Bir Alamanya hikâyesi...

A -
A +

Altmışlı yıllar... Memlekette her ihtilal sonrası olduğu gibi ortalık toz duman. Bırakın bir hanımın, bir erkeğin bile iş bulması hayal. Beyinin vefatından sonra iki oğulcuğuyla kalakalan Nazlı Hanım kendini Almanya'daki ağabeyinin yanına atar. Atar atmasına da onun yaşadıklarını ancak aynını yaşayanlar bilebilir... Nazlı, Rumeli çocuğudur. Dayanıklıdır, çalışkandır, her Türk gibi haysiyet sahibidir. En ağır işlerde bıkmadan usanmadan çalışır. İki yavrusu için her Anadolu kadını gibi 'saçını süpürge eder.' Zaman içinde kapağı bir hastaneye atar. 'Uzun yıllar boyunca sadece on sekiz gün krank yaptım' dedi hikâyesini anlatırken. Yani hastalık için doktora gitmek demek 'krank yapmak...' Yıllarca aynı yerde çalışmış, her iki oğul da okumuş, iş hayatına atılmış. İkisini de evlendirmiş. Sonunda başa dönmüş, yine tek başına yaşamaya başlamış. Yok! Oğullar gelinler onunla beraber yaşamayı istemediklerinden değil, o kimseye yük olmak istemediğinden yalnızlığı seçmiş. İşte o yeniden yalnızlığa döndüğü günlerden bir gün hastalanmış. Ateşler içinde servisteki şefini aramış. Onu yakinen tanıyan şef 'Nazlı! Sana üç gün kafadan izin veriyorum. Eğer iyileşmezsen krank yaparsın o üç günü de ilave ederiz' demiş. "Birkaç saat sonra bir de baktım kapı çalıyor. Açtım aaa! Benim en yakın arkadaşım Sabahat kapıda. Şaşkınlığımı görünce, bizim şefin onu bana gönderdiğini söyledi'. Şef 'Sen de bugün izinlisin, git Nazlı'ya bir çorba yap. Yarın o kendini toparlar. Bugün biraz yardıma ihtiyacı olabilir' demiş." Bu hikâyeye kulak misafiri olunca kendi kendime 'İnsan her yerde insan, yeter ki gönlünün sesine kulak verebilsin' dedim. Nazlı Hanım o günden sonra işine ne derecede gönülden sarılmıştır dersiniz? İş dünyamızda 'akıl' ile 'gönül'ü dengeli olarak bir araya getiren yöneticilerle daha verimli, dolayısıyla acımasız rekabete daha dayanıklı şirketler kurup, başa güreşebiliriz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.