tuzaktan kumanda

tuzaktan kumanda (...NTV-Haydi Gel Bizimle Ol) PINAR KÜR: Biz ortaokulda kız-erkek ayrı okurduk... MÜJDE AR: Ben de kız lisesi mezunuyum... ÇİĞDEM ANAD: Bunun için siz biraz tuhaf olmuşsunuz... tebeşir tozu "-Birisine yabancılaşmanın en kötü biçimi; yanında oturuyor olup, ona hiçbir zaman ulaşamayacağını bilmektir..." (...Gabriel Garcia Marquez) itiraf reyonu... (...isim: fatih ...şehir: tokat ... yaş: yirmi) Genelde arkadaşımla gazetelerin bulmaca köşelerinde çıkan, "İki resim arasındaki 7 farkı bulun" köşesindeki 7 farkı bulmaya çalışırdık... Ve genelde 4-5 tanesini bulup diğerleri bulamaz ve bırakırdık... Yine bir gün arkadaşımla inat edip 7 farkı ne olursa olsun bulmaya karar verdik ve uzun uğraşlar sonucunda 6 tane farkı bulduk... Aradan birkaç saat geçmesine rağmen 7. farkı bulamadık... Taa ki; bulmacanın alt tarafında yazan, "İki resim arasındaki 6 farkı bulun" yazısını görene kadar... (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...) günlük konuşmalar Kura çekiminin ardından Fenerbahçe-Chelsea ile, AK Parti de Yargı ile eşleşti... Xxx -Abi ne davası bu?... -Ham hum şaralop davası... Xxx Ona bakarsan memleketi en çok ben düşünüyorum... En koyu Türk benim (Mehmet Aurelio...) bir yaş daha büyütenler Çinli kadın eşini, yatağa ayaklarını yıkamadan girdiği için yakarak öldürdü... Bir aylık evli olan çiftin kavgaları balayında başladı... Sürekli tartışan Wang ve Luo, uyumaya hazırlanırken kocasının kokan ayaklarını yıkamadığını gördü... Buna çok sinirlenen genç kadın, kocası uyuduktan sonra çarşafı ateşe verdi... Alevler odayı sarınca Luo oturma odasına kaçtı, Wang ise odadan çıkamayarak yanarak can verdi... sizinkiler... Cep telefonunun kanser yaptığı domatesler üstünde deney yapılmış... Bunun üzerine arada geçen muhabbet; GÖNDEREN DOMATO: Domatesler cep telefonu kullanmıyor ki, ne olacak?... EL CEVAP: İşte sen bu kadar embesil bir yazarsın domato... Fareler de kanser ilacı kullanmıyor ama farelerin üstünde deney yapılıyor... (...Deli Haylaz'dan) hayata dair... Affetmek, bağışlamak, sözcük anlamıyla bile olsa, görkemli, sıcak, insani, kendine güven ve güçlülük ifadesidir... Yazının başında özellikle şunu söylemek istiyorum: "Unutmayın ki, mutlaka unutmalısınız..." Gerek affetme, gerekse af dileme, insanlık, sevgi, saygı, akıl, duygu paylaşımı ve anlayışı için, çok insani ve fakat o derecede karmaşık bir mantık-duygu çatışmasının yansımasıdır... Affetmeme nefret, kin, katılık, duygusal tükeniş, yıkıcılık ve insanı kahreden, kendi kendini bozguna uğratan bir inatlaşmadır... Bağışlamak ise, bir hissediş değil, bir düşünce ürünüdür... Ancak, bağışlamak, ölçülü bir davranış olmalı, suça teşvik edici ve suçu tekrarlatıcı rahatlığı vermemelidir... Affetme, suçu noktalamayla sonuçlanmalıdır... Aksi halde nasıl olsa affedilirim felsefesi, hep yeni suçların anası olacaktır... Bağışlayabilmek üstünlüğü, gün gelir bağışlanmak hakkını da bize kazandırabilir... Affetme, affedilme olayı seyrek olarak oluşan, seyrek olarak ihtiyaç duyulan duygulardır... En yüce affetme olayı, güçlüyken affetmesini bilmektir... İnsan o zaman daha da büyür. Sık sık ve olur olmaz her olayda ve ortamda bağışlamak, bağışlanan kişiyi ahlaksız yapar... Zalimlerin, acımasızların her yaptıklarını affetmeye kalkmak, öteki yönüyle masum kişilere acı çektirmektir... Ancak, şunu unutmamak gerekir ki: Af; yerine göre görev, yerine göre zorunluluk, yerine göre zaaftır... (...Hanri Benazus) S.Ö.Z. der ki; "-Kazanmak kolay, elde tutmak zordur..." (...Öylesine ama müthiş S.Ö.Z.leri) Temel'in yeri Veteriner, Temel'in köpeğine egzersiz yaptırması gerektiğini söylemiş... ...Ve tavsiyede bulunmuş; "-Onunla at-getir oyunu oynayabilirsiniz..." Ancak Temel, köpeği ile bu oyunu oynayamayacağını söylemiş... Doktor "Neden" diye sormuş, Temel cevaplamış; "-Köpeğim atamıyor ki..." bizimkiler... İzmir Ofis muhasebe servisinden Bekir kardeşimiz kapıyı çalıyor, içeri giriyor ve Sadettin Çal'a soruyor; "-50 YTL bozabilir misin?.. İki 25'lik olabilir..." kritik "-Yaşadığım stresten ne cildim bozuldu ne depresyona girdim?... Psikoloğa da gitmiyorum... Bazen geriye dönüp baktığımda iyi ki yaşamışım, iyi ki bunları da görmüşüm diyorum..." (...Tuğba Özay) "-Para bir silahtır, politika ise tetiği nasıl çekeceğini bilmek..." (...The Godfather II filminden)