İzmir'de fuar müdürlüğü görevim sırasında ülkede müthiş bir heyecan vardı. Rahmetli Özal'ın vizyoner karakteri ülkede bir kalkınma rüzgarı estiriyordu. Ülke birkaç yıl önceki karamsar havasından kurtulmuştu. Herkes şevk ve heyecanla çalışıyordu. Bu arada Özal, bir taşla çok kuş avlayacak bir konuyu yakalamış ha bire yükleniyordu. Toplu konut inşaatları... Hem insanlarımızı ev sahibi yaparak toplumsal dokuyu güçlendiriyor, hem de arkasından yüzlerce mal ve hizmeti sürükleyen inşaat sektörüyle ekonomiyi canlandırıyor, bunun yanında ülkenin en büyük derdi olan işsizliği bir ölçüde hafifletiyordu. Toplu konut projeleri... İzmir Enternasyonal Fuarı'nda belediye ilk defa bir stand düzenlemişti. Bu serginin en gözde motiflerinden biri de toplu konut projelerinin görkemli maketleriydi. Singapur'un o zamanlar Türkiye'de temsilciliği yoktu. O yüzden Suudi Arabistan'da görevli Ticaret Ataşesi, fuarı ziyarete gelmişti. Uzakdoğu'nun sakin ve kibar insanının temsilcisi ataşeyle fuar alanını gezerken, bizim toplu konut maketlerini gördü ve bunlarla ilgilendi. Kendisine bilgi verdik: Kira derdi yok "İnsanlar özellikle emekli tazminatlarıyla peşinatını verip, sonra da uygun taksitlerle geriye kalan borçlarını ödeyip, ömürlerinin sonunda kira derdi olmadan, mutlu bir final yaşıyorlar." İlgiyle dinledi. Bendeniz soru sormayı pek severim. Buna gevezelik etmek de diyebilirsiniz. Ataşeye sordum: "Sizde bu işler nasıl oluyor?" Cevap enteresandı: "Biz sizin sisteminizin tersini yapıyoruz. İnsanlara ömürlerinin sonunda tazminatı vermek yerine, emekli kesenekleriyle baştan sosyal konutlar inşa edip, kendilerini uzun vadeli krediyle ev sahibi yapıyoruz. Emekli tazminatını da çok sembolik bir miktarda yine veriyoruz. Böylece insanların, genç yaştan itibaren ev sahibi olmalarını sağlayarak, onların daha huzurlu ve verimli vatandaşlar olmalarına çalışıyoruz. Bu sistemle Singapur'un konut problemi köklü bir şekilde halledildi..." Keyif sürenler... O zamandan beri ilgili birilerine bunu bir anlatsam demiştim. Ama gerek Emekli Sandığı'nın, gerekse Sosyal Sigortalar Kurumu'nun emekli kesenekleriyle yaptığı lüks otellerde yıllarca keyif sürmeye alışmış politikacıların bu fikre sıcak bakmalarının mümkün olmadığı düşüncesiyle bu konuyu rafa kaldırmıştım. Bakalım şimdi bu konuyla ilgilenen olur mu?