Tunus'la aile olarak ilişkimiz asırlar öncesine dayanır. Fransız işgalinin başladığı yıllarda on sekiz yaşında olan anne dedemiz yaklaşık yüz yirmi yıl önce bir sebeple Girit'e orası da Osmanlı'nın elinden çıkınca İzmir'e göçmüş. Şimdi o bir delikanlıdan kocaman bir aile var Türkiye'de. Tunus'un samimi ve kibar temsilcileri Sayın Büyükelçi Muhammed Lesir ve İstanbul Konsolosu Sayın Taoufik Jabeur ile bir resepsiyonda karşılaşınca bu hikayeyi onlara da anlatmıştım. Degbağci ailesini tanıdıklarını söylediler ve asırlık hasreti biraz dindirmek üzere lutfedip bendenizi Tunus'a davet ettiler. Ziyareti Tunus'ta Başkanlık ve Parlamento seçimlerine rast getirdik. Böylece benim için hem ziyaret hem ticaret oldu. Gerek Tunus şehrinde gerekse bir portakal ağacı denizinin içinde bulunan Menzel Bou Zelfa kasabasındaki amcaları, halaları, enişteleri ve yüzlerce yeğen ve kuzeni ziyaret ettim. Asırlık hasretin nasıl sahnelere sebep olduğunu tahmin edersiniz. Turizm olarak Tunus bizde yıllardır söylenegelen 'patlama' yı yapmış. Başkent Tunus'u ve güneye doğ ru Zagwan, Keyruvan ve Souse şehirlerini eniştelerden biriyle şöyle bir turladık. Gerçekten görülmeye değer muhteşem kültür hazineleri var. Sevgili İrfan Özfatura'nın gözünden ve gönül kaleminden Tunus'u aktarmıştık hatırlarsanız. Gelelim ekonomik ve bununla bağlantılı olarak biraz da siyasi duruma... Hasan amcamız 1980'li yılların başında İçişleri Bakanlığı görevlisi olarak İzmir'e ziyarete geldiğinde ayakkabılarının altı delikti. Amca Hasan Degbağci şimdi yetmiş dokuz yaşında ve emekli ama ayakkabıları pırıl pırıldı. Tunus son yirmi yılda ekonomik açıdan epey toparlanmış. O zamanlar beş altı yüz dolar seviyesinde olan fert başına milli gelir şimdilerde 4000 $'lara yaklaşmış. Tunus halkının % 85'i kendi evinde oturuyor. Ekonomik gelişme ile demokratikleşmeyi yan yana izlediğiniz zaman bizim meşhur deyiş tam oturuyor. 'Ne ka demokrasi o ka kalkınma' ... "Kardeş Tunus"a dikkat! Bu köşede siyaset yapmamaya gayret ediyoruz ama bazen de gerekiyor. Seçimler dolayısıyla gittik ya Tunus'a benim de anlayıp yorumlayabileceğim tek bir soru sordum karşılaştığım herkese; "Tunus halkı Sayın Zeynel Abidin Bin Ali'den başkasını Devlet Başkanı olarak seçme imkânına sahip mi?" . Aldığım cevap yüzde yüze yakın "Evet" oldu. Bu seçimlerde yedi rakibiyle yarışıp bundan önceki seçimlere oranla daha düşük olmakla beraber yaklaşık % 86 oranında oy alarak tekrar seçilen Sayın Bin Ali'yi tebrik ediyor, iş dünyamızın dikkatini politik ve ekonomik olarak tam bir 'take off' durumunda olan "Kardeş Tunus"a çekiyorum. Belki onlar duymayacaklar ama ziyaretim esnasında gösterdikleri yakın ilgi ve konukseverlik için herkese ve 'akrabalara' teşekkür ediyorum.