> OS - 2866 Tuşları gıdıklayın! * TURKCELL, VodaFone VE AVEA'dan; "OS" yazıp boşluk bıraktıktan sonra mesajınızı yazıyorsunuz, "2866"ya gönderiyorsunuz... Çok bir şey değil; "2 SMS / 4 KONTÖR"... > SMS BÜLTENİ... * Kimine göre kralım, kimine göre yalanım... Ben sadece adamına göre adamım... (...Rehber) * Dün göndermiş olduğum mesajın sadece üç satırına yer vermişsin ama... (...~) * RTÜK, F.Bahçe'nin G.Saray'la yaptığı maçlara yayın yasağı koysun... Korku içeriyor... (...Dişi Kanarya) > Tuzaktan Kumanda... (...SHOW - Şarkı Söylemek Lazım) BEHZAT UYGUR: Önümüzdeki hafta neler olmuş, bir görelim... *** (...STAR - Telegol) SERHAT ULUEREN: Nüzhet Bey merhabalar, ben Star Spor Müdürü Serhat Ulueren... Nasılsınız?... NÜZHET KİPER: Bırak kardeşim, sen Serhat Ulueren değilsin... Kafa yapacak başka adam bul... SERHAT ULUEREN: Vallahi billahi ben Serhat Ulueren'im efendim... Dünkü Galatasaray-Fenerbahçe derbisinde yaşanan olayları soracaktım size... NÜZHET KİPER: Olay molay yok... Raporumuzu önümüzdeki günlerde alırsınız... Ben de senin Serhat Ulueren olduğuna inanmıyorum. Hadi eyvallah... *** (...STAR - İbo Show'daki gafı!) BARBAROS ŞANSAL: 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı'nı kutladığımız şu günde başta Atatürk olmak üzere bütün kadınlarımız çok güzel... > Tebeşir Tozu... "-Başkaları için yaşamayan kendisi için de yaşayamaz..." (...Montaigne) > SÖZ'ün gelimi... (...Google Küçük Emrah diyaloğu) ARANAN KELİME: Annem... ARAMA SONUCU: Aradığınız "Annem" terimlerini içeren herhangi bir belge bulunamadı... ÖNERİLER: Tüm sözcükleri doğru yazdığınızdan emin olun... Başka anahtar sözcükler deneyin... Daha genel anahtar kelimeler deneyin... KÜÇÜK EMRAH: Benim hiç annem olmadı biliyor musun Google Abiii... Hiç acımadılar bana, arasam da bulamadım abi... GOOGLE: Tamam tamam zırlama hemen... Buluruz şimdi... Offf offf iş mi bu beee?... > Bugünün buluşu * İlk kez üst üste ciddi açıklar veren defans için, "Yolgeçen hanına döndü" deyimi kullanıldı... (...26.05.1975) > SÖZ'ün gelimi... (...Google Küçük Emrah diyaloğu) ARANAN KELİME: Annem... ARAMA SONUCU: Aradığınız "Annem" terimlerini içeren herhangi bir belge bulunamadı... ÖNERİLER: Tüm sözcükleri doğru yazdığınızdan emin olun... Başka anahtar sözcükler deneyin... Daha genel anahtar kelimeler deneyin... KÜÇÜK EMRAH: Benim hiç annem olmadı biliyor musun Google Abiii... Hiç acımadılar bana, arasam da bulamadım abi... GOOGLE: Tamam tamam zırlama hemen... Buluruz şimdi... Offf offf iş mi bu beee?... > Temel'in yeri... Temel ve arkadaşları oturmuşlar birbirlerine bildikleri güzel fıkraları anlatıyorlarmış... Bu böylece uzun bir süre devam etmiş... Ama sonunda bakmışlarki bu çok uzun süre sürüyor ve hep bildikleri fıkraları birbirlerine anlatıyorlar... Temel demiş ki, "Bundan sonra bildiğimiz fıkralara numara verelim. Anlatmak isteyince bu numarayı söyler, hep beraber güleriz. Böylece anlatma zahmetinden kurtulmuş oluruz..." Hep beraber bunu uygulamaya başlamışlar... Gerçekten de çok eğlenceli geçiyormuş... Günün birinde yanlarına Dursun gelmiş... Hemen atlamışlar, "Bir numara söyle de hepimiz gülelim" diye... Durumdan haberdar olmayan Dursun kırmamak için "138" demiş... Bir anda ortalık kopmuş, bütün arkadaşları delicesine kahkahalar atarak yerlerde yuvarlanmaya başlamışlar... Uzun süren bir bir gülme krizinden sonra kendine gelen Temel, hayretle ne olduğunu anlamaya çalışan Dursun'a dönmüş; "-Allah iyiliğini versin Dursun... İlk kez duyuyoruz, nerden bulursun böyle fıkraları?..." > Bizimkiler... Bursa reklamdan Saim Bozdemir ilk defa reklam görüşmesi yaptığı bir firmada çok heyecanlanmış... Firmadan ayrılırken, "Tanıştığımıza memnun oldum Hüseyin Bey" diyeceğine kapanışı şöyle yapmış; "-Hüseyin oldum, memnun bey..." > itiraf reyonu... (...isim: itiraf ediyorum ...şehir: ama rezil ...yaş: olmak istemiyorum) İzmirli olanlar bilir Sahilevleri, Güzelbahçe ve Oyak Sitesi dolmuşları var... Bunların üçü de aynı yerden kalkıyor, ama farklı yerlere gidiyor... Benim oturduğum yerden Sahilevleri ve Güzelbahçe geçiyor... Cebime dolmuş parası ayırıp kalanları da harcamıştım... Güzelbahçe'yi kıl payı kaçırdım ve diğerini bekledim... Bir dolmuş geldi ve bindim... 500 metre gittikten sonra (parayı verdim bu arada) anladım ki Oyak Sitesi'ne gitmişim... Gayrıihtiyari olarak hemen indim... Hiç param olmadığı için eve kadar yürüdüm (10 km.)... Evdeyken akşam telefonumu cebimden almak için elime cebime attığımda bozuk para hissettim... Çıkarıp baktığımda fazlasıyla dolmuş parası vardı.... (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...) > S.Ö.Z. der ki; "-Yaş büyüdükçe rüyaların gerçeğe dönüşme şansı azalır..." (...Müthiş kere müthiş S.Ö.Z.leri) > Bir yaş daha büyütenler Edirne'de, kaçak elektrik kullanmaktan yargılanan iki kadına, 3'er ay 10'ar gün "güzellik salonu ve düğüne" gitmeme cezası verildi... S.T. ve M.S'ye suçlarının karşılığı olarak öngörülen hapis cezası süresi 1 yıldan az olduğundan 3'er ay 10'ar gün güzellik salonuna ve düğüne gitmeme cezası verildi... Talimat gereğince, polis ekiplerinin belirli aralıklarla umuma açık yerlerde yaptığı kontrollerde, S.T. ve M.S'nin güzellik salonu veya düğünde yakalanması durumunda cezaları hapse çevrilecek. > Nostalji... Sosyal Demokrat biri bir diğerine sorar: -Biz ne zaman bir araya geliriz?... "-İki sosyal demokrat bir araya geldiğinde nasıl dörde bölüneceklerini konuşmadıklarında..." > MMMR'in duvarı... Tam birleşme sayılmaz, bizimki medenî cesaret: İki ay beraber yaşayacağız sadece! (İkinci Sezar & tEnuZ pAygAL) ... Ben yüzme bilmezdim ki valla Rahşan annem itti Denize... (Zekî Sezer) ... Halkım için varım, milletvekilliğini kendim için istiyorsam kör olayım... (Metin Şentürk) > sanatik kritik "-Kısmet olur seçilirsem eğer, desinler ki '550 tane milletvekilinin 549 tanesinin dokunulmazlığını kaldırmıyoruz... Ama seninkini kaldıracağız' gıkım çıkarsa şerefsizim..." (...İbrahim Tatlıses) > politik kritik "-Camiyi, kışlayı, okulu, karakolu ve kahveyi birbirini destekler hale getirmek gerekiyor... Türkiye'yi yönetenler kışlaya da, camiye de, karakola da aynı rahatlıkla gidebilmelidir..." (...Deniz Baykal) > sportik kritik "-Aurelio'ya verilen ceza çok az. Bunu gören diğer futbolcular da koridorlarda başkalarını döver. Biz de Kadıköy'de çirkin olaylar yaşıyoruz. Onları da görmek lazım..." (...Hakan Şükür) > Söz Market Araştırma Görevlisi, "Green_Güler", gençlerimize; "Üniversite size ne verdi" diye sordu... İşte aldığı cevaplar: X Bir şeyler verdi, ama yani şimdi birden söyleyemeyeceğim... Ama verdi yani, vermez olur mu?... X Ne verdi?... Eeee, en azından diploma verdi... Bugün diploma olmadan iş bulamazsınız... Yani anlatabiliyor muyum?... X Daha ne versin ağabeycim?... Şu elimde gördüğünüz saç çıkarma ilaçlarını, şu anti depresanları, şu mide haplarını, migren ve uyku haplarını verdi. Bak nasıl uysalım artık. Gidip ders çalışacağım. İyi geliyor... X Ya, üniversitenin ne verdiği önemli değil. Bakın sizinle açık konuşayım. Ben açık bir insanım. Biz birey olarak ne istediğimizi biliyor muyuz? Önce bunu sorgulamalıyız. Her şeyi başkalarından beklememeliyiz. Bu bağlamda... X Ne aldı diye sorsanız? Bu üniversite kapılarında ömrüm çürüdü be!.. Çürümek için üniversite doğru bir yer miydi, bilemiyorum. Kendime kızıyorum bu kadar çürük domatesin içine girip ne olacağını sandın diye. X Bir sürü Latince kelime ezberledim. Mesela neydi o kemiğin ismi. Dur, şimdi gelecek, dilimin ucunda... X Üniversite bana ne istemediğimi öğretti. Mesela ben tıp okumak istemiyormuşum. Sonra elektronik mühendisi olmak da istemiyormuşum. Sonra bilgisayar öğretmenliği de bana göre değilmiş ve af denen şey, yani affedilmek için ne yaptım bilemiyorum. Yani... X Konuşmak istemiyorum.