Bütün tevazuuna, ağırbaşlılığına, sabrına rağmen, su da bir pazarlama metaı oldu. Dünyanın dengeleriyle birlikte su da değişti. Kendini naza çekti. Şimdi, suyun kadar konuş, devri. Su pazarında aklı başında fikirler de görülüyor. Kıt olanı paylaşma kavgası yerine, eldeki değerleri akıllı işbirlikleriyle değerlendirme önerileri gündemde. Yokluğun, kıtlığın, yok satmanın talebi daha da kamçıladığını, üretim olmadan paylaşmanın işe yaramadığını görenler var. İstanbul'un su meselesinde, halkı, kent insanını (müşteriyi) öne alan ve onun tercihlerinin asıl belirleyici olduğunu sözleriyle ve icraatıyla gösteren bir Başkan Topbaş var. Topbaş, tüketimde halkın yardımı olduğu sürece su kesintisi yapmayı düşünmüyor. Kesintinin israfa yol açtığını vurguluyor. Elindeki varlıkların değerini iyi bilen bir pazarlamacı gibi, zammı da düşünüyor, biçimini araştırıyor. Nasıl bir fiyat farklılaştırması yapacak, zamana göre mi, miktara göre mi, kullanıcıya göre mi, dönemsel mi, göreceğiz. Ankara'da Başkan Gökçek'in sıkıntısı daha ciddî. Aklı devreye soktu. İki gün su, iki gün kesinti; yoksa üst kotlara su çıkmaz, dedi. Pazarlamacının olmazsa olmazı sayılan, ihtiyaçlarla imkânları birleştirme becerisiyle, memurlarına, tatile gidin, dedi. Tatil ikramiyesi de verirse şaşmayız. Geçmişte İstanbul'da çok su sıkıntısı yaşadık. O zamanlar başka bir zihniyet işbaşındaydı. Akan suyu kesiyor, yasak getiriyordu. Emrediyor, vanayı kapatıyor; susuzluğa mahkûm ediyordu. Okullar olmadan maarifi idare etmeye çalışıyordu. Şimdikilerin zihniyeti farklı. Hem okullar olacak hem problem olmayacak; hem araçlar olacak hem trafik tıkanmayacak; hem ışıklar olacak hem de kavşaklar, tüneller, alternatif taşıtlar, diyor. Belediyeler, firmalar, kurumlar ve kuruluşların pazarlama becerilerini devreye sokarak, bizim gibi, suyu hâlâ aziz bilen, tasarrufa ve su tüketimini düşürmeye karar vermiş vatandaşlara yeni yeni yollarla da yardımcı olacaklarını umuyoruz. Bizlere yeni bir su tüketim kültürü ve davranışı kazandırmalarını bekliyoruz. Uyarıcı mesaj, sembol ve araçlara; tüketimimizi an be an öğrenmemize imkan veren düzeneklere; belli bir miktara ayarlandıktan sonra suyu kesen, azaltan, istesek de bize bol su vermeyen takılara; başka yepyeni aletlere ve fikirlere de ihtiyaç var. Boy boy su deposu satmakla, küvette su depolamakla su aziz olmuyor. Başka problemlerimiz gibi, su işlerinin hakkından da selim akılla devreye sokulan piyasa ve pazarlama uygulamalarıyla gelinir. Zartla zurtla, korkutarak, tehdit ederek, yasaklayarak değil. > (Pazarola, pazartesi günleri yayınlanır.)