Okuyanlar, doğru okuyanlar

A -
A +

Yerelliği genelliğine karışmış bir seçimde oylarımızla vatandaşlık görevimizi yaptık. Hayırlı olsun. İnsana mahsus yanılma riskini göze alarak, herkesin kendini başarılı ilan ettiği bu seçimlerde, şamatacıların değil, dünyayı, gidişatı ve seçmenleri derinden okuyabilen stratejistlerin daha başarılı olduklarını tahmin edebiliyorum. Pazarlamada da, pazarı, dünyayı, gidişatı ve müşteriyi derinden okumayı bilenler, okuyamayanlara galip geliyorlar. Halk da, müşteriler de, kendilerine bir şeylerin dayatılmasından hoşlanmıyor; kendilerini yok sayanlara uzak duruyor; gönlünü okuyabilenleri el üstünde tutuyorlar. Seçmen ve müşteri bir yana; genel olarak okuma özürlü bir toplum sayılsak da, evlatlarımızın okumalarına özen gösteriyor, okuyup adam olsunlar istiyor; ama kitaba, kitaplara, kütüphanelere değer vermediklerinden de şikâyet ediyoruz. Evlerde kitaplıkların süs, devletin kütüphanelerinin bir angarya sayıldığı bu ülkede kaç aday, seçmenine kütüphane vaad etti? Kaç seçmen bunları tercih etti? Bu hafta Kütüphaneler Haftası. Kültür Bakanlığınca hemen her yıl hiç değiştirmeden yayınlanan yönergelerle kutlanır gibi yapılıyor. Bu cılız kutlamalarla, kitaba, kitaplıklara ve kütüphanelere verilen değer bir türlü arttırılamıyor. Kitaplar ve kütüphaneler birer pazarlama nesnesi olarak ele alınmadıkça da, çocukluğumuzdan beri tekrarlanan bu klasik kutlama programlarının bir işe yarayacağı yok. Kitaplar birer değer ve kütüphaneler de birer işletme. Her işletme gibi bunlar da belli bir pazarlama mantığıyla yönetilmeyi gerektiriyor. Toplumun kitaba bakışının kalite kazanması da ancak ülke çapında zekice yürütülecek makro pazarlama çözümleriyle mümkün. Yayıncılar, kitaplarıyla halkın gündemine ve tabiî ki cüzdanlarına girebilmek için ciddî pazarlama çabaları gösterseler de, "okuyucusu çok olan kitap, çok satar" anlayışından kurtulamıyor, "etkili pazarlanan kitap çok satar" anlayışına geçemiyorlar. Kitabın, devletiyle, yazarıyla, editörüyle, yayıncısıyla, dağıtıcısıyla ve hatta okuyucularıyla ele ele satıldığı gerçeğini okuyamıyorlar. Okuyanlarımız kadar, doğru okuyanlarımız da bol olsun. >> (Pazarola, pazartesi günleri yayınlanır.)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.