Bilgi ve iletişim teknolojileri hayatları da pazarlamayı da derinden etkiliyor. Gelişmelere bigane kalanlar kaybedecek. İş dünyası CEO'nun Baş İşletme Sorumlusu olduğunu galiba öğrendi. Lakin CIO'larla (Baş Enformasyon Sorumlusu) ve CMO'larla (Baş Pazarlama Sorumlusu) henüz tam tanışamadı. Baş Pazarlama Teknolojisti gibi bir unvan, şayet piyasada tutarsa, bu CTO'lar, CMO'larla CIO'ların arasını bulup, firmaların güçlerine güç katacaklar gibi görünüyor. Bilgi ve iletişim teknolojisinin temeli internete, webe, mobile ve ağlara dayanıyor. Bu alanda dünyadaki gidişatı yakından takip eden uzman Kevin Kelly'ye göre, yaşadığımız teknolojik depremlerde henüz işin başındaymışız. Artçı depremler sürüp gidecekmiş. Diyor ki; Hayatımız ekran. Her yer ekran kaynıyor. Bu ekranlar gözümüzün önüne, gerçeklerin üstüne serilmiş dijital perdeler haline geldi. Dünyayı bu örtülerin arkasından görüyoruz. Kaynağından ve kitaplardan değil, ekranlardan öğreniyoruz. Tek yönlü etkiler sönüyor. Etkileşmeyen hiçbir şey iş yapmıyor. Etkileşme iki yönlü. Biz ekranlara bakarken, ekranlar da bizi izliyor. İki yönlü bir ayna sanki. Etkileştikçe içerikler de yenileniyor, bizler de değişiyoruz. Paylaşmak bu dünyanın ana fiili oldu. Web ve internet paylaşmak üzerine kurulu. Her şeylerimiz paylaşılıyor. Dostlar, hatıralar, beklentiler, korkular, ümitler, bilgiler, yatırımlar, işler, görevler... Her şey paylaşılacak. Şeffaflık ve kişiselleşme daha da derinleşecek. Ne geçmiş ne gelecek, yalnızca akıp giden an var. Haberler, yazılar, bilgiler, görüntüler sürekli akıyor. Akanların çokluğu, geçmişe bakmaya, geleceği tasarlamaya zaman bırakmıyor. Sahiplikten çok erişebilmek önemli oluyor. Her an her şeye her yerden erişebilir olmak, sahipliği ikinci plana atıyor. "Tam zamanında satınalma" sayesinde sahipliğin maliyeti erişimin faydasına dönüşüyor. İnternet sanki büyük bir fotokopi makinesi. Artık kopyalayanlar değil, kopyalanabilir şeyler ve işler üretebilenler kazanıyor. Bu da böyle bir teknoloji yazısı oluyor... (Pazarola, pazar günleri yayınlanır.)