorumu...) "-Abi ne bu rezalet, kızı Ünlüler Çiftliği'ne katılır, kendi kaynanalar evine..." *** (Sevcan'ın 450 milyonluk güneş gözlüğü aldıktan sonraki sorusu...) "-Arkadaşlar dışarda hava nasıl?..." *** (TGRT'den Sadi'nin gazete ile yapılan maçta en çok duyulan sözleri...) "-Tüüüh... Ömer'i bizden sandım..." diyAlog... (SHOW TV - Gelinim Olur Musun?... EBRU AKEL: En güçlü bulduğun yanların neler Billur?... BİLLUR: İnsanlarla olan telekomünikasyonum... *** (Radyo D - Fenerbahçe-Konya maçı...) SPİKER (penaltı pozisyonunda): Serdar Tatlı önce bekledi, duraksadı penaltıyı verdi... (Beş saniye sonra) Serdar Tatlı tereddütsüz penaltıyı verdi... *** (TGRT - Serap Ezgü Sizin Sesiniz) SEYİRCİ: Ben aşk acısı çekiyorum... SERAP EZGÜ: Bak ben kardiyolog değilim... Burada öyle bir sistem de yok... Bu konuda yardım edemeyiz... temelin yeri Akıl hastanesinin bahçesinin yanında adamın lastiği patlamış... Arabadan inmiş, tekeri çıkarmış, stepneyi takarken, kenara koyduğu bijonlar yuvarlanıp yağmur mazgalından içeri düşmüş... "Kahretsin" diye söylenmiş, "Şimdi ne yapacağım ben... " Bahçenin içinde, hastalardan Temel, başından beri olayı seyrediyormuş... Adama bağırmış; "Telaşlanma... Öbür üç tekerlekten birer bijon sök... Buna tak, seni en yakın tamirciye götürür.. ." Adam "Vay canına " demiş, kendi kendine... Ve Temel' e dönmüş; "-Sende çok açık bir mantık, düşünme ve değerlendirme kapasitesi var... Burda ne işin var?... Eve gider gitmez, hastane başhekimini arayacağım ve senin durumunun yeniden gözden geçirilmesini isteyeceğim..." Geri dönmüş, arabasına yürümüş... Tam kapıyı açıp binecekken, beyninin ortasına yediği koca bir taş parçası ile yere yıkılmış... Kendinden geçerken, hayal meyal Temel' i duymuş: "-Unutmazsın değil mi?..." sanatik kritik " -Toplumsal olaylardan öyle etkileniyorum ki; bu yüzden arabamı bile değiştirdim... Tinercilerden korkuma arabamı satıp yüksek bir cip aldım..." (Gülşen) politik kritik "-Başbakan'ın cesaretini küçümsemeyin... Bir zamanların fotoğraflarını hatırlayın... Birisi ayak üstüne atmış, karşısında nöbette Başbakan'ları hatırlayın..." (Bülent Arınç) sportik kritik "-Yöneticilerin benim yüzümden istifa ettiğini düşünmüyorum... Şüphesiz her şey tozpembe değil, ama istifa edecek büyüklükte bir olay da yok..." (Del Bosqe) Şifa Yemek Öğle Menüsü Kremalı Mantar Çorba... Sebzeli Köfte... Fırın Makarna... Meşrubat..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.