Haritalar, hayaller, gerçekler

Âcizane, haritası olmayanın geleceğinin de olamayacağını düşünürüm. Haritalar gerçeklerden ziyade hayallerimizin resmidir. Haritacılar bilir, hiçbir coğrafî harita gerçekleri çarpıtmadan çizilemez. Üç boyutlu yerküreyi, iki boyutlu kâğıt (veya ekran) üzerinde tam olarak temsil edebilmek için hangi haritalama sistemi kullanılırsa kullanılsın, bir harita, şekil, alan, mesafe veya yön gibi dört konudan sadece biri itibariyle gerçekçi ve doğru olabiliyor. Diğer bakımlardan gerçekler yamultulup çarpıtılıyor. Haritalar sadece dağ tepe göstermiyor. Her harita belli bir maksatla hazırlanıyor. Ona göre adlandırılıyor. Coğrafî bilgi sistemleri iş hayatının çok işine yarıyor. Google, sadece insanlara kendi evlerini görmeleri için harita yayınlamıyor. Dünyanın bütün bilgisini, coğrafyayla, ülkeler, şehirler, sokaklar ve hatta mağazalarla ilişkilendiriyor. Bir tuşla, civardaki eczane, hastane, pastane, okulları, yerleri ve yollarıyla birlikte gösterebiliyor. Harita çağlar değiştiren öneminden pek bir şey kaybetmedi. Hele şimdi, harita olmadan yol iz bulunmuyor, şuradan şuraya gidilemiyor. Araçlara, telefonlara kadar girdi. İstanbul'un çıldırtan trafiğinde belediyenin cepten vermeye başladığı, şimdilik ücretsiz, anlık bilgi hizmeti hızla yayılacak gibi görünüyor. Harita bahsi, hükümetin 145 maddelik eylem planından açıldı. Bu da bir nevi harita. Halk olarak bize neler yapılacağını gösteriyor. Kimileri beğendi, kimileri şaşırdı, kimileri de karşı çıktı. Yol haritası stratejik bir belge. Pazarlamacıların bildiği bir başka harita da "konumlandırma haritası". Müşterilerin zihninde rakip marka ve ürünlerin birbirlerine nazaran ne durumda olduklarını gösteriyor. Firma, markası için nasıl bir algılama arzuladığını, hayal ettiğini de haritalara bağlayarak faaliyete girişiyor. Üstelik markanın kendine biçtiği haritanın gerçeğe dönüşmesi sadece onun elinde olmuyor. Rakipleri, iç ve dış çevredeki olaylar da sonucu etkiliyor. Tony Buzan sayesinde "beyin haritalama" tekniğini ve beynin sağını solunu da öğrenmiştik. Sağ beyin artistik, sol beyin analitik takılırmış. Bir işte, meslekte, sanatta, yönetimde ve pazarlamada başarılı olmak için sadece sol beyne (akla, mantığa, bilgiye) değil, aynı zamanda sağ beyne (heyecanlara, hislere) de hitap edilmesi; her iki lobun birlikte çalıştırılması gerekiyormuş. Ancak bu sayede, haritalar gerçeklerden hayallere köprü olabiliyor. Hayallerini kendi haritalarına nakşedemeyenler, sağını solunu bilemiyor, başkalarının haritalarına mecbur kalıyorlar. (Pazarola, pazartesi günleri yayınlanır.)