Global rüzgârların çok sert esmeye başladığı yetmişli yıllardan itibaren iş hayatında iki konu çok önem kazanmaya başladı. Birincisi sistem yaklaşımı anlayışıdır. Kuantum çağının "kelebek etkisi" diye özetlenen; kâinatta her şeyin etkileşim içinde olduğu anlayışı son çeyrek yüzyılda yaşanarak kavrandı. Bu anlayış yönetim tarzında köklü değişimlere sebep oldu. Önceleri şirketleri çeşitli bölümlere ayırarak ve bu bölümler arasına kalın ve yüksek duvarlar örerek ve de her şeyi yukarıda planlayıp alt kademelerden sadece emredileni yapmalarını istemek tarzındaki yönetim artık geçerliliğini kaybetmeye başladı. Çünkü bu tarz; şirketlerde esnekliği azaltmakta dolayısıyla değişen şartlara uyumu zorlaştırmakta ve şirketlerin hızını kesmekteydi. Hızı gittikçe artan değişim dalgalarıyla baş edebilmek için şirketlerin topyekûn ve bütün unsurlarıyla hareket etmeleri gerekli hale gelmiştir. İşte son yıllarda ortaya çıkan; "öğrenen organizasyon", "toplam kalite", "yalın yönetim", "altı sigma" ve benzeri yönetim tekniklerinin temel mantığı "sistem yaklaşımı mantığıyla şirketlerin belli vizyonlara odaklanması" diğer bir deyişle "şirketlerde bütün paydaşları (Tedarikçi, şirket hissedarları, yöneticiler, çalışanlar, müşteriler, devlet, toplum) gözeten bir kültür oluşturulması" olarak özetlenebilir. İşte bu tarz bir yönetim tekniğine kafa yorulmaya başlandığında en önemli aletlerden biri de "takım anlayışı"dır. "Bir vizyonu gerçekleştirmek için, yüksek kişisel kaliteye ve de farklı karakterlere ve kabiliyetlere sahip kişileri uyum içinde değer üretmek üzere bir arada hedefe kilitlemek" olarak kısaca tanımlanabilecek olan "iş takımları" (Work-teams) bugün artık vazgeçilmez hale gelmiş bulunmaktadır. Aslında "meşveretin esas olduğu Anadolu kültürü" bu anlayışı asılardır uygulamaktadır. Ancak bütün alanlarda olduğu gibi yönetim alanında da öz kültürümüzden uzaklaştığımız için bu tür teknikleri batıda bizi taklit ederek geliştirenlerden "ithal etmek zorunda kaldık." Malum "ithal malı iyidir" paradigmasından paçamızı hâlâ kurtarabilmiş değiliz...