tuzaktan kumanda

tuzaktan kumanda (...STAR - Desti İzdivaç) TELEFONDAKİ ADAM: 40 yaşındayım, henüz evlenmedim ve stüdyodaki bayanla evlenmek istiyorum... SPİKER: Evet, bu teklife ne diyorsunuz hanımefendi?... STÜDYODAKİ ADAM: Aman kızım... Uzak dur bundan, 40 yaşındaki adam hiç evlenmemişse bir problem vardır... tebeşir tozu "-Bir damla mürekkep bir milyon kişiyi düşündürebilir..." (...Gordon Byron) *iğnelik... KÖSTEBEK Efendim Türk dilinde, Köstebek gezer durur... Nacak vardır elinde, Sözün beline vurur! Eksik etmez hamleyi, Hoyratça tozar gider... Tersden yazar cümleyi, Kuralı bozar gider! Deli eder insânı, Her kelime ayrı şok! Türkçe galat lisânı, İlâc için dilci yok! (...Sefa Koyuncu) bir yaş daha büyütenler... İnfaz Koruma memuru olarak görev yapan Cemalettin Demir, hayranı olduğu Başbakan'a sevgisini çocuklarının adlarına yansıttı... Cemalettin Demir 3 çocuğuna Recep, Tayyip ve Erdoğan adlarını verdi. Nurten Demir ile 10 yıl önce evlendiğini belirten Cemalettin Demir, "Eşim de ben de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın çalışmalarını takdir ediyoruz ve başbakanımızın adlarını çocuklarımızla tamamlamış olduk" dedi... nostalji... Sevgili CHP Genel Başkanı ve "muhalefet" lideri bir gün otomobili ile otoyolda giderken arkasında sirenler çalarak yaklaşan trafik memurunun işaretine uyarak arabasını sağa çeker ve: "-Ne o memur bey, bir yanlış mı yaptık?..." Trafik memuru gülümseyerek; "- Evet efendim, gereksiz yere ve sürekli "sol" şeridi işgal etmektesiniz..." (...Denizce'nin fıkra köşesinden) bizimkiler... Serdar'la Ali magazin haberlerine bakıyorlar... SERDAR: Kim bu adam yaa?... ALİ: Ya var ya saksafon çalıyor... SERDAR: Haa Hüsnü Şenlikçi... hayata dair... Temizlik yaptım bugün... Hem de tüm benliğimde... Kırgınlıklarımı dışarı çıkardım ilk önce... Görmenizi isterdim... İçimde ne kadar da büyük bir yer kaplıyorlarmış... Kırgınlıklarımı atarken, bakmadım neydi onlar diye... Gelecek geçmişten çok daha fazla yaşanmaya değer... Onların yerine bağışlamayı yerleştirdim özenle... ... Kıskançlığımı çıkardım... Meğer ben ne az kıskançmışım... Çok kolay oldu. Sevindim... Sanki kaybettiğim bir eşyamı bulmuş gibi oldum... Çok şükür ki kin ve nefret yoktu yüreğimde... Nasıl temizlerdim bilmiyorum... Sıra korkularıma gelmişti... Çıkarmaya bile korktum önce... Ne çok alışmışım onlarla yaşamaya... ... Bunca acı ve endişeye nasıl alışılır anlayamadım... Her gün yeni yeni endişelerle beslenen yeni korkular birikmişti içimde... Mutluluklarımı, umutlarımı ne de çok ertelemişim... O an bu ilgiyi onlara verseydim, her gün onları düşünüp birer umut daha ekleseydim, almadan verip, beklemeden sevseydim, herşeyden önce içimdeki sevginin ve gücün daha fazla farkında olsaydım böyle temizliklere ihtiyacım kalmazdı... ... Neşe ektim, hoşgörü, güven, sevgi ektim... Almadan vermeyi, sevilmeden sevmeyi, paylaşmayı ektim... Çılgınlık ektim, doğallık, bağışlama ektim içime... Aşk ektim her hücreme... Çoşku, heyecan, sessizlik ektim... Tüm güzel fikirler sessizken geliyor bana... Kabullenme ektim... Baş eğme değil... Olduğu gibi kabullenme... (...Edward Morrison) S.Ö.Z. der ki; "-Yükselmek için ellerini kullanmak, dilini kullanmaktan kolaydır..." (...Artık ne anlarsanız anlayın diye boşverdiği müthiş S.Ö.Z'leri) Temel'in yeri Temel'le Dursun arabaları ile kasisli arka yoldan paldır küldür soygun yapacakları bankaya doğru hızla gidiyormuş... "Biraz yavaş ol" demiş şoför Temel'in yanında oturan Dursun, "-Bagajda iki tane TNT var ve her an patlayabilir..." "Kafana takma, önemli değil" demiş Temel; "-Patlarsa patlasın... Ön koltuğumuzun altında yedek bir tane daha var..." bizim ora (...Burdur şivesiyle hoş ve nahoş laflar... Arkadaşım Hasan Birpınar gönderdi) -Goca bınarın suyu mu bu?... -Decesen kendin de... -Nesibessiz deli... -Kellenip küsme öle... -Kaykışıp kasılma öle... -Ihı geldik ıhı gidiyoz... -Nasısın ağam, iyiyim gagam... -Bazardan pırtıları geher... -Gı, ipin ayneşmiş... -Ötey gün gelmişler... -Nahadert bağında yanıve... -Ha gahbem, dayım ha... -Yönü beri, yönü geri... -Tarna aşı yiycen mi sen?... -Bi gayfe yap bene... -Naha bulutsuz günlerde yıldırım düşsün... -Naha ciğer bağından yan... kritik "-Bütün bağımsız kadınların bir güzel lafa, bir gülüşe, omzunu okşayan bir ele anlık bir zaafı vardır... Hayat bize demir kadın olmak dışında bir seçenek tanımıyor nihayetinde..." (...İclal Aydın) WENDY: Ama Goldie benim kardeşimdi... İkiz kardeşim... MARV: Sanırım o iyi olandı... (...Sin City filminden)