Eğitim Eğitim Eğitim

A -
A +

İnşallah sizler, "Kargadan başka kuş, Teşvikiye'den başka yokuş bilmem" diyenlerden değilsinizdir. Enterdonat, Lamas, Mayer nedir, bilir misiniz? Peki, Clementine, Satsuma? Ya, Star Ruby, Washington, Starking, Golden, Granny Smith, Hydred, İmparator ve Amasya? Armut alırken hep zorlanırım. Ankara'sından Deveci'sine, çeşit çeşit armut var. Hangisi tatlı, hangisi buruk, hangisi sert, hangisi yumuşak, hangisi dayanıklı, hangisi değil bu yaşıma geldim hâlâ öğrenemedim. Bir armut, aynı yerden başka bir sefer alınanla aynı lezzeti vermiyor. Cinsi, geldiği yer, yetiştirilme şartları, ne zaman toplandığı, yollarda, depolarda bekleme süreleri değiştikçe meyveler de kaliteleri de değişiyor. Peki biz tüketici-müşteriler, bunca çeşit, bunca bölge, bunca yetiştirici, bunca satıcı arasında yolumuzu nasıl bulacağız? Aradığımız lezzeti bulamayınca ne yapacağız? Balık alırken de öyle. Akya, Barbunya, Tekir, Çipura, Deniz Alası, Dil, Pisi, Eşkina, Fangri, Mercan, Gümüş, Hamsi, İskorpit, İstavrit, Kalkan, Karagöz, Kefal, Kılıç, Kırlangıç, Kofana, Kolyoz, Lahos, Levrek, Lüfer, Mercan, Mezgit, Minakop, Orfoz, Orkinoz, Palamut, Sardalya, Sinarit, Torik, Trança, Uskumru, Zargana, nedir? Hangi mevsim çıkar? Nereden gelir? Ne zaman yenir? Nasıl pişirilir? Nasıl yenir? Bilir miyiz? Haftaya Kurban Bayramı. Etin çeşitlerinden haberimiz var mı? Antrikot, Biftek, Bonfile, Kontrafile, Kafes, But, Kol, vesaire nedir? Nasıl hazırlanır, nasıl pişirilir, nasıl yenir? Kıyma bile çeşit çeşit. İşin içinden çıkmak kolay değil. İşte bu soruların cevabını bulmak için birileri bizi düşünsün, bize yardım etsin, bizi eğitsin isteriz. Evet, itiraf ediyorum; Meyve, sebze, balık, et, tavuk, peynir, yağ gibi temel gıda maddelerinde bile "bilinçli bir tüketici ve müşteri" olmam için eğitilmeye ihtiyacım var. Bunu bana samimiyetle sağlayanlara, gönlümde de cüzdanımda da en büyük yeri veririm. "Müşteri Eğitimi"ne ihtiyacımız var. Müşteri eğitimi, "seminerler vererek" olmuyor. Müşteri eğitimi için "müşteriye saygıya dayanan" yeni yeni yollar ve yöntemler bulmak gerekiyor. Gözünü geleceğe çevirmeyi başarabilen firma ve kuruluşlar, dillere sakız olan tabirle "marka olmayı", müşterinin gönlünde taht kurmayı başarabiliyorlar. Mesela, perakendecilikte uzmanlığıyla bilinen Metro sattığı meyve ve sebzelerin nerede ve hangi üretici tarafından yetiştirildiği bilgisini müşterileriyle paylaşıyor. Müşteri eğitimi işini ciddiye alıyor. Bakkallara yönelik eğitici kampanyalar yapıyor. Müşterilere sunulan broşürlerle uzmanların ağzından ürünler tanıtılıyor, nasıl hazırlanacakları, nasıl tüketilecekleri hakkında bilgiler veriliyor. Metro'nun geçen gün okuduğum bir broşürü sayesinde limon, portakal ve elmanın çeşitlerini de, özelliklerini de iyice öğrendim. Hangisi sulu, hangisi tatlı artık biliyorum. "Müşteri Eğitimi" firmanın bildiklerini müşterileriyle paylaşması demek. Firmanın, müşterisi karşısında "gizlisinin saklısının kalmaması" demek. Müşterisinin menfaatlerini ona bildirmesi demek. Markalar müşterileri kadar, tedarikçilerini de eğitiyorlar. Tedarikçi eğitiminden geçmeyen fasoncularımız, "onaylı tedarikçi listesi"ne giremiyor, mallarını ünlü markalara satamıyorlar. İhracatçımız ürünlerini nerede, nasıl, kimler yardımıyla ürettiğini, kimleri çalıştırdığını, hangi kimyevî maddeleri kullandığını, atıkları ne yaptığını, çevreye zarar verip vermediği belgeletmek zorunda. Çalışanların eğitimleri, müşterilerin eğitimleri, tedarikçilerin eğitimleri derken, firmalarımız ve işletmelerimiz her bakımdan birer eğitim yuvası haline geliyor. Dünya ile rekabet etmek istiyorlarsa, yüksek lise durumundaki birçok üniversitelerimiz bile yakında eğitim ve akreditasyon almak zorunda kalacaklar. Eğitimi ciddiye alıp, müşterisini dahi eğitenler kazanıyor.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.