tuzaktan kumanda

tuzaktan kumanda (...ATV-Sürpriz) ESRA ERSOY: Kızlar aralarında konuşurken duydum... Bizim için, diyorlar ki: "Salak oldukları için bu kadar ilgi odağı oldular..." MAHMUT TUNCER: Siz kendinizi salak hissediyor musunuz peki?... *iğnelik... MARTAVAL Sözde ses uyumu ya; Özde yat kalk borusu! Dizildik tek sıraya, Ya tiz, ya bas doğrusu! Nüans diye bir şey var, Ses inişli çıkışlı... 'Uyum kâbusu' bozar, Olmaz cümle nakışlı! Dur demeli acilen, Bitmeli bu martaval! Ses uyumu denilen, İki delikli kaval! (...Sefa Koyuncu) tebeşir tozu "-İnsanlar kötülüğü arzuları güçlü olduğu için değil, vicdanları zayıf olduğu için yaparlar..." (J.S. Mill) itiraf reyonu... (...isim: merve ...şehir: ankara ...yaş: on sekiz) Eski evin ordaki elektrikçi amca; Hani sen dükkanın önünde otururken telefon çalardı, içeri koşup tam açacakken kapanırdı ya... İşte onu sana defalarca yapan biziz... Ben, Kübra ve Elif... O zaman eğlenirdik ama pişmanız, özür dileriz (omer.soztutan@tg.com.tr - itiraf edin, rezil edelim...) bizimkiler... Ersin'in ofisi Kadıköy'de, evi Yenibosna'dadır... Ertesi gün sabah arabayla çok önemli bir işi olduğu için, iş yerine arabayı götürmez... Ee, götürmediği için de, akşam arabayla değil deniz otobüsüyle döner... İşi olduğu sabah kalkıp evin önündeki arabaya binecektir... Ki; aslında araba evin kapısının önünde değil, işyerinin kapının önündedir... Anladınız mı?... Anlamadınız... Yaşlılık efendim yaşlılık... Nostalji... Halil Lütfü Dördüncü'nün iki eski dostu evine misafir gelir... Halil Lütfü cebinden tabakayı çıkarıp birine uzatır; -Buyurun... "-Ben sigara içmem..." Tabakayı kapatıp cebine koyarken misafir, yanındaki arkadaşını gösterir; "-Ona versene..." Halil Lütfü kurnazca güler; "-Yoook... O içer..." (..."Babıali Konuşuyor/Yokuşun tükettikleri"nden) S.Ö.Z. der ki; "-Sevgisizlik kuduzdan beter... Aşısı yok çünkü..." (...Hah işte dedirten müthiş S.Ö.Z.leri) hayata dair... -Dış görünüşünüzü başkalarınkiyle karşılaştırmayın... Unutmayın siz bir yağlı boya tablosu değilsiniz.... -Hırslarınıza gem vurun... Hırslandıkça mutsuzluğunuz artar... -Geçinecek kadar para yeter... Çok para biraz mutluluk getirir ama fazlasını veremez. Zenginlik arttıkça saadet aynı oranda artmaz... -Dâhi olmadığınıza üzülmeyin. Yapılan araştırmalarda fazla zekânın da mutluluk getirmediği görülüyor... -Mutluluk biraz da genetik... Bazı insanlar genetik olarak mutlu olmaya daha yatkındır... -Evliler bekârlara göre hayattan daha çok tatmin duygusu alıyor... -Allah'a ve öteki dünyaya inanmak hayata bir amaç ve anlam kazandırır... Yalnızlık duygusunu yok eder... -Bencil değil, verici olun... Zarafeti elden bırakmayın, kırıcı olmayın... (..."The Journal of Happiness Studies"tan) Temel'in yeri Almanya'da çalışan Temel, izinde memleketine gelmeye karar vermiş... Klimalı bir araba alıp, tutmuş Trabzon'un yolunu... Birkaç gün gezip tozduktan sonra arkadaşlarına, "Gelin arabayla biraz dolaşalım" demiş ve yola koyulmuşlar... Ağustos sıcağında klimayı da güzelce açmış, arabanın içi buz gibi olmuş... Köye döndüklerinde Temel, arkadaşlarına "Nasıl buldunuz arabamı" diye sormuş... "Temel araban çok iyi de" demişler; "-Sen bu arabayla kışın dolaşma... Her tarafın buz tutar..." bir yaş daha büyütenler... Almanya'da yaşayan 14 yaşındaki Hannah'nın dramı insanın tüylerini diken diken ediyor. Acı duyma hissi bulunmayan zavallı kız, henüz minik bir kız iken dilini emerek yarısını yedi. Defalarca kemikleri kırılan Hannah, parmaklarını yediği için dişleri doktor tarafından söküldü. Hannah'nın yakalandığı hastalık dünyada sadece yüz kişide bulunuyor... kritik "-Ben 82 yaşımdayım... Hayatım boyunca hep mutlu oldum, hep iyimser biriydim... Ama artık değilim... Seçim olsa ne olur ki?... Türkiye'yi yönetecek adam mı var?..." (...Yaşar Kemal) SKYLAR: Bu haksızlık... WİLL: Ne haksızlık?... SKYLAR: 4 yıldır buradayım ama seni yeni buldum... WİLL: Ama buldun... (...Good Will Hunting filminden)