Tepkili vatandaş...

Köşeniz çok güzel, her satırını okuyorum ama itiraf kısmı olmasa da olur diyorum... Çoğu saçma ve anlatımlar kötü... Günün buluşu olarak da; "İlk kez araba modeline uygun plaka alındı" diyorum... (...Tacettin Toker) *** Geçen saa bi itiraf yolladum... Galiba şivesini beğenmedun da yayınlamadun oni... Bu arada hakemler sadece Türkiye'de değil Avrupa'da da engelliyler Karadeniz fırtinasini... Tam UEFA Kupasi'ni getureceyiduk ülkeye, pat kara gömlekli... (...Ömür Avcı) *** Sular yükselirken balıklar karıncaları yer; Sular çekilirken de karıncalar balıkları... Hiç kimse bulunduğu makamı başkalarını yok etmek için kullanmamalıdır... Çünkü kimin kimi yiyeceğini belirleyen güç değil, suların akış yönüdür... (...Fatih Erdem) >> S.Ö.Z. der ki; "-Bütün kötü alışkanlıklar; bırakılmaya yakın yüz kat daha güzel görünür..." (...İradenin yakın gözlükleri olduğunu iddia ederken söylediği müthiş S.Ö.Z.leri) >> Tuzaktan kumanda... (...SHOW TV - Uçankuş) NİHAT DOĞAN: Seda Hanım'ın başını neden kapattığı açık... Kimse olayı sarpıtmasın... *** (...ATV - Santra) KAZIM KANAT: Hakan Şükür'e acıdım... Son 15 dakikada yüzü bembeyaz olmuş, nefes alamıyordu... Yahu 36 yaşındasın kardeşim, bırak git artık... Yaşıtların umreye gidiyor... *** (...SHOW TV - Uçankuş) SEDA SAYAN: Basın artık kendine çeki düzen verir herhalde... Kulak dolgusu ile yapılan haberler bunlar... >> Ayaküstü... Büyük bir ihtimalle fotoğrafıma aldanıp yollamış "Doğu'nun istilası" kitabını sevgili Gültekin Avcı... "Çok tartışılacak" dediği kitapta Büyük Ortadoğu Projesi'nin kapsamı ve içeriğine dair önemli bilgiler, belgeler var... İlgi duyanınız varsa diye... (Birey) *** Tavsiye edeceğimiz öteki kitap henüz çıkmadı ama tamamlanmış... İsmi "Temel kimdir?..." Bildiğimiz Temel... Zaten daha önce yazmıştım; 51 kişilik bir kadronun araştırmasının sonuçları olarak "Temel'in kimliği açıklanıyor"... Yakında... (Heyamola) *** ...Ve Hüseyin Aydemir'in kaleminden "Yalın Ayaklı Sultan Bişr-i Hafi Hazretleri"nin hayatı... Çok anlatmaya gerek yok; Tadına doyum olmayan bir hayat hikayesi, tadına doyum olmayan bir kalemden... (Nesil) >> Temel'in yeri... İyi bir sürücü olmakla övünen Temel gece motosikletle evine dönüyormuş... Karşıdan gelen iki kocaman far görünce düşünmeden ikisini ortalamış ve ertesi gün hastanede gözlerini açmış... Arkadaşları sormuş, -Geçmiş olsun Temel, nasıl oldu?.. "Ortadaki motosiklet hatalıydı" demiş Temel; "-Işıkları yanmıyordu..." *** Temel, sevgilisinden ayrıldıktan sonra oturup şiir döşenmiş; "-Fadime'ye gözlük hediye aldım.../ Daha iyi görsün diye.../ Görünce beni hemen terk etti.../ Acaba niye?..." *** Adam merakını yenemeyip Temel'e sormuş; -Arkadaşım, her kırmızı otobüsü durdurup öpüyorsun... Deli misin sen?... "-Bunlardan biri dün kaynanamı ezdi... Hangisi olduğunu bilmediğim için böyle teşekkür ediyorum..." >> Tebeşir Tozu... "-Aile bağları o kadar ağırdır ki taşımak için iki kişi gerekir... (...Aleksandre Dumas) >> Bizimkiler HÜSEYİN: Bunlar kim, yine yeni birileri çıkmış... BİLGEHAN: Grup Duman bu... İyi elemanlar... HÜSEYİN: Hepsinin adı mı Duman... Kardeş miymişler?... *** TALİP: Demek elaymış bu kızın gözleri... ÖMER: Olum sayfa siyah-beyaz... TALİP: Olsun... Renkli gözlüler siyah-beyazda belli oluyor... *** CEM: Çeyrek ekmeğe 3 kaşarlı tost... BÜFECİ: 2 olur da 3 çeyrek olmaz... Tekli veremiyoruz... CEM: 4 çeyrek yap birini iptal et o zaman... >> kadınlar & erkekler (...Erkekleri deli etmek için geliştirilmiş formüller) > Her yaşgününde, ilk verdiğinizde çok sevdiği tişörtün hep benzerlerini alın. > Başka bir plan için biriktirdiğiniz parayla makyaj malzemesi alın... > Her gün evin şekli üzerinde önemli değişiklikler yapın... > Eve kuşlar böcekler falan alın... Sürekli onlarla konuşun... > Aldığınız ayakkabıya ertesi gün mırın kırın edin, "Nasılsa ucuz yenisini alırım" deyin... > O ucuz bir şey alsa bile sarsılan bütçeden bu alış verişleri sorumlu tutun... > Telefonla "Bir şey lazım mı" sorusuna "Yok" deyip, eve girince markete gönderin... > Kırk yılın başında, içinden geldiği için özene bezene yemek yaptıktan sonra, sızlanarak o gün hamburger yemek istediğinizi söyleyin... > Yorgun ve sinirliyken çocuk taklidi yaparak konuşun... Hatta yüzünden makas falan alın... > Bir şey okumak isterse "Işıkta uyuyamam" diye karşı çıkın, siz okurken lambayı açın... >> Bugünün buluşu > İlk kez kaldırıma veya merdivene oturan çocuk, "Taşa oturma beton çeker" diye uyarıldı... (...08.10.1928) >> Hayata dair... Evinden olanı, karını seviyorsan, karın kusur işlemişse, sen de kalabalığa karışarak yargılamayacaksın onu... Sendendir o ve ilkin kendini yargılayacaksın, çünkü ondan sorumlusun... Yurdun mu battı?... Kendini yargılamanı isterim: Sen ondansın... (Exupery) >> ...gündemin kırıntıları... Hülya Avşar şimdi de Fenerbahçeli eski yönetici Sadettin Saran'la görüşüyormuş... Ali GÜVEN... Sadettin SARAN... Soyisimler bile arayışı ele veriyor... >> sanatik kritik "Bir şeyleri kurcalamak isteyenler kaşıntı tarağı olarak Seda Sayan'ı kullanmasın... Programımda ilk kez türban takmadım, son da olmayacak... Beni eleştireceklerine, Ramazan'da striptiz yapanları göklere çıkartanları eleştirsinler..." (...Seda Sayan) >> politik kritik "-Türkiye gibi jeopolitiği çok önemli olan bir ülkede devlet yönetimi askersiz olmaz ama siyaset yönetimi de askerle olmaz... Bu dengeleri bilmeyen, bir siyasi yönetim ülkeyi sağlıklı şekilde yönetemez. Benim dönemimde konuşamaz..." (...Mehmet Ağar) >> sportik kritik "-Gençleştirme operasyonunu Lyon ve Monaco'da da yapmıştım... Düşüşler yaşadık ama medya, 17 yaşındaki Henry, Trezeguet gibi gençleri görüp destekliyordu... Sonunda o takım Şampiyonlar Ligi yarı finalinde Juventus'a elendi..." (...Jean Tigana) >> söz market "söz'ün gelimi" çerçeve özel hikayesi; derse yaşlıca bir profesör girecekmiş... nihayet, ilk mantık dersi başlamış... çocuklardan biri söz hakkı isteyerek: "sayın profesör, mantık bize ne öğretir?... lütfen her şeyden önce bunu anlatır mısınız" ricasında bulunmuş... profesör, kendisine merak ve şüpheyle bakan talebelerine: "mantık dersinin insanların düşüncesine yaptığı etkiyi açıklamak biraz güçtür... onun için bunu sizlere bir örnekle açıklamak istiyorum" demiş... "farzedin ki, maden ocağından iki insan çıkıyor: birisinin üzeri tertemiz, diğerininki ise kömür karası içinde... bunlardan hangisinin yıkanması lâzımdır?..." öğrenciler, hiç tereddüt etmeden: "elbette, kirlisi" diye cevap vermişler... profesör, tebessüm etmiş: "işte evlatlarım" demiş, "mantık bu soruya cevap vermeden önce şunu sorar: 'nasıl olur da bir maden ocağından çıkan iki kişiden birinin üzeri tertemiz iken diğerininki kirli olabiliyor?..." (şeyda'nın anekdotu)