Yeni öğrencilere nasihatler

Dün ilk kez okullu oldunuz... Kayıt parası olmadığı için okulu temizlemek zorunda kalan annenizin temizlediği sıraları doldurdunuz... Artık hakikaten de okul sizin yuvanız... Öyle ki, ilk tatil 70 gün sonraki, Ramazan bayramına denk geliyormuş... O yüzden, bu uzun tahsil hayatınızda size çok lazım olacak "okulu kullanma talimatı"nı veriyorum... Okulda her öğretileni öğrenin... Çünkü yazılılar, sözlüler olacak ve sizin okulu tamamlamanız için bunları bilmeniz gerekecek... Daha sonra öğretilenleri unutmak için, okul bittikten sonra bol bol zamanınız olacak... Bizim zamanımızda yanlış bir seçenek vardı... "Ya sporcu olmak", "ya okullu olmak" gibi iki tercih sunuluyordu... Şimdi iyi bir sporcu olmak için içi ne kadar dolu olursa olsun o çantayı taşımak zorundasınız... Dünya ve Olimpiyat Şampiyonları Naim Süleymanoğlu ve Halil Mutlu böyle yetişmiştir... Teneffüs zili çalmadan çantanızı hazırlayın... Çalar çalmaz deli gibi oradan oraya koşuşturun... Süreyya Ayhan'lar da böyle çıkmıştır... Her öğrencinin koşarken bir öğretmene çarpma, her öğretmen elinin bir öğrenci yüzüne çarpma hatırası vardır, önemsemeyin... Duvarlara yazı yazma seanslarına siz de katılın... Zevk duyarak yazdığınız tek edebiyat türü "Tosun edebiyatı" olacaktır... "İleride ne faydası olur" diye sorarsanız, hiçbir şey olmazsanız Engin Ardıç olursunuz... Sakın ola gazetelerdeki, "Servis şoförü kravatlı olacak", "Her serviste kemer olacak", "Güzergah internetten takip edilecek" haberlerine güvenip kimseye kafa tutmayın... Evde normal baba, okulda 40 Haramiler ve Ali Baba, serviste de Müslüm Baba'yla yaşamaya alışın... Duvarlardaki çatlaklar sizi korkutmasın... Bizim zamanımızda da vardı... Duvar bu... Hiç çatlamasa sıkıntıdan çatlar... Ayrıca çatlak, bir eğitim türüdür... Yollardaki, bütçedeki, siyasetteki çatlaklara bir hazırlıktır... > Yaşasın okulumuz...