Girişimcilik ve pazarlama zekâsı

Sayıları şimdiden yüzelliyi aşan üniversitelerimizin hemen hepsinde, business (bizınıs) okutulur. İşletme fakültesi ve/veya meslek yüksek okulu adı altında bol bol "işletmeci" yetiştirilir. Memlekette işletme mezunları kadar, işsiz (veya iş beğenmeyen) işletmecilerin sayısı da çoktur. Bir işletmeci ne yapar? Amir midir, memur mudur? Yönetir mi, yönetilir mi? gibi sorulara bu gençlerden net ve belirgin bir cevap alamayız. Kafaları karışıktır. Hocaları tarafından "sizler büyük büyük işletmelere yönetici olacaksınız" gazıyla yetiştirilen bu gençler birkaç iş arama girişimi sonrasında kendilerinin yönetenler safında değil, yönetilenler arasında görüldüğünü hissedince epeyce şaşırırlar. Canları sıkılır, moralleri bozulur. Bir kısmı, bu zorluğu aşmak ya da zamana yaymak için yüksek lisansa gözlerini dikerler. Son zamanlarda gençler arasında bir girişimcilik modası başladı. Girişimcilik, iş kurmak, yeni işler (ve dolayısıyla istihdam) üretmek, kendi işinin sahibi olmak, gençleri iş sahibi yapmak gibi tabirler de sıkça konuşulur oldu. Bu sahada, kamu, özel teşebbüs ve bazı STK'lar ciddî adımlar atmaya, yarışmalar düzenlemeye, ödüller ve destekler vermeye başladılar. Bu adımların hepsi de güzel "girişimler". Tebrik ediyoruz. En azından, gençlere, topluma ve kamu otoritelerine girişimciliğin önemini hatırlatıyor, konuyu gündeme getiriyorlar. Araştırmalar, girişimciliğin doğuştan bazı kabiliyetlerle ilgisi olsa da, sonradan öğrenilebilecek türden ilave bilgi, beceri ve azimle güçlendirilebileceğini ortaya koyuyor. Sadece işletme fakültelerinde değil, öteki bütün meslekî eğitim veren öğretim kurumlarında girişimcilik dersleri verilmesi yerinde olacaktır. Başlı başına girişimcilik okullarının açılmasına da şaşırmamak lazım. Girişimci, özünde, pazarlarda kimsenin göremediği fırsatlardan iş çıkarmayı başaran kişidir. Dolayısıyla girişimcinin üstün bir pazarlama zekâsına ve sağlam bir pazarlama eğitimine de ihtiyacı vardır. Demem o ki, en sıkı girişimciler, sıradan işletmecilerden değil, zekî pazarlamacılar arasından çıkar, çıkacaktır. Demedi demeyin! > (Pazarola, pazartesi günleri yayınlanır.)