Şimdi bizim dizi başlıyor!

Memlekette son yirmi yılda çok büyük değişimler yaşandı. Bunlardan en önemlilerinden biri de 'Anadolu insanının müteşebbis olarak sahnede yer almasıdır.' Rahmetli Turgut Özal'ın başardığı birçok iş arasında o günlerde en göze batmayan; ama Türkiye'nin dünya ticaretinde söz sahibi olmasında büyük katkısı olan bu 'değişim' memleketin ekonomik açıdan parlamasının ana sebeplerinden biridir. O günleri hatırlayın! O zamana kadar birkaç kişinin ve şirketin faydalandığı 'Tahsis düzeni'nden, 'Teşvik düzeni'ne geçilmişti. Yani devletin belli birtakım temel mallarda mesela çimento, demir, kömür ve benzerinde tamamen 'politik ve ahbap-çavuş' ilişkisine dayalı 'Ankara imzalı tahsisler' kaldırılmış, müteşebbis kabiliyeti desteklemeye yönelik, politik tercihlerden ziyade projeye dayalı teşvikler uygulamaya konulmuştu. Yıllarca oturduğu yerden kazanmaya alışmış 'dükalıklar' yerine iş bilen ve gözü kara 'Anadolu aslanları' ekonomik alanda boy göstermeye başlamışlardı. Rahmetli Turgut Özal'ın her yöre ve sektörden uçak dolusu iş adamıyla yaptığı yurt dışı geziler birçokları tarafından hafife alınmış, hatta sert tenkitlere konu olmuştu. Ama 'O' bıkmadan ve usanmadan bu gezileri sürdürmüş 'uyuyan aslanı uyandırmaya' muvaffak olmuştu. İşte usta bir 'değişim lideri'nin önderliğinde her sektörde yüzlerce şirket kuruldu, dünyayla ticaret yapmanın tadını ve hazzını tadan bu şirketler hızla büyümeye ve gelişmeye başladılar. Bu hızlı büyüme her organizmada olduğu gibi bu şirketlerde de bazı ağrı ve sancılara sebep oldu... Hikâye devam edecek...