Aptalca bir soru!

Bazen aptalca sorular ne kadar işe yarar bilirsiniz. Konu bir berraklaşır, anlaşılır hâle gelir, sanki cevap bu aptalca sorudan fışkırır gibi olur. Belki de bu yüzden 90'lı yıllardan beri organizasyonel problem çözümlerinde "Beyin fırtınası" denilen yöntem geçerliliğini koruyagelmiştir. "Brain storming" seanslarının en önemli özelliği şudur belki de bu yüzden: Herkes hiçbir şekilde çekinmeden, sıkılmadan, aptal yerine konulacağı endişesi taşımadan, aklına gelen her soru ve teklifi anında yapabilir, yazabilir, seans esnasında sorusunu, duvara asabilir, slogan atabilir. Hani şu bazen reklam ajanslarının çalışma tarzlarını yansıtan reklam filmlerindeki gibi. Ya da "Benim fikrim geldi!" tarzı tiplemelere benzer durumlar. Ülkemizde bu tarz bir rahat "ortak akıl oluşturma ortamı" uygulaması pek yaygın mı sizce? Bence değil. Çünkü "serbestçe fikir beyan etme" ile "edepli olma" arasındaki ince sınırı zorlamadaki çekingenliğimiz var. Bu işi her şeye rağmen toplumsal normlarımızı incitmeden yapabilmenin yollarını aramamız lazım. Çünkü bilgi çağı herkesin katılımını sağlayan organizasyonlara kucak açıyor, diğerlerini dışlıyor. İşte şimdi bu 'peşrev'den sonra sıra geldi güreş tutmaya. Hem de hiç aşina olmadığım, hayatta bir defa karakola ve de iki defa mahkemeye gitmekten bir de Ziraat Fakültesinde okutulan "Ziraî Hukuk" dersinin dışında hiçbir bilgiye sahip olmadığım "hukuk minderinde" güreş tutmaya çalışacağım. Bunun için de 'ilim'le değil 'film'le soracağım sorumu. Özellikle Amerikan ve genellikle Avrupa menşeli filmlerde suçluları arayan, suçlu oldukları ihbarını aldıktan sonra harekete geçen ve adına bu yerlerde dedektif, bazen savcı, bazen müfettiş denilen hukuk adamları, zanlılarla onların evlerinde ve iş yerlerinde ya da rastladıkları yerlerde konuşmaya, onların ifadelerine başvurmaya çalışıyorlar. İfade vermekten imtina edenleri sorgulamak için karakola, savcılığa götürüyorlar. Bu merkezde sorgulama işi hele de yaşlı ve hasta oldukları imajıyla toplumda antipati toplayacaksa, hazır çay da demlenmiş iken evlerde yapılıp, bu kadar gürültü patırtı koparılmasaydı olmaz mıydı? Aptalca belki ama soru!..