Gazetenizi son bir aydır hemen hemen her gün okuyorum... Yazılarınızı çok beğeniyorum... Hiçbir gazeteyi bu kadar merakla okumamıştım, her gün kapıda dört gözle bekliyorum... Bu arada gazetedeki resminizde çok karizmatik çıkmışsınız... (...Baby_h90) Abi bilmem beni hatırladın mı?... Amatör de olsa çok güzel web siteleri yapıyorum... Mesela sen gazetedeki yazılarını bana göndersen, ben de yayınlasam... Siteye şifre koyarım sadece gazeteyi okuyanlar bakabilir... Olur mu sence?... (...Tamu Kur) Bugünkü Trabzonspor'la ilgili yazınızı okudum... Yapmış olduğunuz esprilere gülmekten ziyade arkadaş çevreme bir köşe yazarı ancak böyle saçmalar diye okuttum... Lütfen bir daha böyle kötü espriler yapmayın... NOT: Trabzon'da siz ve sizin gibi mizahla alakalı köşe yazıları yazan Trabzonlu olmayan abilerimize ders verilir... (...Selçuk Gedikli) Perşembe ve Cuma günleri zevkle izlediğimiz köşenden mahrum kalıyoruz... Ama hiç olmazsa Çarşamba günü, Perşembe ve Cuma günlerinin de Şifa Yemek Menüsü'nü veremez misin?... Bunu yaparsan ayrıca bu konuyu "Bugünün Buluşu"nda işlemiş olursun. Zira arkadaşlar senin köşeni okumadan yemeğe gitmez oldular, bilgilerine... (...Süer Özyalçın) bizimkiler (Dönüşü olmayan sözleri...) ... Göksel; "-Fransa Başkonsolosu Fransız mı? Türk mü?..." ... Hasan; "-Abi bu trafikte tramvaya mı binilir?..." ... Dündar Abi; "-Baktım cep telefonunda kimsesiz çağrı var..." ... Cem; "-Alişan'ın ön ismi neydi?..." ... Bilgehan; "-Yav Sibel Can'ın şarkısı var ya; Sen gülmez oldun..." ... Alişirin Abi; "-Zamane gençlerinin kadın mı, bayan mı olduğu belli değil ki?..." Hayata dair... Ben dünyaya geldiğim genetik yapıyla hayatımı oluşturan tüm deneyimlerin bir toplamıyım... Bu deneyimlerimin bazıları iyi, bazıları kötü, ama hepsi benimdi... Şu anda, olmayı hakettiğim kişiyim... Hayatım, konumum ve çevreme olan etkim, yaptığım seçimlerin bir yansımasıdır... Eğer tümüyle olabileceğim kişi değilsem, bu, daha yükseğe ulaşmayı seçmediğim içindir... Değiştiremeyeceğim, geçmişte yaşamamaya ya da garantileyemeyeceğim geleceği bekleyerek zaman yitirmemeye ve - tüm sahip olduğum şey olan - ŞİMDİ'nin gerçekliğinde yaşamaya kararlıyım... Elbette herşeyi iyi yapamayabilirim, ama bazı şeyleri pekala iyi becerebilirim... Kazanacağımı garanti edemem, ama şunun için söz verebilirim: Kaybetmenin hayatımda bir alışkanlık haline gelmesine izin vermeyeceğim ve eğer kaybedersem, bu, yürekliliğimi kaybetmek anlamına gelmeyecek... Böylece hayatı dimdik ve yüreklilikle karşılayacak, onu tüm benliğimle hissedecek, büyük düşünecek ve tüm varlığımla çabalayacağım... Kendimi bu sözü gerçeğe dönüştürmeye adıyorum. ("Kişisel mükemmellik" - John Compere ) temelin yeri Temel önde, Fadime arkada çarşıya iniyorlarmış... Fadime sırtındaki sepet bir yana, Temel'in ceketi ve başlığını da elinde taşıyormuş... Onların bu halini gören aydın biri sormuş: "-Bu vaziyetinden utanmıyor musun?... Sen önde hanımın arkada?..." Temel "Niye utanacakmışım" demiş; "-Her başarılı erkeğin arkasında bir karı vardır demiyor musunuz siz?... Ben başarılı bir erkeğim..."